Eğitim-Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal; “MEB Okulları Kapatma Politikasını Yeniden Gözden Geçirmelidir”
İskenderun Paşa Karaca Öğretmen Anadolu Lisesinin, Anadolu İmam Hatip Lisesine dönüştürülmesi ile ilgili düşüncelerini ortaya koyan Eğitim-Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal, dönüşümün öğrenci ihtiyacına göre yapılmadığının altını çizerek, okul türlerini hızla azaltıp eğitimde “Tek tipleşme”nin bir dayatma şeklinde hayata geçirilmek istendiğini belirtti.
Eğitim-Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal, Paşa Karaca Öğretmen Anadolu Lisesinin, Valilik ve Milli Eğitim Müdürlüğünün girişimi sonunda Anadolu İmam Hatip Lisesine dönüştürüldüğünü söyledi. Burada yapılmaya çalışılanın eğitim ihtiyacının yok sayılıp, iktidarın siyasal tercihlerinin göz önünde bulundurulduğunu söyleyen Ünsal; “8. sınıfı bitirmiş olan yüzlerce öğrencinin açık lise kapılarında beklediği böylesi bir dönemde eğer bir dönüşüm yapılacaksa bunun Anadolu Lisesinden yana kullanılması gerektiği düşüncesindeyiz. Bu konuda da bir çalışma yapılacaksa bu çalışmanın 31 Temmuz’da başlayacak olan TEOG tercihleri öncesinde yapılmasını istiyoruz. Burada bu durumdan rahatsız olan okul çalışanı, okul aile birliği bu okulun dönüşmeden görüşleri sorulmamasından, okulun İmam Hatip Lisesine dönüştürülmesinden rahatsız durumda ve geçen hafta sonu milli eğitim şube müdürlüğüne bu rahatsızlıklarını dile getirdiler” dedi.
Dünyanın pek çok ülkesinde her biri kendi alanında uzmanlaşmış olan okul türlerine gereken önem verilirken, Türkiye eğitim sistemi içinde her dönem özel bir yeri olmuş olan Anadolu öğretmen liselerinin kapatılmak istendiğine işaret eden Ünsal; “Okul çeşitliliğini eğitim sisteminin bir zenginliği ve eğitimin niteliğinin artması için bir fırsat olarak görmek yerine, okul türlerini hızla azaltıp, eğitimde ‘Tek tipleşme’yi ön plana alan bir uygulamanın doğrudan bir dayatma şeklinde hayata geçirilmek istenmesi kabul edilemez.
166 yıl önce medreselere alternatif olarak kurulan Rüştiye mekteplerine Batılı anlamda öğretmen yetiştirmek için açılan Darülmuallimin’in, aradan 166 yıl geçmiş olmasına karşın, öğretmen okullarının Türkiye eğitim sistemi içindeki yeri, bugün geçmişe göre çok daha fazla imkan olmasına rağmen hala doldurulamamıştır. Öğretmen okulları sayesinde öğretmenlik ülkemizde uzun yıllar cazip ve saygı duyulan bir meslek haline gelmiştir. Benzer bir durum bugün Anadolu Öğretmen Liseleri açısından da geçerlidir. Eğitime, çocuklarımıza çok daha fazla önem vermek gerektiğinin sık sık vurgulandığı son yıllarda, öğretmenlik mesleği ve onuru tarihte hiç olmadığı kadar ayaklar altına alınmıştır. Özellikle AKP hükümeti döneminde öğretmenlik mesleği yoğun bir değersizleşme ve itibarsızlaşma yaşaması yetmezmiş gibi, eğitim sistemi içinde tarihsel olarak önemli bir yeri olan ve öğretmen yetiştirme sistemi içinde önemli bir işlev gören öğretmen liselerinin, okul türlerinin azaltılması sürecinde kapatılmak istenmesinin mantığını anlamak mümkün değildir.
Eğitim Sen olarak, 166 yıllık köklü bir geleneğe sahip olan ve öğretmen yetiştirme sisteminde yaşanan bütün eksikliklere rağmen, nitelikli öğretmen yetiştirme sürecinin önemli bir parçası olan öğretmen liselerinin kapatılması kararının yeniden gözden geçirilmesini ve geri alınmasını talep ediyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı okul türlerini azaltarak eğitim sistemi içinde uzmanlaşma açısından önem taşıyan okullar içindeki farklılık ve çeşitlilikten rahatsız olmamalı, eğitimin niteliğine somut katkı yapan okulları kapatma politikasını yeniden gözden geçirmelidir” dedi.