Futbolun, Kınalısı İyidir (3)

0
14

Değerli Okurlarım, son olarak bahsettiğim siyahî atletler için; uzun mesafe koşularında kimseye şans tanımamalarına rağmen, bunun altında çok önemli bir gerçeğin yattığını da söylemeden geçemeyeceğim. Şöyle ki; o şampiyon sporcular, yüksek coğrafyada, az oksijenle yaşadıkları için alçak rakımda bol oksijenli ortamlarda çok rahat koşarlar.

Ayrıca; genetik, ciğer ve kas yapıları da ayrı bir avantajdır, siyah derili şampiyonlar için. Bu anlattıklarım sadece atletizmle sınırlı değildir. Kınalı olsun kınasız olsun, yaptıkları bütün sporlarda başarıyı yakalamak tek amaçtır Afrika’nın gözü kara bu sporcuları için.

Onların büyük bölümü, yoksul ülkenin şanssız sporcuları olarak doğup yaşadıkları koşulların sağlandığı avantajlarla dünya rekorlarını fazla zorlanmadan yıllardan beri diğer ülkelere bırakmıyorlar. Tabiat şartlarının tüm acımasızlığına, açlığın, yoksulluğun insafsızlığına rağmen, delikanlıca yarışarak, maçlar çıkararak başarıyı yakalayan yaşlı ve yorgun Afrika’nın bu delikanlılarına karşın; bir dedikleri iki edilmeyen, her şeyi istedikleri an bulabilen, burunlarından kıl aldırmayan Avrupa’nın beyaz sporcuları, futbolcuları ne yapıyorlar dersiniz?

Biliyorsunuz ama ben de söyleyeyim. Şike yapıyorlar, dopingden medet umuyorlar. İnsanlığın utancıdır bu ama kim ya da kimler utanacak onu da doğru dürüst bilen yok. Bize gelince; devenin hörgücü gibiyiz. Hiçbir yerimiz, hiçbir şeyimiz doğru değil. Yanlışlar yapılır ve hemen yönetmelikler değiştirilir.

Herkesin doğumdan sonra “sahip olduğu bir ismi” vardır. Dünyaya merhaba dediyseniz, isimsiz kalmazsınız! Soyadlarını değiştirenleri tanıyorum ama komple ismini değiştirenlere hiç rastlamadım. Peki, Futbolun ismi değişir mi? Değişmez! Fakat ona mersiyeler dizilir, şiirler yazılır, aklınıza gelen bütün güzellikler ayaklarına serilir. O hak ediyor ya ondan…

Futbol, çağımızda futbol olarak isim aldı. Daha önce “Ayak Oyunu” ve atalarımızın da “Tepükleme” dedikleri futbol bu işte. Biraz da kına olmayan dönemlerden söz ediyorum.

İnsanların ya da sporcuların, iradeleri dışında sahip oldukları takma isimler vardır ki, bu isimlere “Lakap” denir. Lakaplar cuk diye oturmuştur, bunun başka türlü izahı olamaz. O kişilerin tercihleri dışındadır ve kişisel önerileri söz konusu da değildir. O lakap, toplum tarafından verilmiş olmakla beraber, o kişinin konumunu ve de karakteri yansıtır.

Burada, uzun yıllar önceki lakaplardan söz etmek istiyorum. Ancak bunların hikayesini daha farklı bir zamanda anlatacağım. Yıllar önce Beşiktaş’ın Ercan isimli milli bir forveti vardı. Bir milli müsabakada, çok müsait pozisyonda zor işi yaptı ve topa başının üzeriyle vurarak auta attı. Uzun sözün kısası, sporseverler o anda o futbolcunun lakabını buldular. Beyinsiz Ercan! Bir de Karagümrüklü Ördek Ali! Adam ceket omuzda gezermiş, ceketinin cepleri dışarı sarktığından ördeğe benzetmişler, Ördek Ali olmuş!

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here