Futboldan Umutsuz Olamayız (3)

0
57

Değerli Okurlarım, sporda başarılı olmak ve zirveyi zorlamak için, gençlerimizi iyi eğitip, yarınlardan korkmamalarını aşılamak şarttır. Bir sporcu yarınlarından emin olursa motivasyonu artar ve yıldızlaşır. Diğer taraftan, kulüpler altyapılarına ve kurulmuş olan futbol okullarına kayıtlar yapılıyor muhtelif aylarda. Ücretli mi, ücretsiz mi bilmiyorum ama biz ücretsiz olduğunu var sayıyoruz. Sayısal olarak kadroları doluyor ve çalışmalar da başlıyor.

Bu kurumların yöneticileri özel bir çaba sarf etmiyorlar, oturdukları yerde mesele halloluyor, ham madde ayaklarına geliyor. Bunların çevreleriyle uzaktan yakından ilgileri yok ki… Başlarını çevirip bir baksalar, o kadar yetenekli çocuklar var ki. Böyle yapmadıkları gibi, yetenekli bir çocuğa kefil olup o kuruma götürdüğünüzde çok ilginç yanıt alırsınız.

Kayıtlarımız tamam, kabul edemeyiz. Böylesine olumsuz yaklaşım içinde bulunursak, yarınların muhtemel yıldızlarını bu şekilde yitirmiş oluruz. Saat başı yıldız sporcu yetişmez, böyle düşünmek yanlış olur. Tüm olanaklar seferber edilse bile, sabırlı olmayı göz ardı etmemeliyiz. Sporun herhangi birine yatkın olan genç öncelikle kendini güvende hissetmelidir. Avrupa’nın en genç ülkesiyiz ve belki de bunun için bizi AB’ne almıyorlar. Öyle bir yanlışa düşerlerse, Avrupa 10-15 yıl içinde hemen Türkleşir.

Ülkemizde, yirmi milyon civarında aktif spor yapabilecek insanımız bulunmaktadır. Bunların hepsinin de yıldız olacağı, ya da yaptıkları sporu sonuna kadar götürecekleri düşünülemez. Spor yapan gençlerimiz, okuyorlarsa ya da çalışıyorlarsa, bunlara güvence verilmelidir. Moral-motivasyon diyoruz ya bunlar güvenceyle üst düzeye çıkar.

Sporun hangi dalı olursa olsun, düşünce berraklığı göz ardı edilemeyecek önemli bir hadisedir. Düşünmek ve umut… Bunlar birbirine göbekten bağlıdır. Birinin eksikliği diğerini zaafa uğratır, işlemez hale getirir. Düşünerek umutlanmak, kişinin kendisiyle hesaplaşmasını kazanması demektir. Olmayacak şeyler tahayyül edilemez.

Biz insanlar nefsimizle olan savaşı kazandığımızda, insanları oldukları gibi kabul etmeyi içimize sindirdiğimizde, savruk olmadan cömert olmayı bellediğimizde, kusursuz insan olamayacağını aklımıza kazıdığımızda, spor temaşalarında çevreyi kirletmemeyi ve insanları rahatsız etmemeyi prensip haline getirdiğimizde, insanların umutlarını yok etmediğimizde sağlıklı bir toplum oluruz.

Bu saydıklarımı uhdesinde toplayanlara “ELİT” insan denilmektedir. Sokakta başıboş avare dolaşmakla elit insan olunmaz. Bu bazen bir ömre tekabül eder. Sözünü ettiğim eğitimden maksat budur. Önce aile içinden ve daha sonra da alt yapılardan ve spor okullarından kazanılacak güzellikler bunlardır. Bencilliğe kaçmadan yapılan her şey olumlu sonuçlar verir. Bu nedenlerle, alt yapıların yükü ağırdır ama verileri oldukça fazladır.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here