Eğitmenler Geleceğe Güvenle Bakmıyor!

0
88

eğitim-sen açıklama20Eğitim Sen Şube Başkanı Mustafa Ünsal; “Öğretmenlerin Sorunları Acil Çözüm Bekliyor!”

Öğretmenler Haftasında, eğitimin ve öğretmenlerin sorunlarına değinen Eğitim-Sen Şube Başkanı Mustafa Ünsal, ilk olarak Öğretmenler Gününün 24 Kasım’da kutlanmasına karşı olduklarını kaydetti.

“24 Kasım Öğretmenler Günü”nün 12 Eylül zihniyetinin ve günümüzdeki temsilcilerinin nasıl bir öğretmen istediğinin simgesi olduğunu kaydeden Ünsal; “Eğitim Sen’in 24 Kasım’ı öğretmenler günü olarak kabul etmesi demek; 12 Eylül rejimini, uygulamalarını ve düşüncesini benimsemek, TÖB-DER’in kapatılmasını ve binlerce öğretmenin mağdur edilmesini onaylamak, 12 Eylül ve AKP zihniyetinin yaratmak istediği “itaatkâr öğretmen” profilini kabul etmek anlamına gelmektedir. Eğitim Sen, yıllardır dünya öğretmenlerinin evrensel mücadele günü olan 5 Ekim’i Dünya Öğretmenler Günü olarak kabul etmekte ve kutlamaktadır. 24 Kasımı “Öğretmenler Günü” olarak ilan edenler, öğretmenlere içi boş ve gerçek yaşamda hiçbir karşılığı olmayan övgüler dizip, yıllardır yaşanan sorunların üzerini örterek günü kurtarmaya çalışmaktadır. Her 24 Kasım’da öğretmenliğin kutsallığından, “onurlu bir meslek” olduğundan söz edilerek bildik ezber cümlelerin kullanılması, eğitim emekçilerini ciddi anlamda rahatsız etmektedir. Yüz binlerce eğitim emekçisinin sosyal ve ekonomik sorunlarını çözmek için yıllardır adım atmayanların, öğretmenlerin gerçek sorunlarını görmezden gelenlerin bildik nutuklarını daha fazla dinlemek istemiyor, eğitimin ve öğretmenlerimizin sorunlarına kalıcı çözümler üretilmesini istiyoruz” dedi.

Öğretmenlerin Çalışma Koşulları ve Sorunlara Bakışı Araştırması

Eğitim Sen tarafından, öğretmenlerin giderek ağırlaşan çalışma koşulları ve sorunları ile ilgili düşüncelerini ilk elden tespit etmek için 9-20 Kasım 2015 tarihleri arasında, kapsamlı bir araştırma gerçekleştirildiğini kaydeden Ünsal; “Türkiye çapında 7 bölge ve 40 ilde hemen hemen tüm okul türleri ve branşlardan 4.952 öğretmen araştırmaya katılmış ve görüşlerini bizlerle paylaşmışlardır. Araştırmamız 9 sorudan oluşan bir anket formu üzerinden tüm katılımcılarla yüz yüze görüşülerek gerçekleştirilmiştir. Anket formları sendikamız çalışanı arkadaşlarımızın 3 gün süren yoğun emeği sonucunda, bilgisayar ortamına aktarılarak analiz edilmiş ve dikkat çekici sonuçlara ulaşılmıştır.

Öğretmenlerin Yarısı Mesleğini Yaparken Mutsuz

Öğretmenler mesleklerini yaparken kendilerini mutlu ve huzurlu hissedip hissetmediği sorusuna katılımcıların yüzde 42 gibi önemli bir oranının mesleğin yaparken kendisini mutlu ve huzurlu hissetmemesi önemli bir sorundur. Memnuniyetsizlik oranının bu kadar yüksek çıkmasının tek sorumlusu sorunun amacının daha iyi anlaşılması ve öğretmenlerin kendilerini daha açık ifade edebilmesi için “Hayır” yanıtını veren öğretmenlere açık uçlu olarak “Nedenini belirtiniz?” sorusu yöneltilmiştir. Mesleğini yaparken kendisini mutlu ve huzurlu hissetmediğini belirtenlerin açık uçlu olarak belirttikleri ve kendi el yazıları ile yazdıkları nedenler şu şekildedir; “Mesleki saygınlık zedelendi”, “Ekonomik şartlar yetersiz, fiziki koşullar işimi zorlaştırıyor”, “Veli ve öğrenci profili değişti, eğitim değerini yitirdi”,  “Akademik ve ekonomik tatminsizlik yaşıyorum”, “Öğrenci düzeyi düşük, velilerin baskı var”, “Öğretmenlik yetkisi olmayan ancak sorumluluğu çok olan bir meslek”, “Maddi manevi doyum alamıyorum”, “Zorunluluktan yaptığım meslek”, “Ayrımcılık ve mobbing yapılıyor”, “Adaletsiz yapılan müdür ve müdür yardımcıları görevlendirmeleri”, “Günümüz sisteminde öğretmenlerin arka plana itilmesi”, “Sistemden kaynaklanan nedenler (sınıflar kalabalık, not sistemi)”, “Sürekli para toplanması isteniyor”

Araştırmaya katılan öğretmenlere kendilerini meslek hayatlarında en çok rahatsız eden sorunlar nedir diye sorulmuş ve soruda belirtilen birden fazla şıkkı önem sırasında göre 1’den 4’e kadar numaralandırmaları istenmiştir. Soruda yöneltilen ilk dört şık şu şekildedir; Maddi koşulların zorlaşması ve maaşların yetersizliği, Mesleki saygınlığın olmaması, Siyasi kadrolaşma ve artan baskılar, Eğitim politikalarının sürekli değişmesi.

“Baskı Altında Çalışıyoruz”

Araştırmaya katılan öğretmenlere “Çalışırken herhangi bir şekilde baskı ya da yönlendirme ile karşı karşıya kaldığınız oluyor mu?” sorusunu yönelttiğimizde katılımcıların yüzde 39’u çalışırken baskı ve yönlendirme ile karşı karşıya kaldığını belirtmiştir. Kıdem süresi azaldıkça bu soruya verilen yanıtlar belirgin bir şekilde değişmekte, özellikle 9 yıldan az mesleki deneyime sahip öğretmenler işyerlerinde baskı ve yönlendirme ile karşı karşıya kaldıklarını belirtmektedirler. Herhangi bir baskı ya da yönlendirme ile karşı karşıya kalmadıklarını belirten yüzde 61’lik kesimin ortak özelliği hizmet yılının 16 yıldan daha fazla, yani mesleki deneyime sahip öğretmenler olmasıdır. MEB’in siyasallaşmış yönetim kadroları mesleki deneyimi daha az olan öğretmenlere yönelik baskı ve yönlendirmeyi daha çok yapmakta, ancak deneyimli öğretmenlere yeterince baskı yapamamaktadır.

Koşullar Daha Kötüye Gidiyor

Araştırmamızın en dikkat çekici sonuçlarından birisi de “Meslek hayatınızı göz önünde bulundurduğunuzda, çalışma koşullarınızın gidişatı hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna yüzde 74,5 gibi (3.599 kişi) ezici bir çoğunlukla “Koşulların daha kötüye gittiğini düşünüyorum” yanıtını vermiş olmasıdır. 

Araştırmada son soru olarak katılımcılara “Ülkenin ve eğitimin içinde bulunduğu koşulları göz önüne aldığınızda geleceğe güvenle bakabiliyor musunuz?” sorusu yöneltilmiştir. Araştırma sonuçları içinde en çarpıcı sonuç bu soruya verilen yanıtlarda ortaya çıkmıştır. Katılımcıların yüzde 90,6’sı (4371 kişi) “Geleceğe güvenle bakabiliyor musunuz?” sorusuna “Hayır” yanıtını vermiştir. “Hayır” yanıtını verenlerin çok büyük bir bölümünün üzerinde ortaklaştığı temel neden “Eğitim sisteminin sürekli değişmesi” ifadesi olmuştur. İkinci olarak en çok vurgulanan neden “Bilimsel ve laik eğitimden uzaklaşılması” gösterilmektedir” şeklinde açıklamalarda bulundu.

AKP iktidarı döneminde en yoğun siyasi kadrolaşmanın MEB’de yaşandığını öne süren Ünsal, eğitim emekçilerinin sorunlarının giderek arttığını vurguladı. Ünsal açıklamasını Eğitim Sen olarak taleplerini yineleyerek sonlandırdı.

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here