Şirin Arsuz İlçemize Termik Santral Gündemde…

0
163

İskenderun’un beş on yıl sonrasını düşünmek dahi istemiyorum. İnsanlarımızın hayat akışını zehir edecek bu yatırım, birilerini sekizgen köşe yaparken, doğa ve üzerinde yaşayan canlıları solduracak.

Her yapılan yenilikler bölgemizin hayat damarları olsa da bu kadar; iliklerimizi incitecek kadar olanı da fazla… Bir iki tane yaptılar. Kimsenin sesi soluğu çıkmadı. Bu işler böyle olur zaten..! Ses çıkmaz, yapılanlar görmezden gelinir. Yatırımcıların önleri açık sanılır. Bu her zaman böyle oluyor. Sizce de öyle değil mi?

Atı alan Üsküdar’ı geçince, her şey çok çabuk unutulur. Şu enerji sektörü de neymiş öyle… Tam bir ballı börek oldu. Devlette zaten yatırımcının yanında, değmeyin onların keyfine! Kefenin cebi yok, yaşarken sok sokuştur cepkene.

Benim burada değinmek istediğim asıl konu; bunca güzelliklerimizi ortaya çıkartmak varken, hala termik santral yapımında bunca heves niye? İnsan ilk önce toplumunu düşünmeli ve daha sonra derince karar vermeli. Arsuz ilçesi şu günlerde en ön şekilde dillendiriliyor. Yersen!

Halkın bu konuda önerileri dinlenecekmiş. Vay anasını diğerlerini dinlediler de ne oldu? ÇED Raporu hızla yerine getirilir, sıra ona geldi mi ver gitsin. Zaten Çinliler sırada dizilmiş bekliyor..

Şimdi eğri oturup doğru konuşalım. Bu termik santral işi neden bu son günlerde bunca hareketli? Bizler memleketimizi nasıl gözden çıkartabiliyoruz? Anlamış değilim. Sahillerimiz güzelim turizm alanlarımız elden çıkartılırken, neden sessiziz?

Geçtiğimiz yıllarda yapımı için dedikodu yapılan Yazıcılara ait termik santral yapılmadan evvel ne de çok yazılar yazmıştım. Çevreciler eylem yaptı, halk bu işe karşı çıktı, sonunda ne oldu bakın Termik santral çalışıyor. Gündüz buhar çıkar bacasından gece ise ölüm saçar… Kalorisi düşük kömürün külü nereye gidiyor araştırdınız mı? Doğaya sallıyor gidiyor! Dünya güneş enerjisine dönüştükçe bizler hala kömür denilen zilyetle uğraşıp duruyoruz! Ama soğutma suyu çok önemli olduğundan deniz kıyıları tek tercih!

Deniz; termik santraller için gerçek bir cennet. Balık nesli tükenmiş kimin umurunda! Bugün itibariyle yine değişik dernekler termik santrale hayır diye kamuoyu oluşturacaklar ama ne yazık nafile. Yine Termik santral yapılacak. Öncesi yapıldı merak etmeyin yenileri de yapılacak.

arsuz termik santral2 Bazen ben bir şey yazdığımda yanlış anlaşmalar olabiliyor. Özellikle İskenderun’un geleceğini ilgilendiren yanlışlıkların karşısında mücadele ederken hep yalnızım. Bazen, ben yazarım ben okurum. Şehirde gezerken bazı kişilerle karşılaştığımda ‘Nuri helal olsun çok güzel yazı yazmışsın. Seni takip ediyorum. Yazılarını okuyorum…’ dediklerinde, inanın bir anda gırtlaklarına saldırmak istiyorum.

Madem okuyorsun da sen neden tepkini göstermiyorsun. Bu memlekette yaşıyorsan çoluk çocuğunun geleceğinin hiç mi önemi yok! İskenderun’dan gelir sağladığın halde üzerinde neden ölü toprağı var? Peki; neden gelişmeler karşısında sessiz kalıyorsun? Böylesine anlamsızlıklar içerisinde gezinen insanları gördüğümde inanın midem bulanıyor.

Ne olursa olsun yaşadığımız topraklar bizim ve geleceğimizindir. İleriye doğru bırakılan miraslar, topluma ve doğaya faydalı olmalı. Canlıların yaşam alanları tehdit edilmemelidir.

Hadi bakalım; gözümüz aydın, Arsuz ilçemize Termik santral yapıldı, yapılacak. Her şey kılıfına uydurulmak üzere sizlerle bu konuyu şimdilik bir daha gündeme getirmek istedim. Bundan böyle bölgemiz; yukarıda belirttiğim gerçeklerle karşı karşıya kalacak. Geç kaldığımızda hep beraber kaderimize oturup ağlayacağız. Biz şimdilik ağlamasak dahi geleceğimiz kan kusacak! Ne yapacağım bilmiyorum. Şansızlığımıza mı? Sahipsizliğimize mi? Fakat Arsuz’da Nazım Culha var. Yapım bayağı zorlanır kanaatindeyim.

Termik Santralin Doğaya Yaptıklarını Bir Hatırlayalım…

‘…Güneş, rüzgâr, jeotermal, biokütle, küçük hidroelektrik gibi yenilenebilir kaynaklar açısından zengin olmasına karşın, Türkiye’de yenilenebilir enerjiler için resmi hedefler yoktur; fosil yakıt bağımlılığını daha da arttıracak, kirli ve tehlikeli enerji tesislerinin ithalini sağlayan ihale planları vardır.

Termik santrallerin en önemli çevresel etkilerinden biri de soğutma suyuyla ilgilidir ve termik santrallerin soğutma suyu gereksinimi büyüktür. Bu nedenle termik santraller genellikle nehir, göl veya deniz gibi soğutma suyu kullanılabilecek kaynaklara yakın yerde kurulmaktadır.

Atıkların denize atılması, karaya serpiştirme çok eskiden beri kullanılan sorumsuz atık yöntemidir. Deniz, akarsu ve göllerde yapılan atık ısı boşaltımlarının en az düzeye indirilmesi; denizlerdeki biyolojik yaşamı tehlikeye sokan termal kirlilik kaynaklarının yayılmasını önlemek uluslararası düzeyde sözleşmelere de girmiştir.

Termik santrallerin en çok şikâyet edilen ve çevreye zararı dokunan ve yazımın başında da güncel örnekler vererek açıklamaya çalıştığım gibi kül atıklarıdır. Her ne kadar doğalgaz ile bu işler yapılacak dense de termik santralin gıdası kömürdür. Termik santrallerin bacasından çıkan ve bitki örtüsünü en çok etkileyen gazlar kükürt dioksit ve azot oksitleridir. Bitkilerin bu gazlara en hassas olan ve etkilenen organı yapraklarıdır. Yapraklardaki stoamlar vasıtasıyla yaprak bünyesine giren bu gazlar yapraktaki klorofillerin yapısını bozmaktadırlar. Ayrıca yanık etkisi, serbest asit halinde yüzeysel olarak da ortaya çıkabilmektedir. Bitkiler üzerinde kirletici etkisiyle ortaya çıkan zararlar üç ayrı boyutta görülebilmektedir.

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here