Terörün Kim Tarafından Gerçekleştirilirse Gerçekleştirilsin, Karşısında Olduklarını Vurgulayan CHP’li Vekil Eryılmaz Başbakan Erdoğan’a Yüklendi…
CHP Hatay Milletvekili Av. Refik Eryılmaz, Tunceli Milletvekili Av. Hüseyin Aygün ile Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘O malum Tunceli Milletvekili başta olmak üzere CHP vekilleri, Suriye’deki diktatör, zalim rejimin temsilcisi gibi davranıyorlar’ dediğini anımsattı.
Terör kim tarafından gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin, bunun karşısında olduklarını belirten Eryılmaz, ancak Erdoğan’ın, “Benim teröristim iyidir” anlayışı içinde hareket ettiğini savundu.
Hükümetin, BM ve ABD’nin terör örgütü listesinde yer alan Suriye’deki militanlara destek veren bir politika izlediğini iddia eden Eryılmaz; “Siz bunları koruyup kollayacaksınız, sonra CHP’ye sataşacaksınız. Bizim, gazeteci arkadaşımızı getirirken çektirdiğimiz fotoğrafı her fırsatta basına gösterip, onun üzerinden, işlemiş olduğunuz suçları gizlemeye çalışacaksınız. Fotoğraf işine hiç girmeyin. Çünkü sizin fotoğraf albümünüzün sabıkalarla dolu olduğunu görebilirsiniz” dedi.
Eryılmaz, Erdoğan’ın Beşar Esed, Ariel Şaron, Ömer El Beşir, Muammer Kaddafi, Tarık Haşimi, Hikmetyar ile çekilmiş fotoğraflarını göstererek; “Siz, bir gazeteciyi Suriye’den getirmek için giden milletvekili heyetinin çektirdikleri fotoğrafı üç yıldır gelene gidene gösteriyorsunuz, bir de bu fotoğraflara bakın” diye konuştu.
CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Sadettin Doğan’ın, Somali’de THY aracı içinde öldürülmesine değindi. Aygün; “Onu Türkiye’de öldüremeyip, Somali’deki işbirlikçileri aracılığıyla öldürenler kim? Bunu herkes biliyor” ifadesini kullandı.
Terör örgütünün dağa kaçırdığı çocuklara ilişkin soruları yanıtlayan Aygün; “PKK’nın içinde zaten çocuklar var. Örgütün, ‘çocuk savaşçı barındırmıyoruz’ açıklaması, çok gerçekçi değil. Çocuklar olduğunu biliyorum. Örgütün mağduru bir milletvekili olarak… Ben dağdayken de orada çocuklar vardı. Mesela 17 yaşında bir çocuk vardı. Çocukların silahlı çatışmalarda seferber edilemeyeceğine dair uluslararası düzeyde kabul edilmiş anlaşmalar var. Varsa ki var olduğuna inanıyorum, örgüt, elindeki çocukları bırakmalı. Ancak bu çocukların neden örgüte gittiği, neden okullarında eğitim alamadığı da sorgulanmalı” diye konuştu.
Hüseyin Aygün ayrıca, Okmeydanı’ndaki olaylar sırasında yaşamını yitiren Uğur Kurt’u öldüren polisin belli olduğunu, bununla ilgili tanıkların da bulunduğunu savundu. Olayla ilgili savcının polisi tanık sıfatıyla dinlediğini belirten Aygün; “Rezalet değil mi bu? Bu yeni Uğur Kurt’ların öldürüleceğini göstermiyor mu? Öldüren polisten tanık sıfatıyla ifade alınır mı?” dedi.