Ayrım Gayrıma İnat

0
99

Günaydın sevgili okuyucularım nasılsınız bu sabah? Barış ve sevgi var yine bu sabah sayfamda. Savaşa, teröre, ayrım gayrıma inat…

OLSUN DA GÖR

Gün gelsin neşemiz tazelensin de gör

Dünyayı hele sen bir barış olsun da gör

Seyreyle gülü bülbülü

Çifter çifter aylar gökyüzünde

Her gece ayın on dördü

Kuşlar geçecek damların üstünden

Kuşlar konacak dallara

Kanat seslerini duyup uyanırlarsa

Gene kuşlarla uyusun çocuklar

Olanı biteni anlatma.

Hiç görmediğim şey bu
Kurdun gözü yılmış sürüden Elmanın yarısı soğuk yarısı sıcak
Ağulu bitkilere dolanmış salkım
Güneşten yağmur boşanacak

Yetsin demir çağının beyliği
Yeni bir gün başlıyor demek
Yeryüzünde korkusuz yaşamak
İki milyar kişiye bir dünya İki milyar kişiye iki milyar ekmek

Yazık olur bu düş yarım kalırsa
Barış günü insan hakkı yenirse
Köroğlu’nun sözü dinlenmelidir

Sivas ilinin Banaz köyünden

Pir Sultan Abdal dirilmelidir.

Ah günüm yetse görmeye seni

Seni övmeye gücüm yetse

Barış çağı altın çağ

Son ozanı ben olayım bu özlemin

Bu özlem bitse

O gün gelsin neşemiz tazelensin de gör

Dünyayı hele sen bir barış olsun da gör

Seyreyle deli ozanı

Baştan başa sevda batan başa tutku
Dili baldan tatlı
Melih Cevdet ANDAY

BARIŞ

 Çocuğun gördüğü düştür barış.
Ananın gördüğü düştür barış.
Ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış.
Akşam alacasında, gözlerinde ferah bir gülümseyişle döner ya baba
elinde yemiş dolu bir sepet;
ve serinlesin diye su, pencere önüne konmuş toprak testi gibi
ter damlalarıyla alnında…
barış budur işte.
Evrenin yüzündeki yara izleri kapandığı zaman
ağaçlar dikildiğinde top mermilerinin açtığı çukurlara,
yangının eritip tükettiği yüreklerde
ilk tomurcukları belirdiği zaman umudun,
ölüler rahatça uyuyabildiklerinde, kaygı duymaksızın artık,
boşa akmadığını bilerek, kanlarının,
barış budur işte.

Barış sıcak yemeklerden tüten kokudur akşamda
yüreği korkuyla ürpertmediğinde sokaktaki ani fren sesi
ve çalınan kapı, arkadaşlar demek olduğunda sadece.
Barış, açılan bir pencereden, ne zaman olursa olsun
gökyüzünün dolmasıdır içeriye;
gökyüzünün, renklerinden uzaklaşmış çanlarıyla
bayram günlerini çalan gözlerimizde.
Barış budur işte.
Bir tas sıcak süttür barış ve uyanan bir çocuğun
gözlerinin önüne tutulan kitaptır.
Başaklar uzanıp, ışık! Işık! – diye fısıldarlarken birbirlerine!
Işık taşarken ufkun yalağından.
Barış budur işte.
Kitaplık yapıldığı zaman hapishaneler
Geceleyin kapı kapı dolaştığı zaman bir türkü
ve dolunay, taptaze yüzünü gösterdiği zaman bir bulutun arkasından
cumartesi akşamı berberden pırıl pırıl çıkan bir işçi;
barış budur işte.

Geçen her gün yitirilmiş bir gün değil de
bir kök olduğu zaman
gecede sevincin yapraklarını canlandırmaya.
Geçen her gün kazanılmış bir gün olduğu zaman
dürüst bir insanın deliksiz uykusunun ardı sıra.
Ve sonunda, hissettiğimiz zaman yeniden
zamanın tüm köşe bucağında acıları kovmak için
ışıktan çizmelerini çektiğini güneşin.
Barış budur işte.
Barış, ışın demetleridir yaz tarlalarında,
iyilik alfabesidir o, dizlerinde şafağın.
Herkesin kardeşim demesidir birbirine, yarın yeni bir dünya
kuracağız demesidir;
ve kurmamızdır bu dünyayı türkülerle.
Barış budur işte.

Ölüm çok az yer tuttuğu için yüreklerde
mutluluğu gösterdiğinde güven dolu parmağı yolların
şair ve proleter eşitlikle çekebildiği gün içlerine
büyük karanfilini alacakaranlığın…
barış budur işte.
Barış sımsıkı kenetlenmiş elleridir insanların
sıcacık bir ekmektir o, masası üstünde dünyanın.
Barış, bir annenin gülümseyişinden başka bir şey değildir.
Ve toprakta derin izler açan sabanların
tek bir sözcüktür yazdıkları:
Barış
Ve bir tren ilerler geleceğe doğru
kayarak benim dizelerimin rayları üzerinden
buğdayla ve güllerle yüklü bir tren.
Bu tren, barıştır işte.
Kardeşler, barış içinde ancak
derin derin soluk alır evren.
tüm evren, taşıyarak tüm düşlerini.
Kardeşler, uzatın ellerinizi.
Barış budur işte…

Yannis RITSOS-Çeviren: Ataol BEHRAMOĞLU

AŞK MÖNÜSÜ

Sen sabahlar ve şafaklar kadar güzelsin

Sen ülkemin yaz geceleri gibisin

Saadetten haber getiren atlı kapını çaldığında
Beni unutma
Ah! saklı gülüm

Sen hem zor hem güzelsin

Şiirlerimin ılıklığında açılmalısın
Sana burada veriyorum hayata ayrılan buseyi
Sen memleketim kadar güzelsin

Ve güzel kal

Nazım Hikmet RAN

Günün Şiiri

Dostluk 

Dostlar ırmak gibidir
Kiminin suyu az, kiminin çok Kiminde elleriniz ıslanır yalnızca
Kiminde ruhunuz yıkanır boydan boya

İnsanlar vardır; üstü nilüferlerle kaplı,
Bulanık bir göl gibi… Ne kadar uğraşsanız görünmez dibi.

Uzaktan görünüşü çekici, aldatıcı İçine daldığınızda ne kadar yanıltıcı….
Ne zaman ne geleceğini bilemezsiniz;
Sokulmaktan korkarsınız, güvenemezsiniz! İnsanlar vardır; derin bir okyanus…
İlk anda ürkütür, korkutur sizi. Derinliklerinde saklıdır gizi,
Daldıkça anlarsınız, daldıkça tanırsınız;
Yanında kendinizi içi boş sanırsınız.

İnsanlar vardır, coşkun bir akarsu…
Yaklaşmaya gelmez, alır sürükler.

Tutunacak yer göstermez beyaz köpükler!

Ne zaman nerede bırakacağı belli olmaz;
Bu tip insanla bir ömür dolmaz. İnsanlar vardır; sakin akan bir dere…
İnsanı rahatlatır, huzur verir gönüllere.

Yanında olmak başlı başına bir mutluluk.
Sesinde, görüntüsünde tatlı bir durgunluk.
İnsanlar vardır; çeşit çeşit, tip tip.
Her biri başka bir karaktere sahip.
Görmeli, incelemeli, doğruyu bulmalı.
Her şeyden önemlisi insan, insan olmalı…

İnsanlar vardır; berrak, pırıl pırıl bir deniz.
Boşa gitmez ne kadar güvenseniz.

Dibini görürsünüz her şey meydanda.
Korkmadan dalarsınız, sizi sarar bir anda.
İçi dışı birdir çekinme ondan.

Her sözü içtendir, her davranışı candan…
Can YÜCEL

Günün Sözü

Hakiki sevgi, herkesin bahsettiği, fakat pek az kimsenin gördüğü hayaletlere benzer.

Anatole Franse 

Sevecenlik öyle bir dildir ki, sağır duyar, kör okur.

Mark Twain 

Ölçülebilen sevgi zavallı bir sevgidir.

Shakespeare

Sevmediği ile yaşamak, sevilenden ayrı kalmaktan da kötüdür.

La Bruyere

Seviyorum o halde varım.

Unamuno

Seviniz, insanın hayatında bundan daha güzel bir şey yoktur.

G. Sand 

Ne kadar çok seviyorsanız, kalbiniz ne kadar çok tatlılık ve hoşgörürlük dolu ise, tanrıya o derece yakın olursunuz.
Öyle senden çok uzaklarda değilim. Görmesini bilen gözlerin bakışındayım. Belki sana senden daha yakın bir yerde çarpan kalbinin her atışındayım. İnsanoğlu düşünmek ve sevmek için yaratılmıştır.

J.J.Rousseau

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here