Değerli okurlarım, kapalı alanlarda sigara içmek yasak, içenlerin de, içirenlerin de anası ağlayacak. Hatta içirenler çok büyük cezalar ödeyeceklerdir. Kentlerde bu yasağı uygulamak kırsal kesime göre daha kolay gibi gözüküyor. Tanzanya’da bile sigara yasağı var da, AB’ye aday ülkemizde olmuş çok mu?
Nereden aklıma geldi ama bu sarışın güzeli tiryakilerden bir miktar uzaklaştıracaklar. Öyle olmasında fayda vardır diye düşünüyorum. Ancak, ölü toplardan yararlanmak daha da yararlıdır diye düşünüyorum. Statların kapalı tribünlerde de yasaklanacağına göre, futbol müsabakaları daha da şenlenecek demektir. Sporseverlerin dil kondisyonları artar ve bundan da en çok hakemler nasibini alırlar.
Biz tekrar konumuza dönelim… Kaleciler meşin yuvarlağı iki şekilde oyuna sokarlar. Degaj yapmak suretiyle ayakla ve rakip pres yapmıyorsa eliyle! Doğal olarak en isabetlisi, topu elle oyuna sokması, yani en uygun yerdeki takım arkadaşlarına topu kazandırmasıdır. Bu şekilde, hem birkaç rakip oyuncuyu oyundan düşürdüğü gibi, olgun bir atağın başlamasına da imkân sağlamış olacaktır. Rakip forvetler de kaleciye pres yaparak, ayağıyla degaj yapmalarına ve topun olumsuz yerlere gitmesine özen göstereceklerdir. Bu da çok doğal bir hadise…
Kaleciler, yaptıkları degajlarda (elle veya ayakla) topu mutlaka takım arkadaşlarının bulunduğu yerlere atmaya özen gösterirler. Sıkışık hallerde topu taca atmaları bile söz konusudur. Özel olarak kalecileri anlattığımda, bunlara da tekrar gireceğim. Başka türlü kalecilerin konumları ve özellikleri ortaya çıkmaz.
Efendim, ölü topları bitirdikten sonra, bu terimlere daha bir hayat veren, paylaşma ve şut atmak konularını sizlere sunacağım. Elle atılıyor olmasına rağmen, ülkemizde hala ciddiye alınmayan bir futbol kuralı var, “Taç Atışları!”
Avrupa’nın birçok takımlarında, taç atışlarının özel antrenmanları yapılmasına rağmen, bu kuralı ciddiye almamak bana biraz anlamsız geliyor sizce de öyle değil mi? Kaldı ki, bu kural ciddiye alındığında, o kadar faydalı bir atıştır ki, bilenler daha iyi biliyorlardır, söylemeye gerek bile yok.
Taç atışının ayrıntılarına yarınki sayımızda gireceğim. Dört yıl önce de, bu konuya ayrıntılı olarak (arşivim öyle söylüyor) girmiştim. Fakat yerel takımlarımız ve özellikle amatör takımlarımıza bu teknik atışı tekrarlama gereği hâsıl oldu. Hiç önemli değil, bizim işimiz bilgilendirmek.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
