Kentin Dinamikleri ‘Angus’ Sorununu Konuştu

0
124

Cıncık; “İşin Ucunu Bırakmazsak, Daha Yoğun Tedbirler Alınacaktır”

İskenderun Gazeteciler Cemiyeti (İGC), İskenderun ticaret ve Sanayi Odası toplantı Salonunda, “Angusların İskenderun Limanından Tahliyesinin, Kentimize Zararları ve Çözüm Önerileri” konulu toplantı düzenledi.

Toplantıya, İGC Başkanı Veysel Cıncık ve yönetimi, İTSO Başkanı Levent Yılmaz, İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Adnan Yener, oda başkanları, mahalle muhtarları, STK ve Sendika temsilcileri ile basın mensupları ve vatandaşlar katıldı.

Angusların tahliyesi esnasındaki koku sorununun en asgariye indirilmesi veya tamamen ortadan kaldırılması hususunda görüşlerini açıklayan katılımcılar, farklı önerilerde bulundular.

Toplantıda ilk olarak söz alan İGC Başkanı Veysel Cıncık, İskenderun genelinde tüm vatandaşların kokudan ciddi anlamda rahatsız olduklarını ifade ederek; “Bu koku beraberinde ciddi sorunları da getiriyor. Sinekler canavarlaşmış durumda. Isırdıkları yer şişiyor, morarıyor. Toplantımızın amacı, bu konuda hakkında hayata geçirilebilecek çözüm önerilerini konuşmak. Toplantıyı duyurmamızın ardından Limak tarafından arandım. Sorunların nen aza indirgenmesi adına ellerinden geleni yaptıklarını söylediler. Bizlerde burada görüşlerimizi belirterek ortak bir çözümde birleşebiliriz” diye konuştu.

Daha sonra söz alan Çevre Koruma Derneği Yönetiminden Ercüment Kimyon, 9 Mayıs 2018 tarihinde, konu ile ilgili, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne dilekçe yazdıklarını ancak bir yanıt alamadıklarını hatırlatarak; “Konu halk sağlığını ciddi anlamda etkilemektedir. Barınma yerlerine bu kadar yakın bir limandan tahliyelerin yapılması yaşam kalitemizi olumsuz yönde etkilemektedir” dedi.

İskenderun Şoförler ve Otomobilciler Derneği Başkanı Erol Akın da, tahliyenin neden İskenderun Limanından yapıldığı sorusunu yöneltirken, yerleşkelerden uzak bir limanda tahliyenin gerçekleştirilmesinin daha doğru olacağını kaydetti.

Konu ile ilgili Limak yetkilileriyle görüştüğünü söyleyen İTSO Başkanı Levent Yılmaz ise, yetkililerden aldığı bazı bilgileri katılımcılarla paylaştı.

Aldığı bilgilerde, ithal edilen hayvan sayısı, tahliyenin gerçekleştirileceği limanların sahip olması gereken koşulların yer aldığını kaydeden Yılmaz, yapılan incelemeler sonunda, aldığı bilgiler koku kaynağının liman olmadığı, kokunun tamamen canlı hayvan gemilerinden kaynaklanan doğal bir koku olduğunun tespit edildiğini söyledi.

Yılmaz, aldığı bilgiler doğrultusunda Limak tarafından alınan tedbirleri de şu şekilde sıraladı; “Canlı hayvan tahliyesinin hızlı yapılabilmesi için 3 aracın birden yanaşabileceği çok kanallı özel hayvan tahliye platformu kurulmuştur. Canla hayvan tahliye platformunda olabilecek herhangi bir aksaklık durumunda tahliyenin durmaması amacı ile liman işletmemizce yedek tahliye platformu yaptırılarak, hazır bulundurulmaktadır. Kantar sistemlerimiz iyileştirilerek yükleme yapan araçlarda bekleme yaşanmaması için tartı işlemlerinin süratli yapılması sağlanmaktadır.

Limanımız içerisinde mevcut olan Veteriner Sınır Kontrol Noktası Müdürlüğü aktif olarak liman içerisinde görev yapmakta olup, liman işletmesi olarak işlemlerin hızlanması yönünde her türlü destek sağlanmaktadır. Canlı hayvan yükleneceği araçlar için dezenfekte tesisi kurulmuş, olup, yükleme öncesi tüm araçlar veteriner hekim kontrolünde dezenfekte edilmektedir. Liman sahamız, liman işletmemizce sinek ve haşerelere karşı 15 gün ara ile düzenli olarak ilaçlanmakla birlikte ayrıca, canlı hayvan gemisi geldiğinde her seferinde tüm operasyon sahamız ilaçlanmaktadır.”

Limanın işlerlik kazanması ve katma değer oluşturabilmesi adına tahliyenin gerekliliğini de savunan Yılmaz, hayvanların başka bir limandan tahliyesi yerine tahliye sırasında yaşanan olumsuzlukların sıfıra indirgenmesi için çözümler üretilmesi gerektiğini kaydetti.

Kasaplar Odası Başkanı Nevzat Sert ise, “Gemiler yanaştığında ilaçlama yapılıyor mu? Hayvan dışkıları ve ölenler ne yapılıyor?” sorularına yanıt ararken, bunların denize dökülmesi halinde durumun facia olduğunu savundu. Kendisinin de hayvancılık yaptığını, gemiyle gelen kokunun çok daha ağır olduğunu söyleyen Sert, hayvanların herhangi bir hastalık taşıyıp taşımadığının çok iyi analiz edilmesi gerektiğini savundu.

İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Adnan Yener de konunun ekonomik boyutunun ve kente sağlığı katma değerin göz ardı edilmemesi gerektiğini ifade ederek; “Canlı hayvan tahliyesi 7 limanda daha yapılmakta ve onlardan ses çıkmıyor. İzmir Alsancak limanından yapılan tahliyeden kimse rahatsız değil mesela. Onlar işi çözmüşler, rahatsız edici bir koku yayılmıyor.

Demek yapılabiliyormuş. Bizim yapmamız gereken bu koku sorununu çözmek. Bu tahliyenin getirisi çok ama tabi ki önce sağlık. Biz yapılmasını istemezsek zaten Mersin buna hazır onlar alacaktır. Sorunun çözümü için gerekli düzenlemelerin yapılması koşuluyla, yük başka yere gitmesin, bizim limanımız, esnafımız kazansın” şeklinde görüş bildirdi.

Son olarak söz alan İGC Başkanı Veysel Cıncık da, son bir ayda alınan tedbirlerle kokunun azalmaya başladığını kaydederek; “İşin ucunu bırakmazsak, daha yoğun tedbirler alınacaktır. Ya sorunlar en asgariye düşürülecek, vatandaş rahatsız olmayacak ya da sevkiyat başka yerde olacak” dedi.

Toplantı sonunda, öncelikle bir komite oluşturularak konunun takip edilmesine, LİMAK yönetiminin koku ve sivrisinek sorunun ortadan kaldırılması yönünde etkin tedbirler alması için istişarede bulunulmasına, sorunun devam etmesi durumunda, kamuoyu oluşturularak, tahliyenin başka bir limana kaydırılması yönünde çalışma yapılmasına karar verildi. (Haber: Helga TERBİYELİ)