Kara; “Kadınlar Mücadeleyi, Mücadele Kadınları Dönüştürür”

0
204

İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı Nermin Yıldırım Kara; “Kadınlar Mücadeleyi, Mücadele Kadınları Dönüştürür

İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı Nermin Yıldırım Kara, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, 8 Mart’ın tarihçesinden söz etti.

Amerika’nın New York kentinde bir dokuma fabrikasında çok ağır çalışma koşulları, çok uzun iş günleri buna karşın düşük ücretler ve çalışma koşullarının her geçen gün daha da dayanılmaz hale gelmesinin 8 Mart 1857’de kadınların greve gitmesine neden olduğunu ve bu kadın eylemi esnasında çıkan yangında çoğu kadın 129 işçinin can verdiğini hatırlatan Kara; “Yüzyıllar sonra bugün dünyanın emekçi kadınları savaş, gericilik, yoksulluk ve eğitimsizlik ile mücadeleye devam etmektedirler. Bugün, Emekçilerin Sermayeye kadınların erkeklere egemen olduğu bir düzen vardır. Bu düzene karşı örgütlü mücadeleyi yaşamın her alanına fabrikaya, okula, sivil toplum örgütlerine, siyasete ve aile içerisine yerleştirmek kadını özgürleştirmekten geçmektedir. Nüfusunun yarısı kadın olan toplumlarda medeniyeti ve herkese daha onurlu bir yaşam seçeneğini sunabilmek de kadını özgürleştirmekten geçer.

Günümüzde işsizlik, yoksulluk, eğitimsizlik, geçim sorunlarıyla başa çıkamamaktan kaynaklanan ekonomik, sosyal, psikolojik çözümsüzlükler ve kadına karşı şiddet artarak devam etmektedir. 2017 yılında 409 kadın, 2018’in Şubat ayında ise 47 kadın, erkek şiddeti sonucu hayatını kaybetmiştir. Kadını eve, aileye, anneliğe, bir kocaya ya da bir babaya mahkum etmek isteyen, kimliğini yok sayan, bedeni üzerinden tahakküm kurmak isteyen zihniyete karşı mücadele mirasına sahip çıkabilmek için, yürürlükte olan yasaların etkin bir biçimde uygulanması, indirimlerin gözetilmeden ceza kanunlarında buna göre düzenlemelerin yapılması halinde çocuk istismarının ve kadına şiddetin önüne geçilebilir. Kadınların kendi ve ülkenin geleceği ile ilgili söz sahibi olabilmelerinin yolu sosyal, kültürel ekonomik ve siyasal yaşamda yani toplumu ilgilendiren her alanda bende varım demekten geçmektedir. Kadınlara sadece pozitif ayrımcılık tanındığı için değil, kotalar konulduğu için değil, ya da politik bir odak görüldüğü için değil, hak ettiği için temsil eden noktasında olmalıdır.

Kadınlarımızın toplumdaki yeri ve görevleri itibariyle birey olarak kişiliğini kazanması, kendini ifade edebilmesi, toplumda hak ettiği yeri alması gereklidir. Kadınların ihmal edildiği toplumların varlığını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi mümkün değildir. Kadınlar mücadeleyi, mücadele kadınları dönüştürür” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: Helga TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here