İskenderun Körfezi Tabanının Mercek Altına Alınması, Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Başkanlığı…

0
130

Merkez üssü Pazarcık Kahramanmaraş olan 7.7’lik depremin ardından İskenderun Körfezi tabanında çökme belirtileri görüldü. Neticesinde Atatürk Anıtı, Atatürk Bulvarı, Cumhuriyet Meydanı hatta Mete Aslan Bulvarı sular altında kaldı.

İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, uyarıları dikkate alarak Adana Ulaştırma Bölge Müdürlüğü ile diyaloga geçti. Ak Parti Hatay Milletvekili Abdulkadir Özel’in gayretleri ve İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı’nın Ankara temasları sonrası Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, geçtiğimiz temmuz ayının ikinci haftasından itibaren sahil şeridinde çalışma başlattı. Deniz Tahkimatı, Temmuz ayının ikinci yarısından bu yana sürüyor.

*Kıyı Tahkimatı Çalışmaları İyi Niyetle Sürüyor…

Elbet çalışmalar iyi niyetli ve gayretle devam ediyor. Ulaştırma Bakanlığı haricinde İller Bankası’nın da işe el attığını öğrendim. Her iki koldan çalışmalar sürüyor sürmesine ama görülen o ki çalışmalar deneme yanılma yöntemiyle yapılıyor. Deniz suyu taşkınlarının önlenmesi için hemen her yol deneniyor. Duyumlara göre T tipi dalga kıranların inşası bile düşünülüyormuş. Son 30 Ağustos törenleri bize gösterdi ki Deniz Tahkimatı çalışmalarından henüz kesin bir başarı elde edilmiş değil. Elbet temennimiz kesin başarı ve deniz suyu taşkınlarının önlenmesidir…

*Neden Etüt Raporu Talep Edilmez?

Bir dünya masraf, emek, İskenderun’un geleceğinin heba olması ve zaman kaybı ihtimali ortadayken, Türk Deniz Kuvvetleri Seyir Hidrografi ve Oşinografi Daire Başkanlığı’ndan neden etüt raporu istenmez? İskenderun Körfezi tabanında yapılacak bir dizi teknik analiz ve deniz dibi taraması belki de biz İskenderun yaşayanlarına çok şey verecek, gelecek yeni İskenderun’un inşası için bize yol haritası olacaktır. Adı geçen daire başkanlığı her kadar deniz kuvvetleri bünyesinde ise de Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı’nın da buraya temsilciler verdiğini ve bu daire başkanlığının asker ve sivillerden oluşan karma bir daire başkanlığı olduğunu düşünüyorum…

*Yeni Kent Merkezini Belirlemek Gerek

Deniz tabanındaki çökmeyi ilk dillendiren İskenderun’un tanınmış Mimarı Ercüment Kimyon olmuştu. Mimar Kimyon, Hidrografi ve Oşinografi Dairesi’nin kesinlikle İskenderun Körfezi’nde bilimsel bir çalışma yapması gereğine işaret etmiş ardından da “Deprem sonrası İskenderun da belirlenecek 350 Hektar büyüklüğünde sağlam zemini olan yeni Kent Merkezi ve yeni yerleşim alanı olarak Akçay Mahallesi ile birlikte Ahmet Tor Kışlası Alanı seçilmelidir” notunu düşmüştü.

Ercüment Kimyon, deniz tabanı ile ilgili iddialarında yüzde 30 bile haklı olsa, bu yakın gelecekte, telafisi mümkün olmayan zararlara yol açar. Bu yüzden vakit geçirmeden Deniz Kuvvetleri’nin ilgili daire başkanlığından etüt raporu talep edilmelidir. Etüt raporu olmadan yapılan her sahil çalışması, havada kalacak, kesin bir netice alınması tekrar tekrar beklenecektir ki bu da olası yeni su taşkınları demektir. İşimizi şansa bırakamayız…

*Sigorta Şirketleri Sigorta Yapmaktan Kaçınır  

HATSU’ya bağlı İskenderun altyapısının depremden ne derece hasar gördüğü meçhuldür. Bu kış bizi çok ciddi bir test bekliyor. HBB’nin alt yapıları kendi bütçesiyle onarması mümkün görünmüyor. Hasarlı bir altyapıyı riskli bir yerde onarmak yerine, yeni belirlenen kent merkezinde yeniden devlet eliyle altyapı oluşturmak bana daha mantıklı geliyor…

Yeni kent merkezi ille de Akçay Mahallesi olsun, Ahmet Tor Kışlası olsun diye bir ısrarım yok. Olsa da bu işler benim dememle olmaz. Ancak bilimsel çalışmalara, bilimsel verilere ihtiyacımız var. Bugün İskenderun’da her bir kamu kurumu her bir daire müdürlüğü farklı farklı yerlerdedir. Yeni İskenderun’a tüm daire müdürlüklerinin bir arada olduğu derli toplu büyük bir Hükümet Konağı gereklidir. Deniz suyu taşkınları, deneme yanılma yöntemiyle sürekli yap boz yoluyla yapılmaya çalışılırsa, yarın pek çok iş yeri, banka, beyaz eşya ve mobilya mağazaları sular altında kalabilir. Sahile yakın tüm bina temellerinde sıvılaşmalar alır başını gider. En başta sigorta şirketleri bu derece riskli bir körfez kıyısında konut ve iş yeri sigortası yapmazlar. Bu durumda vatandaşların felaketi olur…

*Sadece Soruyorum

Felaket tellalı değilim. Felaket senaryoları da yazmıyorum. “Ya deniz suyu taşkınlarını, deniz tahkimatı yoluyla önleyemezseniz ne yapacaksınız?” diye soruyorum. Mevcut iktidar aksi durumlarda kendince, birkaç görevi ihmal eden bulur, bu atanmış olur, mülki amir olur, bölge müdürü hatta bakan olur, onları görevden alır ve durumu kurtarmaya çalışır. Olan ise bu arada biz İskenderun yaşayanlarına olur…

Sahilde su tahliye pompalarının da yenilenmesi söz konusuymuş. Yenilenmelerinde elbet de fayda var. Ancak tahliye pompaları da koca İskenderun Körfezi’nin bir bölüm suyunun tahliye işini çözebilecek mi?

*İskenderun Körfezi’ni Çok Yakinen Takip Etmek Şart

İskenderun Körfezi, Ankara’dan devletin tüm ilgili kurumları tarafından mercek altına alınmalıdır. Deniz tabanında çok ciddi bir çökme varsa, bugünden İskenderun yol haritasını belirlemek zorundadır. İskenderun Belediyesi, Hatay Büyük Şehir Belediyesi sadece Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ağzının içine bakmak durumunda değildir. Şehircilik Bakanlığı “Arkadaşlar, bu bizim planımız. Sizin üzerinde çalıştığınız bir plan var mı? Gösterin bize” dediklerinde, İskenderun Belediyesi ile HBB’nin de alternatif projeleri, sunumları ve önerileri olmalıdır…

Böyle bir çalışma yapan var mı? Göstermelik Kent Konseyleri kuruluyor, sonra tüm konsey üyeleri hiçbir şekilde dinlenmedikleri için küstürülüyorlar. İskenderun için konuşuyorum, CHP Belediyesi’nde de bu böyle oldu, Ak Parti Belediyesi’nde de aynı oldu.

*Önemli Konut Projeleri Bitiren Büyükşehir Belediyeleri İle İş Birliği Gerek

HBB, Hatay Planlama Merkezi (hatayplanlamamerkezi.com) diye yakın tarihte bir çalışma başlattı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İBB’de bu çalışmaya bir şekilde katkı sunuyor. İşin doğrusu sol, sağ ayrımı olmadan tüm belediyelerin iş birliğine girmesi. Hadi diyelim herkes kendi partisinin büyük şehir belediyeleri ile iş birliğine giriyor. O vakit Sayın Tosyalı, vakit geçirmeden, Konya, Kayseri veya Gaziantep Büyükşehir Belediyeleri ile temasa geçip yeni İskenderun’un yeniden inşası yolunda ayağı yere basan projelerin ön çalışmaları içinde olması gerekir.

İskenderun Belediye Meclisi, HBB Meclisi sıradan gündem maddeleri için toplanmaktadır. İskenderun Körfezi’nin su taşkınları her iki belediye meclisinin en önemli gündemi olmalıdır. TMMOB ve diğer sektör temsilcilerinden yeterince ses çıkmamaktadır. İlçe, il ve bölge üniversitelerden bilimsel bir çalışma için hareket yoktur. İskenderun genelinde, deniz tabanının çökmesi, zeminlerde sıvılaşma riskini istisnalar hariç, gerektiği gibi dillendiren bir kurum görmedim.

Yine deniz suyun taşkınlarıyla ilgili çok ciddi bir istişare etkinlik ya da söyleşiye ben denk gelmedim. Anlı şanlı İş Bankası, sahildeki gösterişli, çok katlı şubesini kapatıp, risk almayıp beklemeye geçerken, İTSO, temel kazıp, binasını kurtarma derdinde. Oysa zeminde sıvılaşma varsa, çabaları nafile. Eninde sonunda, gerçekle yüzleşebilirler…

*İskenderun İl Olacaksa Yine Deniz Tabanının Çok Yönlü İncelenmesi Gerekir

İskenderun Körfezi deniz tabanı problemi çok ciddi ve vahimdir. Dört koldan araştırılması gerekir. Kesin ve net bilimsel bir sonuca ihtiyaç vardır. Bu nedenle Türk Deniz Kuvvetleri Seyir Hidrografi ve Oşinografi Daire Başkanlığı ile acilen iş birliğine gidilmelidir. İskenderun körfezinin stratejik önemi, İskenderun’un geleceğin Hong Kong’u olma ihtimali değerlendirilerek, yeni şehir merkezi düzenlenmesi için İskenderun Körfezi’nin üzerinde bu manada ehemmiyetle durulmalıdır.

Bunca sorun arasında İskenderun il olacaksa, İskenderun ili içinde Hidrografi Daire Başkanlığının etütü gereklidir. “Ben yaptım oldu. Biz yaptık oldubitti” dayatmasından vazgeçilmelidir. Ortak çalışma, ortak akıl şarttır. Gün, çocuk akıllarla vakit geçirme zamanı değildir. Gün, bilimsel çalışmalar, bilimseler veriler ışığında, İskenderun’u yeniden dizayn etme günüdür…

*Türk Deniz Kuvvetleri Seyir Hidrografi ve Oşinıgrafi Dairesi Başkanlığı Duyurusu;

HİDROGRAFİK ve OŞİNOGRAFİK ETÜT RAPORLARI

1738 Sayılı Seyir ve Hidrografi Hizmetleri Kanunu ile İlgili Uygulama Yönetmeliği gereğince; ülkemiz deniz ve deniz yetki alanları ile kıyı alanlarında sahil hatları, derinlikler ve oşinografisinde değişikliğe neden olabilecek her türlü çalışmalara ilişkin plan ve projeler incelenmek üzere Başkanlığımıza gönderilmesi gerekmektedir.

Ülkemiz deniz ve deniz yetki alanları ile kıyı alanlarında gerçekleştirilecek plan ve projelere yönelik Bayındırlık ve İskan Bakanlığı (mülga) tarafından çıkartılan 06 Temmuz 2011 tarihli, 27986 sayılı Kıyı Yapı ve Tesislerinde Planlama ve Uygulama Sürecine İlişkin Tebliğ gereğince hazırlanması gereken Hidrografik ve Oşinografik Etüt Raporları da Başkanlığımız tarafından incelenmektedir.

Yapılacak işin çeşidine göre icra edilmesi gereken hidrografik ve oşinografik ölçümleri gösteren Teknik Çalışma Cetveli Başkanlığımız tarafından Uluslararası Hidrografi Örgütü (IHO) standartlarına uygun olarak hazırlanmıştır.

Hidrografik ve Oşinografik Etüt Raporu Formatı; Hidrografik Etüt Raporu Format ıve Hidrografik Harita Formatı, Oşinografik Etüt Raporu Formatı ana bölümlerinden oluşmaktadır.

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here