Ahlakın Alfabesi (4)

0
55

Değerli okurlarım, ahlak mefhumu ya da kavramı, çok has ve entelektüel bir konudur. Kazanılması yılları ve hatta bir ömrü alabilir. Kolayına kazanılan, marketlerde satılan bir madde değildir. Özellikle alnı secdeye değenlerin çok büyük bölümünde görmek de mümkün değildir. Ahlak, kimseyi kandırmaya çalışmadan yardımlaşma, dayanışma, değer verici, güvenirlik, devamlılık, özgüven, özveri, çevreyle olumlu diyalog, gerekirse değişim. Bu yaklaşımlar ahlakın ilk harcıdır.

Bir örnek vermek istiyorum. Ahlaktan yoksun kişiler, bu tutum ve davranışlarını uzun süre kamufle edemezler. Dedikodu yaparak, iftira atarak bu illetten kurtulamazlar. Belki geçici bir teselli olur. Çünkü ahlaktan yoksun oluşları onları öylesine bir çember içine almış ki, kurtulmaları mümkün değil, söz konusu da olamaz. Cenab-ı Allah onların şerrinden insanları korusun.

Gerek sporda, gerek özel yaşamda, ahlakı özümlemiş insanların yardımlaşma, yardım etme yetileri de hep ön plandadır. İsteseler de bundan vazgeçemezler. O insanlar bilinmeyen tarihte ilk adımı atmış ve de attırılmıştır. Kasımpaşalı bir arkadaşım var, ama uzun yıllardan beri görmüyorum. Umarım başına bir şey gelmemiştir. Ahlaki yönü zayıf biriydi. Eğer aynı temde devam ediyorsa günün birinde mutlaka başına bir şeyler gelir.

Şöyle söylemişti yıllar önce: “…Değiştim diye herkesi kandırdım ama kendimi bir türlü kandıramıyorum. Parayı çok seviyorum. Yardım etmem gereken kişileri başkalarına ihale ediyorum. Rabbim affetsin, milletimden özür dilerim Kandık, Kandırıldık…”

Oysa iyilik yapmak çok önemli bir fazilettir. Yapılan her iyiliğin parayla ve pulla doğrudan bir ilgisi yoktur. İyilik yaptığında mutlu oluyorsun ve devamlı olarak insanlara ve hayvanlara iyilik yapasın geliyor. Böylece mutluluktan daha öte duygularla haşir neşir oluyorsun. Toplumda temayüz ediyor ve daha önemlisi kendine saygın artıyor. Toplumun saygısını kazanmak, sevgi duymasından daha iyidir.

Ahlak konusunda söylenecek sözler, verilecek örnekler tabi ki var. Köşem kifayet etmeyeceği gibi, romanlar bile az geliyor. Ahlakın alfabesinde ebeveynlerin konumu çok önemlidir. Eğer onlar ahlakı özümlemişlerse, evlatlarını en iyi şekilde yetiştirirler bundan eminim. Alnı secde görmüşlerden söz etmiyorum bildiğiniz gibi.

Futbolda da ahlaksızlık boyut kazanmıştır. Sözüm futbola değil onu icra edenler içindir. Rakip ceza alanı içinde kendini yere bırakarak penaltı kazananlar rakibinin puanını çalmış oluyorlar, yani hırsızlık yapmış oluyorlar. Hakemleri kandırmaları, sporseverlere saygısızlıkta cabası! Yarınki sayımızda iki önemli konuya değineceğim. Yarına!

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here