24 Haziran ‘Erken Evlilik’ Aşk Hikâyesi

0
90

Oğlan, Nisan ayının ortalarında bir ilkbahar sabahı parkta dolaşırken güzel mi güzel, şirin mi şirin bir kıza rastlıyor… Genç kızın cazibesine kapılıyor, büyüleniyor ve hemen oracıkta şıp sevdi âşık oluveriyor…

Olayın kahramanlarını tanıtalım. Oğlanın adı POLİTİKACI, kızın adı OY, kızın babasının adı da SEÇMEN beydir. Damat adayı POLİTİKACI, kızı babasından istemek için OY’un evinin yolunu tutuyor. Damat adayı içeriye buyur ediliyor. Heyecanı geçtikten sonra dili çözülüyor ve konuyu açıyor…

‘Efendim ziyaretimin nedeni hayırlı bir iş içindir. Eğer müsaade buyurursanız, Allah’ın emri, peygamberin kavliyle kızınız Bayan OY ile evlenmeye talibim… En erken bir tarihte, mesela “24 Haziran’da” nikâh masasına oturmaya hazırım.’

Kız babası SEÇMEN Bey, hemen lafa karışıyor, ‘Bu ne acele, henüz sizi tanımıyorum. Bayram değil, seyran değil. Nereden çıktı bu evlilik faslı?’

Seçmen bey, konuşmasına hiç ara vermeden sohbete devam ediyor. ‘…İster buna erken evlilik, ister acil evlilik veya ister baskın evlilik deyiniz. Çok şaşırdım, tuhafıma gitti… Yangından mal kaçırır gibi bu ne telaş! Sizi kovalayan mı var?

Söz kesme, nişan, kına, nikâh töreni ve düğün… Beşi bir yerde! Bu hazırlıkları 60 gün gibi kısa bir süreye nasıl sığdıracaksınız? Anlamak mümkün değil. Böyle hayati, önemli ve ciddi bir konuyu oldubittiye getirmeniz etraftan nasıl karşılanır bilmem…’

Damat adayı POLİTİKACI Bey, yanıt verir: ‘Haklısınız efendim. Güzel ve çekici kızınız OY hanımın talipleri çoğalmadan elimi çabuk tutmakta yarar görüyorum. Kızınızı diğer damat adaylarından birine kaptırabileceğimden dolayı çok endişeliyim. Hiç tasalanmayın. OY hanımı kraliçeler gibi saraylarda yaşatacağımdan ve onu mutlu edeceğimden emin olabilirsiniz…’

24 haziran evliliği ile ilgili görsel sonucu

SEÇMEN bey, bir ara durakladıktan sonra, sessizliğini bozar.

‘Erken evlilik, bana ters geliyor. Şu anda kararsızım. EVET-HAYIR arasında ikilem yaşıyorum. İçimde bir şüphe var. O şüpheyi gidermeliyim. Sizi enine boyuna iyice araştırıp soruşturduktan sonra kararımı verirsem daha sağlıklı olur, diye düşünüyorum. Üzerinde tir-tir titrediğim kızım OY’u size verdiğime vereceğime bin pişman olmak istemiyorum. Keşke elim kırılsaydı da OY’u vermeseydim üzüntüsü içinde ömür boyu vicdan azabı çekmek niyetinde değilim… Evlilik kısmet işidir, kızı bin kişi ister, birine kısmet olur…’’

Kız babası seçmen beyin kafası çok karışık. İki arada bir derede bocalayıp duruyor. Bir anlık dalıyor, uzun-uzun düşünüyor, kafasına takılan olası riskleri gözünün önünden geçiriyor… SEÇMEN beyin içinden geçen birkaç soruna değinelim.

1) 7 Haziran 2015’te büyük kızı OYA’yı evlendirmiş ama ne yazık ki, kızcağız kısa sürede boşanmak zorunda kalmış… Aradan 5 ay gibi kısa bir süre geçtikten sonra, 1 Kasım 2015’te ‘erken evlilik’ yapmış…

SEÇMEN beyin, OYA’nın başına gelen benzer bir olayın küçük kızı OY’da da yaşanmaması için titiz davrandığı anlaşılıyor. Sütten ağzı yanınca ‘yoğurdu üfleyerek yemeyi’ tercih edeceğini ima ediyor.

2) Damat adayının OY’u mutlu edeceğine dair verdiği vaatleri yerine getiremeyip hasıraltı ederse bir takım sorunların yaşanacağını, ‘erken bir evliliğin’ ardından, ‘erken boşanma’ ile karşılaşabileceğinin hesabını yapıyor.

3) Nikâh sonrası, balayı dönüşü damat beyin bir ‘iktidarsızlık’ sorunu yaşadığı ortaya çıkması halinde bu durumun ‘boşanma nedeni’ sayılabileceği korku ve endişesi SEÇMEN beyi ürkütüyor. Kız babası olmanın sorumluluğu onu bu düşünceye sevk ediyor.

SEÇMEN bey, en nihayetinde kerhen de olsa kızı OY hanımı damat adayı POLİTİKACI’ya vermeyi kabul ediyor ama yine de nikâh töreninin son anına kadar bekleyip karar verebileceğini damada kibarca çınlatıyor.

Şimdi damat nefesini tutmuş, son dakika golünü yememek için her türlü önlemi almanın yollarını arıyor. Çünkü gelin hanım nikâh masasında ‘HAYIR’ yanıtı verirse, bütün hayallerinin yıkılacağı gibi bu işin sonunda katılımları beklenen 57 milyon civarındaki davetlinin karşısında mahcup olmaktan ödü kopuyor.

“ERKEN EVLİLİK” hikâyesinin sonu nasıl bitecek? ‘24 Haziran’a’ sayılı günler kaldı. O tarihi günü merak, heyecan ve sabırla bekleyeceğiz.

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here