1947 Yılındaki İşçi Hakları

0
21

Türkiye’de işçi sınıfının gelişmeler karşısındaki tepkilerinin anlaşılabilmesi için, 1963 öncesinde işyeri yönetmeliklerini, 1963’ten günümüze de toplu iş sözleşmelerini de incelemek gerekir. Yalnızca yasaların incelenmesiyle sınırlı bir yaklaşım, kısa vadeli çıkarlarını gayet iyi bilen gerçekçi işçilerin davranışlarını yorumlayamaz.

Türkiye’de toplu sözleşme uygulamalarının yaygınlaşması öncesinde, 3008 sayılı İş Kanunu uyarınca işyerlerinde kabul edilen ve uygulanan iç yönetmeliklerle işçilere bazı haklar tanınmıştır. Bu iç yönetmelikler, 1963 yılında 274 sayılı Sendikalar Yasası ve 275 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Yasasının kabul edilmesinden sonra 1964 yılında birçok kamu kesimi işyerinde bağıtlanan ilk dönem toplu iş sözleşmelerinin temelini oluşturmuştur.

3008 sayılı İş Kanunu 8.6.1936 tarihinde kabul edildi, 15.6.1936 tarihinde yayımlandı ve yayımından bir yıl sonra yürürlüğe girdi. İş Kanununun 29. maddesine göre, “işveren, iş şartlarını ve işçilerin tabi tutulacakları inzibat, sağlık koruma ve iş emniyeti icaplarını gösterir bir dâhili talimatname yapmağa mecburdur. Bu talimatnamelerde bulunması lazım gelen hususlar, işbu kanunun mer’i yete girdiği tarihten itibaren üç ay içinde İktisat Vekâletince tespit ve ilan olunur. Dâhili talimatnameler her işin bulunduğu vilayette İktisat Vekâletince işbu kanunun tatbikine memur edilen makam tarafından tasdik olunmakla mer’i yet kesbeder…” Bu maddede talimatnamelerin işyerinin işçiler tarafından görülebilecek yerlerine asılması ve isteyen işçilere birer suretinin verilmesi de öngörülüyordu.

Bu madde, 25 Ocak 1950 gün ve 5518 sayılı Yasayla değiştirildi. İktisat Vekâleti İş Dairesi Reisliği iç yönetmeliklerin ihtiva edeceği hususlar hakkında 15.9.1937 tarihinde bir resmi tebliğ yayımladı. İş Dairesi Reisliği, iç yönetmeliklerle ilgili olarak 1947 yılına kadar sekiz adet tebliğ ve genelge çıkardı. 2 Tekel işyerleri için İş Yerleri İç Yönetmeliği 1 Ağustos 1947 tarihinde yürürlüğe girdi. 1947 yılına kadar Tekel işyerlerinde çalışanlar 3008 sayılı İş Yasası uyarınca Yüksek Hakem Kurulu’na intikal eden bir toplulukla iş ihtilafı çıkarmadılar.

İş Yerleri İç Yönetmeliği’nin yayımlandığı 1947 yılında Tekel işyerlerinde işçi sendikaları da kurulmaya başlanmıştı. Kemal Sülker’in verdiği bilgiye göre, tütün-içki işkolunda 1947 yılında kurulup 1954 yılında faaliyetini sürdüren sendikalar şunlardı (Sülker, K., Türkiye’de Sendikacılık, Sendika Kültürü Serisi No.1, İstanbul, 1955, s.85-86): -Tütün İşçileri Sendikası (Bursa) -Paşabahçe İspirto Fabrikası İşçileri Sendikası (İstanbul) -Tekel Likör, Kanyak Fabrikası İşçileri Sendikası (İstanbul) -Yaprak Tütün Bakım ve İşletme İşçileri Sendikası (İstanbul) -Bira Fabrikası İşçileri Sendikası (İstanbul) -Tekel Kutu Fabrikası İşçileri Sendikası (İstanbul) -Tütün ve Sigara Sanayii İşçileri Sendikası (İstanbul) -Tütün İşçileri Sendikası (İzmir) -Tekel Tütün İşçileri Sendikası (Samsun) -Tütün ve Sigara Sanayii İşçileri Sendikası (Samsun).

Bu örgütlenmeler içinde tarihi en eskilere giden, İzmir Tütün İşçileri Sendikası idi. Bu, 1926 yılında İzmir Tütüncüler Cemiyeti adıyla kurulan ve üyelerine sağlık hizmeti sağlayan bir örgüttü ve 10 binin üstünde üyeye sahipti. 1947 yılında İzmir Tütün İşçileri Sendikası’na dönüştü. 1947 yılında Tekel Genel Müdürlüğü Mensupları Yardım Cemiyeti (İstanbul, kuruluş 11 Şubat 1944), İnhisarlar Kutu Fabrikası İşçileri Ölüm Yardım Derneği (İstanbul), Tekel Mensupları İstihlak Kooperatifi (İstanbul) ve Tekel Mensupları Yapı Kooperatifi (İstanbul) de faaliyet gösteriyordu. (Koç, Y., “1947 Yılında Sendika Dışı İşçi Örgütlenmeleri” Türkiye İşçi Sınıfı Tarihinden Yapraklar, Ataol Yay., İstanbul, 1992, s.100-120) 1 Ağustos 1947 tarihinde yürürlüğe giren Tekel Genel Müdürlüğü İş Yerleri İç Yönetmeliği (Tekel Genel Müdürlüğü, İş Yerleri İç Yönetmeliği, İstanbul, 1947, 38 s.) aşağıdaki işyerlerinde uygulanacaktı: Tütün Fabrikaları (İstanbul, İzmir, Samsun, Adana, Malatya Fabrikaları ve Bitlis Atölyesi), Müskirat Fabrikaları (Ankara Bira, İstanbul Bira, Likör ve Kanyak, Paşabahçe İspirto ve Rakı, İzmir Şarap ve İspirto, Tekirdağ Şarap, Ürgüp Şarap, Elazığ Şarap, Gaziantep İçki, Diyarbakır İçki), deneme şarap evleri, çeşitli işletmeler (İstanbul Yedek Parça, İstanbul Kutu Fabrikası ve Matbaası, İstanbul Kibrit Fabrikası, İyidere Kereste Fabrikası, Tatava Kereste Atölyesi, İstanbul Kereste Deposu), tuzlalar, yaprak tütün işleme ve bakım işyerleri, çay depoları ve işleme evleri, nakliyat işyerleri ve transit ambarları, hammadde malzeme ve mamulat ambarları, başmüdürlük ve müdürlüklere bağlı satış depoları. Tekel İş Yerleri İç Yönetmeliği’nin tam metni için bakınız: https://www.yildirimkoc.com.tr/usrfile/1621193840b.pdf

3008 sayılı İş Yasasının öngörmesine rağmen, 1947 yılında Türkiye’de asgari ücret uygulanmıyordu. Ancak Tekel işyerlerinde bir asgari ücret vardı. “İşe alınan işçilere yoklamada tayin olunan grubu üzerinden başlangıç ücreti verilir.” (M.20) “Muhtelif gruplara mensup işçilerin asgari başlangıç ücretleri: Yaprak tütün bakım ve Diğer muhtelif iş işleme evleri saat ücreti yerleri saat ücreti kuruş kuruş a) Çırak 17 20 b) İmalat işçisi 20 20 c) Yardım işçisi 20 20 d) Nezaretçi 25 25 e) Usta 50 35 “Tecrübe devresinde işçiye başlangıç ücreti verilir.” (M.51) 3 Ücret zamlarını Genel Müdürlük belirliyordu: “Muhtelif işçi gruplarına mensup sınıfların zam müddetleri Genel Müdürlükçe tayin olunur.” (M.125) “Müddetini dolduran bir işçinin zam görmesi için san ’at veya mesleğinde liyakat itibariyle terakki göstermiş olması şarttır.” (M.126) 1947 yılında diğer işyerlerindeki işçiler genel tatillerde ve Ulusal Bayram günü ücretsiz izinli sayılıyorlardı. Tekel işyerlerinde ise Ulusal Bayram günü ücretli izin uygulanıyordu: “29 Ekim Cumhuriyet Bayramı müstesna olmak üzere kapalı tatil günlerinde işçilere ücret verilmez.” (M.59)

Hastalık durumunda işçiye yarım yevmiye ödeniyordu ve belirli haklar tanınıyordu: “İş kazası, mesleki hastalık ve analık hallerinin dışında kalan hastalıklar dolayisile işine devam edemeyen işçilerin günlük ücretleri (tatil günleri hariç) yarım yevmiye olarak verilir.” (M.72) “İş kazası ve meslek hastalıkları dışında kalan hastalıklarda birinci günden itibaren yapılacak akçeli yardımlar için işçinin Tekel Genel Müdürlüğünün herhangi bir yerinde sürekli olarak 6 aydan beri çalışmış olması şarttır.” (M.73) “Akçeli yardım, işçinin hastalığına ait raporun idare doktoru, bulunmadığı yerlerde Hükümet veya Belediye doktoru tarafından tasdiki tarihinden başlamak üzere hastalığın devamınca ve aşağıdaki şartlarla yapılır. a) İş yerinde on seneye kadar çalışmış bulunanlara 6 hafta; b) On seneden fazla çalışmış bulunanlara 12 hafta. Bu süreler sonunda işe başlayacak durumda olmayanların işlerine son verilir.”
-Devam Edecek-

Sadık KARAKAŞ

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here