Yaz Okulu!

0
145

Çocuklarımızın yaz tatili 15 Haziran’da başladı.. Okullar Eylül’ün son haftasında açılacak.. Uzun ve yorucu bir ders yılından sonra öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz elbette tatil yapıp dinlenecekler.. Fakat el insaf! Yaklaşık dört ay yaz tatili olur mu?

Osmangazi Üniversitesi Eğitim Fakültesinden Dr. Asım Arı, şöyle diyor: “Uzun bir ders yılından sonra birçok öğrenci ve öğretmen doğaldır ki yaz tatilinden hoşlanır. Okul idarecileri yaz tatilini, okulun yeni ders yılına hazırlanması için kullanırlar. Aileler, çocuklarının tatilini, tatil yapmanın fırsatı olarak görürler. Dolayısıyla, yaz tatilini istemeyen hiçbir kesim yok görünmektedir.”

Yaz tatilinin uzunluğu ile ilişkili olarak düşünelim: Bu kadar uzun süre okuldan uzak kalmanın öğrenci başarısı üzerinde olumsuz etkileri acaba yok mudur? Dr. Asım Arı, uzun yaz tatilinin öğrenme üzerindeki olumsuz etkilerini üç maddede özetliyor..

“Bir; öğrenme yetersizliği (güçlüğü) olan öğrenciler, sürekli öğrenime ihtiyaç duyduklarından; uzun yaz molası bu tür çocukların öğrenimine olumsuz bir etki yapar..

İki; üst sosyoekonomik düzey öğrencileri yaz aylarından ilave okul ilişkili öğrenme etkinliklerine katılır, bu tür öğrenme etkinliklerine katılamayan akranlarına göre hayli eğitimsel avantajla okula döner, dolayısıyla aynı sınıf içinde öğrenmeye hazır bulunuşluklar düzeyleri arasında uzun yaz tatili, olumsuzluklara neden olur..

Üç; uzun yaz tatili özellikle ilköğretim birinci kademedeki öğrencilerde öğrenmenin ritminin bozulmasına, öğrenilen bilgilerin unutulmasına, kazanılan beceri ve geliştirilmeye çalışılan yeteneklerin körelmesine neden olur..”  (Milli Eğitim Dergisi, sayı 167, 2005)

Sayın Arı, söz konusu makalesinde; “Okul etkilerini değerlendirme süreci içerisinde, başarı sadece okul ve okul programları tarafından belirlenmez” diyor ve ekliyor: “Aileler, akranlar, okul dışındaki birçok kültürel ve sosyal faktörler bilişsel gelişimi şekillendirir. Okullar, öğretmenler ve müfredatın tersine bu faktörler yılın tamamında bilişsel gelişime (başarıya) etki yaparlar. Okulların etkisi ise araya giren tatillerle tam yıl sürmez. Eğitimsel değerlendirme için bakıldığında yazın verilen tatil arası, ders yılı programlarında ulaşılan olumlu ölçmeleri tehlikeye atar. Öğrenme sürekli bir süreçtir ve ara vermeler öğrencilerin ilerlemesini engeller. Ders yılı boyunca kazanılan bilgi ve becerilerin kalıcı olması için devam ettirilmesi gerekir.”

Şimdi bir kez daha başlangıçtaki soruyu yineleyelim: “Uzun süre okuldan uzak kalmanın öğrenci başarısı üzerinde olumsuz etkileri acaba yok” diyebilir miyiz?

Bir eğitim bilimci olan sayın Arı’nın yukarıdaki görüşlerinden hareketle yoktur diyemeyiz fakat konunun anlaşılır olması bağlamında, “yoktur” dediğimizi varsayalım.. İyi de, peki adına yaz okulu denilen etkinliklerin; eğlenceli, hareketli bir o kadar da öğretici imkan sunan yaz kamplarının varlığına ne diyeceğiz? Daha açık bir ifadeyle soralım: Bu tür etkinlikler hangi ihtiyaçtan doğmuştur? Yanıtı çok açık: Yaz kampları da dahil adına  “Yaz Okulu” denilen etkinlikler; yeni öğrenmelerle yeni bilgi, beceri ve yetenek kazanımı ve geliştirimi yanında, uzun yaz tatilinin öğrenci öğrenmeleri üzerindeki olası olumsuz etkilerini en aza indirebilmek, dolayısıyla çocukların okul temelli öğrenme sürecini devam ettirebilmek ihtiyacından doğmuştur..

Doğal olarak her anne baba, yaz tatilinde çocuğunun bu tür etkinliklere katılmasını ister.. Ve fakat yaz okulu, yaz kamplarının bir maliyeti olduğu da bir gerçektir.. Bu nedenle genellikle sosyoekonomik düzeyi yüksek ailelerin çocuklarının yararlandığı bu tür etkinliklere, maalesef günlük geçim kaygısının, gelecek kaygısından daha ağır bastığı bir çok aile uzak durmakta, dolayısıyla bir çok öğrencimiz de uzun yaz tatili boyunca fiziksel ve zihinsel gelişime bir çok alanda katkı sağlayan bu tür imkanlardan yararlanabilme fırsatından yoksun kalmaktadır..

Buna rağmen eğer fırsat ve imkan bulabilirlerse ailelerin, uzun süreli yaz tatilinde çocuklarını, Yaz Okullarının kültürel, sanatsal, sportif vd etkinliklerinden kısa süreli de olsa yararlandırmalarını öneriyor, dolayısıyla öğrencilerimizin de yeni yaşantılar edinmiş olarak, yeni öğrenmeler için, yeni ilgi, merak, heves ve heyecanla yeni ders yılına başlamalarını umuyor ve diliyorum..

Selam ve saygılarımla… ozdemirgurcan23@gmail.com

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here