Mayıs ayı sonunda başlayıp, Haziran ayı sonuna kadar devam eden Sivil Toplum Örgütlerinin Taksim ve Gezi Parkı gösterileri ülkemiz için, içeride ve dışarıda üzüntü sebebi olmuştur. Demokratik tepkinin, güzel sözlerle ve uzlaşma ile halledilmesi gerekirken, devlet gücünün kullanılması, altı sivil vatandaşımız ve bir polisimizin ölümü ile sonuçlanmıştır. Ayrıca, onlarca insan yaralanmış, birçok kişi de gözünü kaybetmiştir.
‘Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır!’ Milyonların ayağa kalktığı o günlerde restleşme yerine, gösteriye neden olan Gezi Parkında AVM ve Topçu Kışlası yapılmasından, isteğinizle vazgeçilmiştir. Halkımızın istemediğini biz yapmayız, hepsi bu idi ama Sayın Başbakanın o insanlara “çapulcu, birkaç kendini bilmez” “ayaklar ne zaman baş oldu” gibi yakışıksız sözleri gerilimi artırmış, bu gerilim bugün hala devam etmektedir.
Bu aslında bir patlamadır, gezi parkı dolan bardağı taşırmıştır. O eylemlere katılan insanların içerisinde; üniversite gençlerinden, memurlardan, işçilerden, sağlıkçılardan, sanatçılardan ve her kesimden insanlar vardı. Bu gruplar bazı partililerden olduğu gibi, bilinçli ve aydın kişilerden oluşmuştu. Oradakilere; gaz bombalarının uygulanması ve tazyikli su atılması, elinde silahı, bıçağı, palası, en ufak bir çakısı dahi bulunmayan insanlara reva görülmüştür.
Oradaki insanlar, açıkça ülkeyi yakıp yıkan, silahları kusturan, araçları ve toplu taşıma araçlarını yakan, yürüyüşleri ile geçtikleri caddeleri sağlı sollu tamamen tahrip eden PKK’lı teröristlere, “olaysız geçsin diye” hiç müdahale edilmediğini çok iyi bilmektedirler. Ayrıca Topçu Kışlasını da, yapılan AVM ile kimlere imkân sağlanacağını da bağırarak söylemektedirler.
Peki, bu Topçu Kışlasında ısrar edilmesinin sebebi nedir? Askeri vesayetten şikâyetçi olanlar, Askerin kozmik odasına kadar giren, Askeri, Fuhuş, Casusluk, Balyoz, Ergenekon gibi davalarla uzun süre tutuklu bulunan ve hepsi de PKK ile mücadele etmiş üst rütbeli subayların, içerde olmasını nasıl izah edebilirler. Askeri vesayete karşı isen neden kışla yapıyorsun. Öbür taraftan, güvenliğimizi sağlayan karakol yapımına karşısın, mevcut olanı da PKK’lı teröristler istemiyor diye iptal ediyorsun. Anlaşılmaz bir durum.
Bizler Topçu Kışlasını, Osmanlı döneminde, içerisinde askerlerin ibadeti için, Camisi de bulunan geniş bir Askeri Mekân olarak biliyoruz. Kışla, Osmanlı’nın son döneminde İstanbul’un İngilizler tarafından işgal edildiğinde kiraya verilmiş, İngilizlerin de karargah olarak kullandığı, Milli Mücadeleye, İstiklal Savaşına karşı çıkan, İngiliz muhiplerinin ve destekçilik yapan kendini bilmezlerin isyanı başlattığı bir yerdir. Bu sebepten kışla, daha sonraki yıllarda ihaneti karşılığı imha edilmiş ve yeşil alana çevrilmiştir. Böyle bilinmektedir. Hal böyle olunca, buraya yeniden kışla yapmanın hiçbir manası yoktur diyerek, hoşça kalın,Allah(cc)’a emanet olun ve ay-yıldızlı bayrak asın.
e-mail: nurettincan1453@hotmail.com
