Değerli okurlarım, dünlü sayımızda sizlere sunduğum, hatırlayacağınız gibi “Spor Garın mı Doyurur?” diyenler genel olarak dini istismar ederek toplumda bir yerlerde bulunmak istiyorlar ama boşuna. Öyle yağma yok! Onlarla bir işimiz olmaz ya, yine de onlar için “Allah Onları Islah Etsin” deyip, yalancı dünyada bir faydam dokunsun istiyorum.
Efendim, “Spor Daima Yüceltir” dedik. Bunun zamanı zemini, yaşı başı yoktur. Şunu söylemeye çalışıyorum ki, spor denilen hadise, yaşamamızın her karesinde bizimle dirsek temasında olmalı ve biz de buna özen göstermeliyiz. Spor yaşamımızın bir parçası olmalı, bu doğru anma kurallarına uyularak yapılırsa faydalıdır. Aksi halde (dünde sözünü etmiştim) fayda yerine zarar verir.
Bunun kuralı nedir? Çok basit ve kolay! Günlük yaşamında spora yer veren tanıdıklarımız var, onları öncelikle ve ivedilikle kutlamak isterim. Gerçekten kutlamayı hak ediyorlar. Ancak, spor yaparak ondan yararlanacağım diye büyük yanlışa düşüyorlar. Her gün yarım saat yürüyüş yerine bunu ikiye katlarlarsa, bazı arızalar da ortaya çıkar ve bu kaçınılmaz bir durumdur.
Spor yapan dostlarıma şifahen söylemiştim ya, bu sütunlarda da onları uyarmak istiyorum ve diyorum ki; “…Spor yapmak aynı zamanda büyük bir cesaret ve bunu hobi haline getirmekte müthiş bir hadise. Bunu tadında bırakmak şart! Her gün yürüyüş yaparak vücudu bitkin hale getirtmenin bir anlamı olamaz. Adale ağrıları baş gösterir ve bu defada doktorlarla dirsek temasında olursunuz…”
Uzatmadan kısaca sunmak istiyorum. Bir gün spor yapın ve ertesi günü vücudunuzu dinlendirin. Bunun faydalarını hemen göreceksiniz. Hem vücudunuz zinde olacak ve hem de yaptığınız sporu özleyeceksiniz. Her gün spor yapmak kişiyi usandırır ama 20 dakikalık ya da 30 dakikalık yürüyüşe sözüm yok. Onu bile yaparken kurallarına uymalısınız. Sık-sık anlattığım gibi, zor tarafı olmadığı gibi, moral-motivasyonunuz üst düzeyde olacaktır.
Eski Belediye Başkanımız Sayın Yusuf Civelek, sporu ve sporcuyu seven bir kişiliğe sahipti. Görev yapan diğer başkanlar da öyle… Birçok yerlerde halı saha ile birlikte gençlerimiz vücutlarını geliştirsin diye spor malzemeleri monte ettirildi. Bunların hepsi güzel ve de şehir halkı seviyor ama o alanlarda bir sağlık ekibi var mı? En azından gezici sağlık ekibi şart diye düşünüyorum. Elektrik arızalarını şansızlık olarak değerlendiriyoruz.
Her şeye rağmen, sporla iç içe bir belediye başkanlarımız olduğu için kendimizi şanslı saymalıyız. Zira spora sıcak bakanlar, zarif ve sorumluluk taşıyan insanlardır. Bana göre sayın belediye başkanı Civelek de o tipte bir dostumuz.
Bildiğiniz gibi, spor yapmanın zor bir hadise olmadığını sık-sık vurgulamaya çalışıyorken bazı dostlarımız da, bunu ellerinden geldiğince zorlaştırmaya çalışıyorlar. Daha önce de anlattığımı biliyorum ama yine de tekrarlamakta yarar olacaktır kanısındayım. Çok önemli olmasa da, spor yapmayı zorlaştıran bu yaklaşımları da yarınki sayımızda ve ayrıntılı biçimde sizlere sunmaya çalışacağım.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
