Coşkun Selçuk; “KHK’lar ile Açıkça Anayasa İhlal Edilmektedir”

0
101

İnsan Hakları Derneği İskenderun Şube Eşbaşkanı Coşkun Selçuk; “KHK’lar ile Açıkça Anayasa İhlal Edilmektedir”

Olağan üstü halin bir an önce kaldırılması gerektiğini ifade eden İnsan Hakları Derneği İskenderun Şube Eşbaşkanı Coşkun Selçuk, AKP’nin kendi iktidarını tahkim etmek, uzatmak, her türlü itiraza, muhalefete rağmen Türkiye’nin siyasal ve toplumsal yapısında köklü değişiklikler gerçekleştirmek için olağanüstü hali kullandığını iddia etti.

OHAL’e dayanarak bugüne kadar çıkarılan 30 kanun hükmünde kararname ile eğitimden sağlığa, yargıdan ekonomiye, kamu personel rejiminden çalışma yaşamına kadar 300’ün üzerinde yasada kalıcı değişiklikler yapıldığını hatırlatan Selçuk; “Anayasa’nın 121. maddesine ve TBMM’nin iç tüzüğüne göre OHAL KHK’lerinin 30 gün içerisinde TBMM tarafından görüşülerek onaylanması gerekmektedir. Oysaki AKP, daha önce çıkarılan OHAL KHK’lerinden sadece beşi hakkında TBMM’den onay almıştır. TBMM onayı alınmadan uygulamaya konulan 23 KHK ile açıkça Anayasa ihlal edilmektedir. OHAL kaldırılmalı ve bu düzenlemeler derhal yargı denetimine tabi tutulmalıdır.

KHK’ler yeni bir rejim inşası doğrultusunda araçsallaştırılmakta, KHK’ler aracılığı ile olağanüstü hal süreklileşmekte, tek adam rejimi yasal olmayan biçimde güçlendirilmektedir. Özellikle son KHK ile birçok kurumun yanı sıra Varlık Fonu ile oluşturulan “paralel bütçe” de doğrudan Saray’a bağlanmış; tek adama dayalı, antidemokratik, otoriter bir rejim inşası doğrultusunda önemli mesafeler kat edilmiştir” şeklinde konuştu.

Olağanüstü halde yapılan değişiklikler ve çıkarılan kanun hükmünde kararnameler ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Selçuk; “2017’nin son günlerinde alelacele çıkarılan, sermayeye teşvikleri içeren, askeri şirket kurulmasını düzenleyen, muhtarlara, belediye başkanlarına ateşli silah taşıma yetkisi veren, Yargıtay ve Danıştay’a kadro tahsisi yapan 696 sayılı KHK, AKP iktidarının dayandığı temel mantığı özetleyen bir kararnamedir. Söz konusu kararnameyle temel insan hak ve özgürlükleri tamamen yok sayılmakta, AKP’ye muhalefet eden herkesin “terörist” ilan edilmesi kanuna uygun hale getirilmektedir. 696 sayılı KHK’nin “sivillere yargı muafiyeti” olarak özetlenebilecek 121. maddesi, tüm muhalif kesimlere yönelik tehdit içerecek şekilde muğlak bırakılmış; bu düzenlemeyle AKP iktidarının silahlandırdığı paramiliter güçlerin olası saldırılarıyla ilgili hukuki gerekçe oluşturulmuştur.

Yine aynı 696 sayılı KHK ile siyasi mahkûmlara tek tip kıyafet zorunluluğu getirilmiştir.  İnsanlık onuruna aykırı bu düzenlemeyi kabul etmeyen, direnme hakkını kullanan tutukluların mahkemelere gelmeyi reddetmesi durumunda, yargılamanın devam etmesi ve hüküm tesis edilmesi yönünde düzenlemeler yapılarak bu uygulamanın olası hukuksuz sonuçlarını kanuni kılıfa sokacak adımlar atılmıştır.

Bizler insan hakları savunucuları olarak; Halkın iradesini yok sayan, Meclisi tamamen işlevsizleştiren, hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ilkelerini hiçe sayarak yargıyı doğrudan iktidarın istekleri doğrultusunda yapılandıran hiçbir uygulamayı kabul etmiyoruz. Sivillere yargı muafiyeti getiren muğlak ifadeleri içeren 121. maddeyi de tek tip kıyafet uygulamasını da reddediyoruz. AKP’nin kurumsallaştırmak istediği antidemokratik, otoriter rejime, süreklileştirmek istenen OHAL/KHK rejimine karşı mücadeleyi yükselteceğiz!” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: Helga TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here