Çağlar, Sinemanın Tarihini Anlattı

0
173

Evimiz İskenderun Süpürge Derneği ile İskenderun Ayna Kültür ve Sanat Derneğinin geleneksel olarak düzenlediği ‘Çarşamba Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu Sadullah Çağlar oldu. Geçtiğimiz haftalarda yine ‘Sinema Tarihinden Anılar’ konulu söyleşide konuşan Çağlar, aynı konunun devamında katılımcılarla bilgilerini paylaştı.

Sinemanın tarihini anlatan, sinemasız kent kültürünün olamayacağını ifade eden Çağlar hatta insanın sanatsız yaşayamayacağını da savundu.

Sinema tarihini anlatırken özellikle İtalyan Sinemasından alıntılar yapan Çağlar, İtalya’nın, Mussolini döneminde sinemaya stüdyo ve salon açısından büyük yatırım yaptığını ifade eden Çağlar, İtalyan sinemasının 1950’lerden sonra önemli çıkış yaptığını belirtti. Çağlar; “Tolstoy’un ünlü eseri olan Ana Karanina bugüne kadar defalarca beyaz perdeye taşındı. Ama en muhteşemi İtalyanların Roma’da yaptığı filmdi. Kitaba birebir uygun yapılmış muhteşem bir filmdi. ‘Ekmek bulamıyorsanız pasta yiyin’ sözüyle akıllarda kalan Fransız Devriminin devirdiği Kraliçe ‘Marie Antoinette’in filmi muhteşemdi. İtalyan sinemasında çok büyük yönetmenler var. Helena, Suçsuzlar, Benhur, Qua Vadis gibi büyük tarihi filmler İtalyan sinemasının en görkemli örneklerindendir” dedi.

Alman-Rus savaşının Amerikan, Sovyet ve Fransız sineması tarafından aktarıldığını, ancak sadece Fransız sinemasının o savaşta fikirleriyle öne çıkan Rus general Kuskov’u anlattığını ifade eden Çağlar, Almanların da Hitler’in son döneminde yaşananları ‘Çöküş’ filmiyle perdeye yansıttığını söyledi.

Türk sinemasına bakıldığında ise, Yeşilçam filmlerinin önceleri tiyatrosal olarak sahnelendiğini kaydeden Çağlar; “Ayhan Işık’ın oynadığı ‘Kanun Namına’ adlı filmle ilk kez Yeşilçam, sokağı işledi. Fakir Bayburt’un ‘Yılanların Öcü’ adlı filminin de o dönemdeki ülke gerçeklerini yansıttığı kabul edilir. Bayburt ve bu film, ülkeye ufuk açtı, aydınlanmaya katkı sundu. 1961 anayasası da bizi çok bilgilendiren en ilerici anayasadır. Onun için gericiler o dönemde bu anayasaya karşı çıktı” diye konuştu.

İkinci dünya Savaşı sürecinde Batı ülkelerinin Türkiye’nin savaşa dahil olmasını isterken, İsmet İnönü’nün buna karşı durduğu sürece ilişkin bilgilerini de paylaşan Çağlar, ülkemizdeki bazı olayların filminin yapılmadığını da kaydetti. Çağlar, İngiliz ajanı olarak bilinen ve Ortadoğu haritasını çizen, Müslüman Kardeşler örgütünü kurduğu kabul edilen Lawrens’in bile filminin çekildiğini anımsattı.

Ülke gündemimizle alakalı da kısa bir konuşma yapan Çağlar, 16 Nisan’da gerçekleştirilen referanduma değindi. Çağlar, ülkemizin yaptığı son referandumda birleşme adına büyük aşamanın kaydedildiğini, bunun da mevcut yönetimin güç kaybetmesi ve aydınlanmanın bir aşaması olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. (Haber: Helga TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here