Büyükşehir ile İskenderun Belediyeleri Arasında Sen-Ben Davası Bitmeli

0
93

Bölgemiz ne çektiyse sen ben kavgasından çekmiştir. Geçmişte de böyle hadiseleri çok yaşadık. Her ne kadar bir belediye başkanı şehrül-emin ise bir o kadar da bu şehirde yaşayan her fert şehrül-emindir. İskenderun Üniversitesinin şehrimize çok geç gelmesinin nedeni de yine sen ben kavgasındandır.

Görev süreleri belirli olan belediye başkanları bir şehre bazı yatırımlar yapılacak diye kendilerini ön plana atarlar. Herkes bazı yorumlarda bulunur. ‘Vallahi helal olsun. İyi ki bu işe fırsat vermedi verseydi şöyle olurdu böyle olurdu’ diyerek yapılan yerli yersiz dedikodular sonucu belki bir belediye başkanı prim alabilir ama kaybeden koskoca bir şehir olur.

Hatay ilinde daha üniversite yok iken İskenderun’a Çukurova Üniversitesinin bazı bölümleri açılmıştı. Meslek Yüksek Okulu ve Kanser Hastanesi bunlara birer örnektir. Derken kendi gücümüzü Antakya lobilerine kaptırarak, MKÜ Antakya merkezde açıldı. Aradan çok uzun zaman geçti sağ olsun bir Milletvekilimizin kendi şahsi gayretleriyle, İskenderun Üniversitesinin ilk temelleri atılmış oldu. Makalemden Sayın Mehmet Soydan’a ve ondan sonra işi takip eden Sayın Orhan Karasayar’a teşekkür ediyorum.

Anlayacağınız bir belediye başkanı yalnızca belirlenen görevleri yapar daha yukarılara gitmesine asla müsaade edilmez. Bu dünde böyleydi bugünde böyle… İlimizde görev yapacak belediye başkanı her şeyden evvel bürokrasiyle çok iyi uyum içerisinde olmalı. Yani mevcut hükümetin bakanlarıyla müsteşarlarıyla çok rahat görüşmeli ve yapılacak olan kamu yatırımlarını bulunduğu şehre kaydırma başarısını göstermelidir. Belediye başkanı şehriyle ilgili her problemleri çözebilecek üstünlüğe sahip olmalı. Her sanatı bilmeli ve uygulayabilen olmalıdır. Yoksa belediye başkanı olmuş, hiçbir şeyi çözemedikten sonra o kişinin görev akışları vatandaşı sıkar.

Ne yazık bir tecelli ki sen ben kavgasına tutuşan belediye başkanları yüzünden memleketimizin yıllardır yokluğunu hissettiği deniz yolları trafiği böylece başlamadan yine bitmek üzere.

Yeri gelmişken burada geçmişte yaşadığım bazı anılarımdan bahsetmek istiyorum. ‘Ben bir turistik gemiye ilk defa İskenderun’dan bindim. Sene 1973 yılıydı boks yaptığım yıllardı. Rahmetli hocam Reha Yeğenoğlu bir antrenman öncesi bizleri topladı ve çocuklar önümüzdeki ay Antalya’da yapılacak olan Çağlayan boks şampiyonasına Hatay ilimizi temsil edecek boksörleri gemiyle Antalya’ya götüreceğim ve tüm izinler alındı’ dedi. Sonradan öğrendiğime göre Rahmetli Leyonel Makzume biletlerimizi almış ve bizlerin gemiyle gitmemizi sağlamış. Gemiye bineceğimiz güne kadar, heyecandan bir türlü uyuyamıyordum. Derken gitme zamanı geldi ve sabaha karşı bizler ‘Turistik İskenderun’ gemisine bindik ve limandan sirenler çala-çala ayrıldık. Çok zevkli bir yolculuktu. Gemide zamanın ses sanatçıları program yapıyordu. Erdo Vatan, Sevinç Pekin ve Tanju Okan gemideydi. O günden bugüne tam tamına 45 sene geçmiş…

Kırk beş sene sonra yeniden ‘HADO’ adı altında bir deniz yolları hizmete açılacak. O bir şey diyor, bu bir şey diyor. Kardeşim birileri bir şey yapmaya kalkışırsa sanmayın memleketimizin adına kötü şey olacak. Şimdi mevcut olan iskelenin eski halini bilenler vardır çoğu ölmedi. O iskele denilen yer, gümrüklü iskeleydi. O iskeleden gemilere gidilir gelinirdi. Limanı da vardı İskenderun’un ama liman harici o iskeleden her türlü gümrüklü seferler gemilere yapılıyordu.

İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil bazı konularda haklı olabilir. Vatandaş iskeleye gidiyor geliyor nefes alıyor. Peki, o iskele olmazsa olamaz mı? Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş o zaman HADO seferlerinin başlaması için vakit kaybetmeden yer araması lazım. Samandağlılar kazan kaldırmış buyurun Samandağ’dan seferleri başlatın diye. Samandağ denizi var olan ilçemiz ama turistik gidip gelmeler için pek elverişli şehrimiz değil. Yolcular Erzin’den Dörtyol’dan İskenderun’dan kalkıp Samandağ’a git gel yapamaz. Yapsa dahi hem zaman hem maddi kayıp yaşatır vatandaşa.

Bu işe en uygun yer İskenderun’dur. İskenderun balıkçı barınağı HADO gibi gemileri içerisinde gayet güzel şekilde barındırır. Her türlü seferlere açık bir yer. İskenderun balıkçı barınağı bu günlerde çok sıkı şekilde çalışmalar içerisinde. Şehrin merkezine doğru, yürüme mesafesinde… Hatay Büyükşehir Belediye Başkan ve yürütme kurulları bu önemli bir işi gayet hızlı şekilde yürürlüğe alması gerekir. Bu iş böyle giderse adli davaların biri gelir biri gider.

Devletimizin zarar etmesini kimse istemez ama bu gidişle gözle görünür bir zarar söz konusu. Bir an evvel bu sürüncemede kalan konunun gündeme getirtilerek, sukut içerisinde vatandaşlarımızın lehine çözülmesi gerekir. Deniz taşımacılığını geçmişte kaçırdıklarımız gibi şimdi kaçırdığımızda da biz değil İskenderun zarar görür. Burada mülki amirlerimizin olaya sulh olacak şekilde aracı olması gerekir. Turizm dernekleri bu konuyu gündemde tutması gerekir. Turizm kenti dediğimiz İskenderun’dan bu şansı kaçırmayın derim.