Rol ve Perde!

0
82

Yarın 27 Mart, Dünya Tiyatrolar Günü.. “İnsanı, insanlara, insanlarla anlatma sanatının adı” olarak tanımlanır tiyatro.. Perde öncesi rol dağılımı yapılır, perde arkası sahne hazırlanır ve perde açılır.. Anlatılanlar insanlığımızın hikayeleridir bu anlamda..

Peki, hayatımız bir tiyatro mu? Bir tiyatro terimi olan rol; “Bir kişiliği canlandıran oyuncunun söylemesi ve yapması gereken hareketlerinin genel adı” olarak tanımlanmakta.. Bu sözlük anlamı dışında; “Bir işte bir kimsenin üstüne düşen görev” yanında “gerçek olmayan davranış, gösteriş” tanımlı mecaz anlamlarda da kullanılmakta.. “Rol kesmek” gibi mesela.. Rol kesmek deyiminin kısa açıklamasının  “mış gibi yapmak” olduğunu söyleyebilir, buradan toplumsal yaşamda kimi kişilerin, üstlendikleri görev bağlamında rollerini oynarken “mış gibi yaparak”  rol kestiklerini de açıklamaya ekleyebiliriz..

Bu halde “hayatımız bir tiyatro mu” sorusuyla; “mış gibi yaparak rol kesmenin” değil, üzerimize düşen rolün bizatihi bir aktörü veya aktrisi olabilmenin kastedildiği açıktır.. İyi de, peki hayatın içinde üzerimize düşen rolü biz mi seçiyoruz? Perde arkasında gizlidir bu sorunun yanıtı.. Sorunun yanıtında gizlidir insanlığımızın sahnelenen tarihi..

Necip Fazıl, “Bir Adam Yaratmak” adlı tiyatro eserinde, başrol verdiği Hüsrev’in dilinden; “Körlüğü zedeledim!” repliğiyle haykırır ve ekler: “Kendimin dışına çıkmak isterken kendime rast geldim!”

İsmet Z. Eyupoğlu, “Tarihin İlkeleri” adlı kitabında, “Evrende bilinç verilerine dayanarak, bilincin ışığında kendini kanıtlayan tek varlık insandır” diyor.. İyi de, peki; “İlke mi tarihi yapıyor yoksa tarih mi ilkeyi yazıyor?” Diyalektik düşünme ilkelerini tarihe yazan Marks, şöyle yanıtlıyor: “İnsanları, kendi dramlarının hem yazarları ve hem oyuncuları olarak sunduğunuzda ilkeyi de tarihi de açıklamış olursunuz!”

İlkenin de, tarihin de perdesini açacak veya perdeleyecek olan, hayat sahnesinde verdiğimiz hükümlerle oynadığımız rolün trajik sonuçlarıdır diyebiliriz bu anlamda..

Hegel, “trajik” olanı, “kahramanların iki ahlâk arasında kalmaları” olarak yorumlar.. Ve ekler: “Dolayısıyla kaçınılmaz olarak bağlı oldukları ahlâkın dışında kalan ötekiyle çatışmaya girer ve yenik düşer. Örneğin Kreon ile Antigone arasındaki çatışma.”

Antigone, Sophokles’in trajik bir tiyatro eseri.. Özetle konusu: “Antigone, Kral Kreon’un oğluyla nişanlıdır. Antigone’nin kardeşi, krala karşı savaşırken ölür. Kral, cesedin toprağa gömülmeden açıkta bırakılmasını emreder. Fakat Antigone emre karşı gelir. Kralın kendi yönetsel çıkarı adına yaptığı adaletsizliğe karşı ahlâkın yazılı olmayan yasalarını savunur ve kardeşini toprağa gömer. Üzerine düşen rolün bizatihi bir aktrisi olur. Kral, Antigone’yi ölünceye dek bir mağarada diri diri gömülmeye mahkûm eder.”

“Merhamet öyle sardı ki yüreğimi, dünyanın neresinde bir suç işlense, suçlu benim diye bağırmak istiyorum” repliğiyle haykırır Necip Fazıl da trajik “Reis Bey” adlı tiyatro eserinde.. Özetle konusu: “Toplumdaki düzenin merhametten yoksun sert yasalarla sağlanacağına inanan bir ağır ceza hâkimidir Reis Bey.. Annesinin mücevherlerini çalmak ve öldürmekle suçlanan bir genci yargılar.. Sefil bir hayatın sahibi olan genç, masum olduğunu söylese de idama mahkum olur.. Asılan gencin masumiyeti, gerçek katilin suçunu itiraf etmesiyle anlaşılır.. Bu durum, Reis Bey açısından kendi işlediği bir cinayete dönüşür..

Reis Bey istifa eder.. Önceki yaşamıyla hesaplaşır.. Merhametten yoksun katı düşüncelerini terk eder.. Ve üzerine düşen rolün bizatihi bir aktörü olur..

“Her insanın içinde, aynı anda bir Hâkim, bir Savcı ve bir Avukat vardır ve hayatın akışı içinde rastladığı her türlü olay karşısında bunlardan biri harekete geçer; hüküm verir, suçlar ya da savunur” diye değerlendirir “Reis Bey” adlı eseri 2017 tarihinde sahneleyen yönetmen Şükrü Türen.. Ve ekler: “Reis Bey’inki gibi bir hesaplaşma, zor, çok zor.”

Hayat sahnesinde oynadığımız rolde; “kendi dışımıza çıkmak isterken karşılaştığımız kendimizle,” perde kapanmadan yapacağımız hesaplaşmamızın, perde arkası olası trajik sonuçlardan uzak olması dileğiyle..

Selam ve saygılar… ozdemirgurcan23@gmail.com

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here