Zihin, Beden ve Futbol (1)

0
26

Değerli okurlarım, genel olarak halk arasında bazı olgular yerli yerine oturtulmamakta ve yanlış özümlenmektedir. Bu yanlış anlaşılmalar spor dalları arasında ki farklılıkların yanlış değerlendirilmesine neden olmaktadır. Örneğin, bireysel sporlarla (atletizm, halter, yüzme vs.) futbolu aynı kategoride değerlendirmemiz mümkün müdür? Kesinlikle hayır.

Kalesine doğru gelmekte olan bir hava topunu uzaklaştırmak için bir defans oyuncusunun zihnini, bedenini, kondisyonunu ortaya koyduğu bir gerçek. Hem de bütün özelliklerini bir anda harekete geçirmek zorunda. Bu zorunlu haller doksan dakika içinde sık-sık yapılması da söz konusu.

Futbol da, şöyle bir ifade vardır ve de geçerlidir: “Kondisyonunu Doksan Dakikaya Yayacaksın!” Bu ifadenin yanlış bir yönü yoktur ama yukarıda verdiğim örnekten yola çıkarak, bireysel sporlarda rakip vardır tabi de, ne yapacağı bellidir. Maraton koşuyorsanız, o uzun mesafeyi sağlıklı bitirmeniz mümkündür. Belli mesafelerde tempomuzu, rakiplerinizi kollamak amacıyla yükseltebilir ya da düşürebilirsiniz.

Futbol öyle değildir. Rakip kale önünde dolaşan meşin yuvarlığın sizin kalenize gelmesi fazla zaman almaz, birkaç saniye o kadar. Futbol süratli bir spordur ve futbolcular, rakipleri ataktayken oyunu rölantiye alma ya da dinlenme lüksleri bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, futbolu nereye koyarsak hep ağır basıyor. Sanki bir yerinde şeytan tüyü var dersiniz. Mutlaka şeytan tüyü var da, doğru söylemek gerekirse, bu çağın sporunda emek de var. Hem de üst düzeyde.

Bazı futbol müsabakalarında, çok ilginç grafikler de çizilmektedir. En ilginç olanı kat edilen mesafeler… 18-20 Km. koşan bir futbolcu, maratoncu gibi temposu yoktur. Meşin yuvarlağa sahip olmak için rakibinden daha hızlı koşmak zorundadır. Tükettiği enerji en üst düzeydedir.

Bu makalemde, spordan söz ederken, futbolu neden ayrı bir kategoride değerlendirip ayrıntılara girdiğimi anlatmaya çalışacağım. Zaten, futbolu sporun bir dalı olarak kabul etmiyorum. Ona hep ayrı bir yer vermişimdir. Elimden geldiğince ona saygılı olmaya çalışmışımdır. Doğrusu da bu olmalı diye düşünüyorum. Bazı uzmanlar, sporun fırınında futbolu karambola getirip, o fırında onu da eritmeye çalışıyorlar. Bu şekilde hem eksik bilgi veriyorlar ve hem de futbola bir yer de gereken değeri vermemiş oluyorlar.

Futbol kendi başına bir ekoldur, karizmatik bir spordur ve de tüm sporların lokomotifidir. Onun karizması çizilemez. Ondan söz ederken ayrıntılarına girmekte çok büyük yararlar vardır. Bizde öyle yapıyoruz.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here