Söz Konusu Vatan!

0
220

“Söz konusu vatansa gerisi teferruattır!” 10 Ağustos 1920 tarihinde imzalanan “Sevr antlaşması” koşullarında söylenen bu söz, emperyalist işgale karşı milli direnişi örgütleyip emperyalizmi püskürten ve “Lozan antlaşmasıyla” sonrası Cumhuriyetimizi kuran Mustafa Kemal’e aitti..

15 Temmuz gecesinde “Sevr” koşullarını sezen, gören, bilen Türk Milleti, Cumhurun Reis’inin de işaretiyle, “Söz konusu vatansa” diyerek aldı eline ay yıldızlı al bayrakları.. Direndi ve püskürttü, “köprü başlarını” tutarak Türk Milletini tutsak edeceklerini zannedenlerin işgal girişimlerini..

Mustafa Kemal, Nutku’nda, “vatanımızın tapu belgesi” Lozan Antlaşması’nı şu cümlelerle tanımlamıştı: “Bu antlaşma, Türk Ulusuna karşı yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması ile tamamlandığı sanılmış, büyük bir yok etme eyleminin (suikastın) kırılıp önlenişini bildirir bir belgedir.” (Söylev, S. 362 Haz: Hıfzı Veldet Velidedeoğlu)

Emperyalizmi tanımlayan bir sözcüktür aslında suikast.. İnsanlığın uygarlık tarihinin binlerce yıllık kültürel emek birikimlerini yağmalama, talan etme yanında maddi-manevi her türden değerlerini  sömürebilme düzenine ancak suikastla geçilebilir çünkü..

Suikast, yalnız tek bir insanın canını kötü niyet anlamıyla yok etme kastını değil aynı zamanda bir toplumun, bir milletin, hatta topyekun insanlığın hayat hakkını yok etme kastını da tanımlar.. Örneğin birinci Dünya Savaşı öncesinde, başta Osmanlı toprakları üzerinde kurulu uygarlığın birikimlerini  işgalle yağmalamak, barbarca talan edebilmekti emperyalist düşüncenin suikastı.. Ekonomik pazar için toprakları sömürgeleştirebilme amaçlı paylaşma tertibi, tezgahı, kumpası, komplosu; Avusturya-Macaristan veliahtına Saray Bosna’da düzenlenen suikastla bizatihi pratiğe geçirilmedi mi?

Emperyalizme karşı duruşun ve vuruşun adı Mustafa Kemal, yurdumuzun işgalle talan edilme ve sömürgeleştirilme belgesi Sevr’i nasıl tanımlıyordu? “Türk Ulusuna karşı yüzyıllardan beri hazırlanan ve tamamlandığı sanılan büyük bir suikast!”

1990’lı yıllardan bugüne Yeni Dünya Düzeni adıyla maruf “küreselleşme” teranelerini, emperyalizmin yeni pazar paylaşım tezgahı olarak yorumlayan ve buradan hareketle “yeni Sevr” komplolarına karşı toplumu uyaran aydınlara, Fullerlerin Sorozların çocukları ne diyordu? “Bunlar Sevr paranoyakları! Bunlar komplo teorileri!”

 “Komplo Teorisi” kavramının literatürdeki sahibi Karl Popper’di.. Uluslararası “Felsefe Kongresi’nin” 1948 yılında düzenlenen toplantısında yaptığı, “Toplum Bilimlerinde Öndeyi ve Kehanet” başlıklı konuşmasında: “İnsanların hoşlanmadığı savaş, işsizlik, yoksulluk, kıtlık dahil tüm toplumsal olayların bazı güçlü birey ya da gruplar tarafından kasten planlandığı” gibi anlatan görüşlere “Komplo Kuramı” adını veriyor ve ekliyordu: “Bu görüş, ilkel bir batıl inançtan başka bir şey olmadığı halde, çok yaygındır. Tarihselcilikten de eskidir ve tarihselcilik tarihteki bu tür komplo teorilerinin bir türevidir. Troya Savaşı olaylarının Homeros’un tanrılarının hazırladığı komplolar uyarınca geliştiğine artık kimse inanmıyor. Ama Homeros’un Olimpos dağında oturan tanrılarının yerini şimdi kapitalistler, tekelci kapitalistler veya emperyalistler almış bulunuyor.” (Karl Popper’in Bilim Felsefesi ve Siyaset Kuramı, s.142, Brayn Magge, Çev. M. Tunçay, Remzi K., 1990 İst.)

Bir CIA ajanı olan John Perkins ise, “Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları” adlı kitabında şu itiraflarda bulunuyordu. “Kampanyasını petrol şirketleri karşıtı bir platformda yürütmüş olan Ekvator Başkanı Jaime Roldos, 24 Mayıs 1981’de, Panama Kanalı ve Amerikan askeri üsleri konusundaki görüşlerinden dolayı Washington çıkarlarının gazabını üzerine çeken Panama Devlet Başkanı Omar Torrijos ise, 31 Temmuz 1981’de CIA suikastlarının tüm işaretlerini taşıyan uçak kazalarında hayatlarını kaybetti.” (s.213, 219, 309, Çev. Murat Kayı, April Y. 2015 İst.)

Son tahlilde sormak gerekiyor.. “Köprübaşlarını” tutarak Türk Milletini tutsak edeceklerini zannedenlerin 15 Temmuz işgal girişimi, emperyalizmin “suikastı” değilse neydi? Bu bir komplo teorisi diyenlere cevabım şudur: “Ne teorisi? Emperyalist komplonun, kumpasın, tertibin, tezgahın, vatanımızı işgale yönelik pratiğin bizatihi ta kendisiydi..

Bu duygu ve düşüncelerle selamlıyorum, “söz konusu vatansa” diyerek “emperyalist  işgal girişimine” karşı vatanımızı muhafaza ve müdafaa edenleri..

Selam ve saygılar… ozdemirgurcan23@gmail.com

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here