Sendikalar İçin İLO Nedir?

0
146

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) 1919 yılında kuruldu. ILO’ya günümüzde 187 ülke üye. ILO, çalışma yaşamına ilişkin konularda uluslararası standartlar belirler. Ülkeler de bu standartları onaylarsa, iç mevzuatlarını bunlara uyumlu hale getirmek zorundadır.

Anayasamızın 90. maddesine, 2004 yılında yapılan bir eklemeyle, bizim kanunumuzla ILO Sözleşmelerinin çeliştiği durumlarda bizim mevzuatın ilgili hükümleri yok sayılır, ILO Sözleşmesinin hükümleri doğrudan uygulanır. Ancak bizim sendikalarımızın çok büyük bölümü ILO Sözleşmelerinden bu açıdan yararlanmaz.

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün Uluslararası Çalışma Konferansı, her yıl Haziran ayında İsviçre’de Cenevre kentinde toplanır. Uluslararası Çalışma Konferansı’na her ülkeden 4 delege, yaklaşık 30 danışman ve ayrıca gözlemciler gider.

Geçmiş yıllarda ILO’nun Uluslararası Çalışma Konferansları, Türkiye’den Cenevre’ye turistik gezi kampanyası biçiminde gerçekleştirilirdi. Bu toplantılara katılan ve Türkiye işçi delegasyonu temsilcisi olarak bulunan Sayın Yıldırım Koç gözlemlerini şöyle anlatıyor:

“…Uluslararası Çalışma Konferansı sırasında çeviri yapılan diller arasında Türkçe yoktur. Toplantı sırasında kulaktan kulağa sesli çeviri de pek hoş karşılanmaz. Ben 1993-2003 döneminde 11 kez Uluslararası Çalışma Konferansı toplantılarına katıldım ve Standartların Uygulanması Komitesi’nde Türkiye işçi delegasyonunu temsil ettim. Bu yıllarda konferansta tartışılan son derece teknik konuları bilen sendikacı da görmedim. Sendikacılar Cenevre’yi, İsviçre’nin diğer kentlerini ve Fransa’nın yakın kentlerini gezerler, ucuzluk olan mağazalardan alışveriş yaparlar ve Leman Gölü kıyısındaki kafelerde sohbet ederler. Yalnızca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın, işçi delegesinin ve işveren delegesinin genel kurulda 5 dakika konuşacağı günlerde toplantıya katılma nezaketini gösterirler…”

Her ülke Uluslararası Çalışma Konferansı’nda 4 delegeyle temsil edilir. 4 delegenin 2’si hükümet, 1’i işçi, 1’i de işveren temsilcisidir. ILO Anayasasının 3/5. maddesine göre, işçileri temsil eden delege, “en fazla temsil niteliğine sahip” işçi örgütüyle anlaşma sağlanarak belirlenmektedir.

ILO’da, ücretli çalışanların tümü “işçi” kabul edilir. Diğer bir deyişle, Türkiye’de işçi, memur, sözleşmeli personel ve geçici personel statülerinde çalışanların tümü, ILO’ya göre, “işçi”dir.

Türk-İş’in kurulduğu 1952 yılından beri, Uluslararası Çalışma Konferanslarında Türkiye işçilerini temsil eden işçi delege, Türk-İş tarafından belirlenirdi. Bu yıl tablo değişiyor.

ILO Uluslararası Çalışma Konferansı’nın 106. Toplantısı 5-16 Haziran 2017 tarihlerinde Cenevre’de gerçekleşti. Peki, Türkiye’de ücretli çalışanları “işçi delegesi” olarak hangi örgüt temsil etti?

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 4.7.2016 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan kamu çalışanları sendikaları üye sayıları istatistiklerine göre, Memur-Sen, 956.032 üyeyi temsil ediyordu. Bu sayı bugün daha da artmıştır.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 29.1.2017 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan işçi sendikaları üye sayıları istatistiklerine göre, Türk-İş, 889.509 üyeyi temsil ediyordu. Bu rakamlara göre, ILO Uluslararası Çalışma Konferansı’nın 106. Toplantısı’nda Türkiye’deki ücretli çalışanları “delege” olarak Memur-Sen temsil etti.

Memur-Sen’in izlediği sendikal çizgi belli! Memur-Sen’e bağlı sendikaların bu üye sayısına nasıl ulaştığı konusunda bir değerlendirme yapmaya gerek var mı?  Kamu işveren temsilcisinin memur ve memur emeklilerine reva gördüğü zam kararına karşı nasıl bir yol izleyecek? Bakarsınız İLO’dan aldığı yetkileri kullanarak Genel grevi örgütler!!!

Hayır’lara vesile olur inşallah.

Sadık KARAKAŞ