Değerli okurlarım, Mübarek Ramazan ayı nedeniyle ve konumuz nedeniyle de, Oruç’tan sık-sık söz etmemiz doğal bir hadisedir ve de oruç tutmanın insan sağlığına sağladığı faydalar yadsınamaz. Hıristiyan kardeşlerimizin yılın belli günlerinde bazı besin maddelerini yemedikleri gibi…
Kimlerin oruç tutmayacağını anlatmıştım ya, bir kez daha söylemekte hiçbir sakınca yoktur. Hamile kadınlar, hasta ya da çok hasta olanlar, gerçekten seferi olanlar, oruç ibadetinde sağlığı zaafa uğrama eğilimi gösterenler, ekmek parasını kazanırken, orucun doğal olarak zorlayacağı sporcular, özellikle futbolcular. Ancak şu anda bizim konumuz futbolculardır ve önerilen koşullar hepsi için de geçerlidir.
Bakara suresindeki ayet, bu konuya açıklık getirmiştir. Şöyle deniliyor: “…Oruç tutmakta zorlananlar isterlerse tutabilirler, ama sağlığına zarar verir, sinir sistemi bozulur, işini aksatır, bu kişiler fitre vermek suretiyle oruç tutmuş sayılırlar…” Burada, fitre vermekten çekinenler ya da korkanlar varsa, onun da açıklamasını yapabilirler, korkulacak bir şey yoktur. Fitre, oruç yiyen kişinin sadece bir günlük yemek parasıdır. Günün koşullarına göre o parayı bir fakire verdiğimiz de, oruç tutmuş kadar olursunuz. Bundan kolayı olur mu? Fakat sağlığı oruç tutmaya müsait olup da, fitre vermek suretiyle bu ibadeti geçiştirmeye çalışanlar, yanlış yapmış olurlar.
Koşmayı seven bir kişinin (ameliyat nedeniyle) çok yavaş yürümeye mahkûm edilmesi gibidir, fitre vererek bu işi geçiştirmek. Geçerli mazeretler Allah tarafından hoş karşılanabilir ama oruç tutmak suretiyle vücudun kazanacağı güzelliklerden de mahrum olur. Bilindiği gibi, Ramazan temizlik ayıdır. Yani maddi ve manevi temizliktir. Bir zararlarını aza indirir. Vücut kendini yeniler, performans kazanır. Tan yeri ağarmaya başlarken yapılan bu yolculuk, akşam ezanına kadar aynı tempoda devam eder. Yemek içmek yok, cinsi ilişkide bulunmak da yok, bildiğiniz gibi.
Yani, en kısa günlerde 11-12 saat. En uzun günlerde ise 15-16 saat metabolizmamız dinleniyor ve kendi kendini tamir ediyor, yeniliyor. Sağlığımız artılar kazanıyor. Bir de şu hususa dikkat edilse… İftarda oruç açıldıktan sonra, bir bardak çayı on dakikada içip, çorbayla başlayan iftar yemeğini iki saate yaysak ne olur biliyor musunuz? Sağlığınız tavana vurur, vücudumuz yeniden doğmuş olur.
Meryem’in oğlu Mesih gibi, pembe yüzlü, canlı ve güzel bakışlı olursunuz. İnanmayanlar söylediklerimi bir denesinler. Yarınki sayımız da, orucun sporcu performansı üzerinde oluşturacağı olumsuz etkilerden söz edeceğim.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
