Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Hatay Milletvekili Hilmi Yarayıcı, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, CHP Genel Başkan Yardımcıları, bazı milletvekilleri ve akademisyenlerin katılımıyla, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi önünde gerçekleştirilen protesto açıklamasına katıldı.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile pek çok öğretim görevlisinin görevden alınmasına tepki gösteren Milletvekili Yarayıcı, iktidarın son KHK’sını Nazım Hikmet’in dizeleri ile anlatarak; “Anayasa Profesörü İbrahim Kapoğlu’ndan Orkestra Şefi İbrahim Yazıcı’ya kadar bilim ve sanat dünyasından yüzlerce akademisyen ve binlerce öğretmen bir çırpıda ihraç edildi. İktidarın bilime de, sanata da, düşünmeye de düşman olduğunu biliyoruz. Ve bu düşmanlığını artık zulüm kavramını bile aşacak düzeyde göstermektedir. Tarih çoktan bilime pranga vurmaya çalışanların mezarlığına dönüşmüştür. İktidarın da bu mezarlıktaki yerini alması yakındır. O nedenle bu zulüm, akademisyenlerimizi, bilim insanlarımızı, sanatımızı sindirmesi bir yana sadece öfkemizi bileylemektedir!” diyerek sert konuştu.
Gerçekleştirilen ihraçlarda en büyük payın Ankara Üniversitesinin olduğunu söyleyen Yarayıcı; “Bugün Ankara Üniversitesinin Cebeci kampusunda ihraç edilen akademisyenlere sahip çıkmak, bu faşist ve keyfi uygulamaya hayır demek için toplanıldı. Bizler de Milletvekillerimizle birlikte hocalarımız ve öğrencilerimizle dayanışmamızı göstermek için kampustaki yerimizi aldık. Ancak polis akademisyenlere ve öğrencilere çok sert müdahalelerde bulundu.
Akademisyenlerin yerlerde sürüklendiği, gaz fişeklerinin havada uçuştuğu bir ortam vardı. Ancak uyguladıkları bu acımasız şiddete rağmen geri adım atılmadı. Okula girişleri engelleyen polis, akademisyenlerin dahi okula girişlerine izin vermedi. Okul bahçesine serilen cüppelerin polis postalları altında çiğnenmesi adeta iktidarın düşlerindeki düzenin bir provasıydı. İktidar bu fotoğrafta bilime, sanata, düşünmeye düşmanlığını net bir şekilde anlattı.
Polisin şiddetine rağmen kitle bahçe kapısını zorlayarak Siyasal Bilimler Fakültesi’nin önüne kadar geldi. Burada akademisyenlerimiz, bir basın açıklaması yaparak bu zulme teslim olmayacaklarını en kararlı şekilde ifade ettiler.
Öğrencisiyle, akademisyeniyle, üniversitelerimizi ve yaşam alanlarımızı savunmaya devam edeceğiz. 82 Faşist Anayasa’sının bir parçası ve kurumu olan YÖK suç işlemeye devam ediyor. Bu suçların hesabı mutlaka sorulacaktır. İktidar muhalif her düşünceyi susturarak, kendince dikensiz gül bahçesi özlemini, en baskıcı yöntemlerle dayatmak istiyor. Bu düşlerini gerçekleştirmelerine izin vermeyeceğiz. Çünkü haklıyız ve biz kazanacağız. Bu ülkenin aydınlık insanları karanlığa geçit vermeyecektir” şeklinde konuştu. (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)
