Değerli okurlarım, reyting rekorları kıran dizilerde ve o dizilerin başoyuncuları, öyle bir an gelir ki milyonlarca izleyicilerin sevgileri hiçe sayılır, gözünün yaşına bakılmaz, harcanır. Bu yanlışlar nerede olur biliyor musunuz?
Ya bir Restoranda ya da iki duble rakıdan sonra, çakırkeyifken, milyonların sevgisi ve de onların izlediği sevgilisi yerle bir edilir. Olacak şey mi? Oluyor işte… Hem de sık-sık gündeme geliyor ve gündem oluşturuyor.
Hatırlayacağınız gibi, dünkü sayımızda, demlenmekten söz ettim ve de bunu, bu kavramı futbolumuzla örtüştürmeye özen gösterdim. Neden biliyor musunuz? Burada “İlim Çin’de bile olsa, üşenme, korkma git oraya” diyen Konfiçyus’u şu aşamada saygıyla anmamız yanlış mı olur?
İlim, İrfan ve Kültürle donanımlı olanların çevreden beklentileri de yok denecek kadar azdır. Onlar çevresindekilere ve özellikle topluma bildiklerini aktarmak, kanalize etmek için çaba gösterdiler. Yani İsa Aleyhisselamın buyurduğu gibi: “Elinde Mum Varsa, Şamdana Koy Herkes Aydınlansın!”
Onlar da, şan şöhret, mal mülk istemezler. Makam, mevki bu muhterem insanlar için bir şey ifade etmez. Kargadan Kılavuz değil, adam gibi adamlar çevrelerinde. Bu muhteremlerin, spor aşığı insanların ellerinde mum yoktur, göremezsiniz, hepsi şamdandadır. Cümle âlem aydınlasın diye…
Efendim, hayattan aldığım ve yaşama kattığımız olumsuzlukların, can sıkıntılarının nedeni, maalesef değersiz şeylerden ibarettir. Değersiz ve önemsiz şeyler diyoruz ama zaman-zaman bu değersiz şeyler bizleri zor durumlarda bırakıyor. Maalesef…
Spor bilgisi ve kültürüne sahip olanları görmemekte, gençleri hesaba katmamakta üstümüze yok nedense. Bu yanlışları birileri görüp düzeltse de biz de onları sonuna kadar alkışlamak. Görmek istediklerimizi görebilmemiz için, bir hayır sahibinin mum yakmasına ve onu şamdana koymasına şiddetle ihtiyacımız var.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
