İzlediğim İlk Futbol Maçları (1)

0
79

Değerli okurlarım, birçok makalelerimde olduğu gibi, sizleri bu makalemde de “uzun yıllar” olarak adlandırdığım gerilere (fazla değil 50-60 yıl) götüreceğim. Mademki, zaman tüneline girip de bunca yıl gerilere gidiyoruz, bulunduğumuz mekânın ve futbolcuların ismini de vermezsem hem eksiklik olacak ve hem de büyük yanlış yapmış olurum.

Merhum babam, geçici görevle İzmir’deydi ve beni de yanında götürmüştü. Birinci sınıfı İzmir Namık Kemal Lisesi’nde okumuştum. Okulumuz Alsancak Stadı’na yakındı ve bu yakınlıktan dolayı olmalı ki, okulumuz futbolda epeyce öndeydi. Bu nedenle, birçok profesyonel takımlarla beraber, zamanın şöhretli futbolcularını da tanıma şansını yakalamıştım. Daha önceleri de bu isimleri ve takımları biliyordum ama çıplak gözle ilk kez görüyorum.

Bakınız, kısa bir süre orada kalmama rağmen, İzmir Namık Kemal Lisesi bir çok şöhretli futbolculara yuva olmuş onları anlatmaya çalışacağım.

Şimdi, önemli bir açıklamada bulunmak istiyorum, zaman-zaman sohbet ettiğim gençler ki, ortalama 40-45 yaşlarındalar, Allah herkese de onlara da uzun ömürler versin. Sohbet esnasında “50 yıl önceki önemli futbolcular hakkında sağlıklı bilgimiz yok” şeklinde sıkıntılarını anlatmaya çalışıyorlardı.

Efendim, sıkıntı buysa eğer, bunu cana minnet biliriz. Zaman tüneline girdiğimiz zaman her şeyi gürü gününe anlatırız. Kimsenin kuşkusu olmasın. Bu istekler doğrultusunda gaza geldiğimi, fırsatı ganimet bildiğimi burada belirtmek isterim. Amatör takımların attığı golleri ve gol dakikalarını yazmakla “SPOR YAZARLIĞI” olmayacağını bilenlerdenim.

Evet, sözünü ettiğim lisenin futbolda çok ileri düzeyde olduğunu, Türkiye Şampiyonasında çoğu kez birinci olduğunu söylemiştim. Kimler yoktu ki? Futbolu bıraktıktan sonra birçok takımları çalıştıran Göztepe’nin başarılı futbolcusu Nevzat Güzelırmak, Fevzi Zemzem, Altay ve Galatasaray’da top koşturan Ayhan Elmastaşoğlu, Aydın’dan çift dikiş yapa-yapa gelen, lise sıralarında arkadaşım olan, daha sonra Altay ile Galatasaray’da oynayan ve beraberce Gençlerbirliği’nde top koşturduğumuz Feridun. Göztepe’nin ve Milli Takımın unutulmaz kalecisi (O’nu rahmetle anıyorum) Ali Artuner.

Daha birçok şöhretli isimler var da, bir anda aklıma gelenler ve bazılarının hayatta olduklarına inandığım isimler bunlar. Daha sonra ki yıllarda bu arkadaşlarımız Milli Takımımızın değişmez isimleri oldular.

Bitmedi! İstanbul takımları haftada bir deplasmana gelirlerdi. Bu müsabakalarda efendilik centilmenlik üst düzeydeydi. Bunu gözlerimle görebiliyordum. Çirkin sözler, nahoş hitaplar hiç duymadım. Bir terslik olduğunda, birbirine gözleriyle sitem ederlerdi. Ruhlarında amatörlük vardı da ondan!

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here