CHP Belen İlçe Başkanı Fevzi Yüksel; “Ülkemiz Duvara Tosladı, Bilinmeze Sürükleniyor”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Belen İlçe Başkanı Fevzi Yüksel, aylık düzenlediği basın toplantıları kapsamında, Kasım ayı içerisinde ikinci toplantısını gerçekleştirdi.
Ülkemizin geldiği kaosu, karanlığı gür bir sesle ifade etmek için bu toplantıları yaptıklarını vurgulayan Yüksel, ülkenin bulunduğu konuma duyarsız kalmalarının mümkün olamayacağını ifade etti.
İlçe Yönetimi, Kadın Kolları, Gençlik Kolları ve partilerinin yoğun katılımıyla parti binasında gerçekleşen toplantıda ilk olara ülke gündemine değinen Başkan Yüksel, ülkenin karanlığa doğru sürüklendiğine işaret ederek; “Çocuğu olan, torunu olan, gelecek kaygısı yaşayan, ben ülkemi, vatanımı seviyorum diyen herkesin sesini gür bir şekilde çıkarması gerekir. Yorulmadan, bıkmadan Cumhuriyeti’ne ve geleceğine sahip çıkması gerekir. Toplanmaya devam edeceğiz, gür bir sesle geldiğimiz noktayı ifade etmeye devam edeceğiz. Biz Atatürk’ün askerleriyiz, cumhuriyetin çocuğuyuz” dedi.
Ülkenin getirildiği durumu anlatan Yüksel; “Diplomasi çöktü, Türk Silahlı Kuvvetleri çökertildi, MİT istihbarat çöktü, emniyet çöktü, Adalet çöktü, ekonomi çöktü, eğitim çöktü. Maalesef sağlık sektörü çöktü, tarım tam çöktü, turizmde çöküntü içerisindeyiz. Kültür ve sanatta çöküntü içerisindeyiz, sporda yerlerde sürünüyoruz. Belediyeler çöktü. Ülkemizin geldiği nokta bu. Ülkemizi yönetenler, taş üstüne taş koymamış iken, konulan taşları da birer birer yok ettiler. Kocaman bir devlet, işin ehli olmayanlar tarafından yönetildi, 15 yılda batık, bitik, mutsuz bir ülke haline geldik. Ülkemizin hali bu. Ekonomi alarm veriyor, insanlar aç, insanlar işsiz. İşte olanın iş kaygısı var ve ülkemiz maalesef ekonomide duvara tosladı, bir bilinmeze sürükleniyor. Bunu 15 yıldan beri söylüyoruz. Bu gemi bir gün karaya oturacak demiştik. Keşke yanılsaydık” şeklinde konuştu.
Bazı istatistiki bilgiler de paylaşan Başkan Yüksel; “2011-2016 yılları arasında 735 bin esnaf kepenk kapattı, 164 bin işveren fabrikasını kapatmak zorunda kaldı. Bütçe açığını kapatmak için torba yasanın içerisinde var, 7894 lojmanı satma kararı aldılar. Cumhuriyetin bütün kazanımlarını sattılar sıra onlara geldi. Sizden her gün vergi alanlar, kendileri vergi vermemek için çocuklarının şirketini yurtdışına taşıyorlar. Ocak-Ekim döneminde 14 milyar çek karşılıksız çıktı, 2800 şirket kapatmak zorunda kaldı. Sabah kalkıyorsunuz elektriğin düğmesine bastığınız anda 4 tane vergi veriyorsunuz. 84 TL’lik bir elektrik faturasının 44 lirası vergi. Bir ülke, bir devlet kendi vatandaşını soyar mı?” dedi.
Ülkemizin kanayan yarası nitelendirdiği taşeron sisteminin de bir an önce kaldırılması gerektiğini savunan Başkan Yüksel; “Bu köle sistemi, bir ülkeye yakışmaz. Şimdi seçim yaklaştı taşerona kaldırdık, kaldırıyoruz oyalama sistemi başladı. Taşeron sistemi, ne insanlığa yakışır, ne bu ülkeye yakışır, kaldıracaksın. Taşeron sistemini kaldıracaksın, hepsini kadroya bağlayacaksın, paşa paşa da hepsinin maaşını vereceksin. Bunu Cumhuriyet Halk Partisi İktidarı yapar. Siz yapmazsanız ilk Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında taşeron sisteminin kökünü kazıyacağız. Köle hizmetine son vereceğiz.
Yeni asgari ücret Aralık ayında belli olacak. 1443 şu anda. Asgari ücret en az 2000 TL olacak. Sen yapmazsan, Cumhuriyet Halk Partisi yapar, asgari ücretliye de bayram ettirir” diye konuştu.
Mevcut iktidarın başı sıkıştığı zaman Atatürk’e sığındığını öne süren Yüksel; “Öyle köşeye sıkıştığın zaman Atatürk’e sığınmak yok. Atatürkçü olmak bir beyin işidir, akıl işidir, medeniyet işidir. 15 Temmuz gecesi AKP genel merkezine Atatürk Posteri astıysan o orada kalacak. 3 gün sonra Atatürk posterini kaldırmakla ben Atatürkçüyüm demekle Atatürkçü olunmaz. Bir meclis başkanı düşünün yatıp kalkıp Atatürk ile uğraşıyor, Atatürk düşmanı. Atatürk düşmanı meclis başkanını tekrar seçtiler.
Hani sen Atatürkçüydün. Muş ve Bitlis’te 2 okula Sadi Nursi’nin ismi veriliyor. Kim bu? Gerçek ismi Saidi Kürdi Nurculuğun kurucusu, Fethullah Gülen’in hocası. 1922 yılında Ankara’ya geliyor bu zati Muhterem, Mustafa Kemal Paşa ile görüşüyor, ona bazı şartlar sunuyor, Atatürk bu şartları kabul etmeyince başlıyor 1922 yılından bu yana Atatürk’e küfür etmeye, milli mücadeleye küfür etmeye. Fethullah Gülen ile mücadele eder gibi gözüküyor, her gün o beraber yürüdüğü, ağıtlar yaktığı Fethullah Gülen’e küfür ediyor ama onu yetiştiren kişinin ismini okullara veriyor. Bir yalan düzeni daha. Atatürk çok çok büyük bir lider, bir türlü ölmüyor, her On Kasım’da tekrar diriliyor, dirilmeye devam edecek. Atatürkçüyüm demekle Atatürkçü olunmuyor. Her gün anıyoruz ve arıyoruz. Mustafa Kemal Atatürk Çanakkale’de yanıldım deseydi şimdi Türkiye Cumhuriyeti olur muydu? Yanıldık, kandırıldık, toplumum beni affetsin diyerek dünya lideri olunmaz ancak bir dünya maskarası olunur” şeklinde konuştu.
NATO tatbikatında yaşanan skandala da değinen Başkan Yüksel, böyle bir şeyin asla kabul edilemeyeceğini vurgulayarak; “Bu skandal hepimizi derinden yaraladı. Bu skandala neden olan NATO’yu Amerika’yı kınıyoruz. Kimsenin bunu yapmaya hakkı yok. Bir ülke doğru yönetilmez ise işte bunlar başımıza gelir. Sen Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırırsan işte sana böyle bir şey yaparlar. Sen Amerikan askerinin Türk askerine çuval geçirilmesine göz yumarsan işte seni böyle işaret yaparlar.
Bir Rıza Zarrab aşkı başladı, bu nasıl bir sevda. Sen her türlü hakarete sessiz kalacaksın, nota vermeyeceksin ama Zarrab için geceni gündüzüne katacaksın. Bugün ülkemiz vatandaşı olup da dışarıda inim inim inleyen vatandaşlarımızı görmezden geleceksin ama Reza Zarrab için geceni gündüzüne katacaksın. Sen ne yaparsan yap Rıza Zarrab konuşacak, bu kirli işler er geç ortaya çıkacak” şeklinde konuştu.
Yerel gündeme de değinen Başkan Yüksel; “Bizler göreve geldiğimiz günden bu yana hiçbir ayrım yapmadan hizmet ediyoruz. Akılda olmayan hizmetlerin gelmesine aracı oluyoruz. Birileri bundan rahatsız oluyor. Olsun, biz rahatsız etmeye devam edeceğiz. Demek ki çalmazsan, çırpmazsan hizmet geliyormuş mantığı oluştu. Belenli hemşerilerim her türlü hizmeti hak ediyor. Çünkü 20-30 yıldır ötelenen, kandırılan, ha bu ay yapacağız ha bu sene halledeceğiz diyerek kandırılan, aldatılan, unutulan Belen halkı artık uyanmak zorunda. Demek ki hizmet yapılıyormuş. Bugün mezarlığın içerisinde beton asfalt döküldü, rahatsız oldular. Biz Belen için, halkımız için, hizmet için çalışıyoruz.
Oraya buraya mektup yazarak, şikayet ederek bu hizmeti engelleme çabası içerisinde olanlara seslenmek istiyorum. Sizin gücünüz Cumhuriyet Halk Partisi Belen ailesine yetmez. Ne yaparsanız yapın alnımız açık vicdanımız rahat, oy kaygısıyla değil, hizmet kaygısıyla, yaşadığımız yeri sevdiğimiz için hizmet yapmaya devam edeceğiz. Yaşadığı yeri sevmeyen, yaşadığı yeri düşünmeyen, yaşadığı yerdeki insanı düşünmeyen insanlar ne vatansever olur, ne milliyetçi olur, ne de dindar olur. Onun için var gücümüzle halkımızla bütünleşmeye devam edeceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi Belen Ailesi kararlı, yapılacak ilk yerel seçimde, adayını çıkaracak, aslanlar gibi mücadele edecek, Allah’ın izniyle halkımızın da katkısıyla ay yıldızlı Türk bayrağının yanına halkın iktidarı 6 oklu bayrağa çekeceğiz” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: Helga TERBİYELİ)
