Yarınlar Çok Karanlık!

0
82

Suriye, hiç yoktan kendi kendine karıştı gibi gözükse de asla kendi kendine karışmadı. İstikrarsız devlet yönetimleri beraberinde yönetim boşluğunu getirir. Halkın bir kısmı refah içerisinde yaşarken bir kısmı ise sıkıntılı yaşamdaydı. Bu yönetim boşluğunun zeminini hazırlayan ise ABD-İsrail ve onlara bağlı Avrupa Birliği ülkeleri çok güzel yaptıkları sinsi çalışmalarla koskoca Suriye’yi tıpkı çorba gibi karıştırdılar.

Sınırımızda oluşması mümkün ilk tehlikeyi fark eden Recep Tayyip Erdoğan komşu ülke liderine bir ağabey yaklaşımıyla bazı öğütler verdi. Bu öğütleri hiçe sayan Beşer Esat Türkiye’yi bir anda düşman gözüyle görerek, Türkiye ile ilişkilerini kesti. Sonuç ne oldu hepimiz gördük ve hala gelinen son durumların sıkıntılarını onlar gibi bizlerde yaşıyoruz.

Uçağımızı düşürdüler zafer naraları attılar. Rusya ile bağlarımızı koparmak için her türlü deneyleri denediler. Aslında yanlış ata oynar misali gerçek tehlikenin farkına varmadan her defasında Türkiye aleyhine attılar tuttular. Tüm bu gelişmeleri sinsice izleyen ABD-İsrail, Suriye’deki kanayan yaranın olgunlaşması için derinden çalışmalar içerisinde ve şu an tetik de beklemedeler. Erdoğan ABD ve İsrail tehlikesinin yıllardır farkında.

Suriye devletinin içerisinde bulunan halk kendi memleketlerini terk etti. Anlayacağınız Suriye halkının yüzde otuz beşi ülkelerinde yok. İdlip ise şu an kanayan yaranın en son ritminde. Oradan sınırlarımıza doğru akın ederlerse Suriye tamamen boşaltılmış gibi olacak. Zaten iç karışıklıktan evvel Suriye’nin ipi çekilmişti. İpi çekildikten sonra İsrail kuracağı büyük İsrail devletini genişletme mücadelesini ABD ve ona bağlı ülkelerin desteğiyle başlatmıştı.

Konu aslında çok derin bir konu. Yeni bir coğrafyanın çizilmesi konusu hızla devam ediyor. Dünya’nın tek ağası ABD! Onun çizdiği yola uymayan kaybolur ilkesiyle hareket ediyorlar. ABD, İsrail büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e resmen taşıdı. Yani haçlı seferleriyle başaramadıklarını tereyağından kıl çeker gibi başardılar. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘Bu kararın çok talihsiz olduğunu ve ABD’nin bölge sorununun bir parçası olarak, Ortadoğu’da arabuluculuk rolünü yitirdiğini’ söylemişti.

Türkiye bu oynanan oyunun en tehlikeli bölümünde yer alıyor. Türkiye olmasaydı şimdiye kadar İsrail, genişleme mücadelesini tamamlamıştı. Türkiye’nin verdiği mücadeleye rağmen İsrail, Suriye’nin öz parçası olan Golan tepelerini işgal etti ve işgal ettiği bu tepelere ABD Başkanı Donald Trump’un adını taşıyacak şehrin temelini attı. İsrail Başbakanı Netanyahu, Suriye’nin Golan tepelerindeki İsrail’in egemenliğini tanıyan ABD Başkanı Trump’a teşekkür olarak ‘RAMAT TRUMP’ adlı yerleşim yerinin ismini de belirledi. Bilindiği üzere Trump, 25 Mart’ta Golan Tepelerinde ‘İsrail’in egemenliğini’ resmen tanıdığını ilan eden bir başkanlık kararnamesini imzalamıştı.

‘Görünen köy kılavuz istemez’ diye atasözümüz var. Kürt devleti kurulacak diye kimlere söz verildiğini artık dünyada bilmeyen yok. Türkiye’nin güneyinde Kürt devleti kurulacak ve bu devlet daha sonra İsrail ile birleşecek.

Şu an Suriye’nin içini tıpkı ağaç kurdu gibi kemirdikçe kemiriyorlar. Hâlbuki Suriye halkının çoğu bizim öz vatandaşlarımız. Türkmenler orada şu an eza ve cefa içindiler. Bizler onları görmüyor sadece anlatılanları duyuyoruz. Görmeyen o kadar çok kör gözlerimiz var ki tıpkı bakar kör denilen şeyler gibiler. Ne görür ne duyarlar. Onların görevleri asıl tehlikeyi görmeden, kendilerince sundukları söylemlerle gündem oluşturmaya kalkarlar.

Şu önemli konuyu beynimizden çıkartmayalım. ‘Türkiye gerçek bir ‘BEKA’ sorunuyla karşı karşıya! Uçurumun en ucundayız. Bizlere dost gözükenler, birden bire tuttukları eli bırakır ve uçurumun altlarına doğru parçalanarak uçar gideriz. Kıbrıs ayrı bir sorun orada bizleri boğmak isteyen güç aynı güç! Yunanistan ise açmış ağzını bekliyor…’

Yurdumuzun ateşten bir çembere doğru sürüklendiğinin farkında olan devlet yönetimimiz var. Onlara karşı gelen tüm söylem ve eylemlere rağmen ruhen ve bedenen birbirine sımsıkı sarılmaya başlayan halkımızın desteği var. Bizler yüz yıllardır bu bölgenin gerçek efendileriyiz. Parayla pulla etrafı satın almaya kalkan yüreksiz ve vatansız ülkelerle aramızda çok derin farklar var. Bana kurşun sıkan düşmanlarım bile oynanan oyunların farkında! Geç de olsa uyanıyor ve gerçekleri tüm açıklığıyla görüyorlar. Bölgemin geleceğini çok karanlık görüyorum. Birbirimize sarılmalı ve kim olduğumuz bilinmeli.

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here