Yemen Başbakanı “kısa metrajlı” reklamlarla, şöhret peşinde… Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile Yemen Başbakanı arasında ayaküstü sohbetlerinden alıntılar… Davutoğlu, Arapça bilmediğinden İngilizceyi tercih etmiş. Sohbetin Türkçe çevirisini sunuyoruz.
Ahmet Davutoğlu (Dışişleri Bakanı): “Sayın Muhammed Salim, ‘Yemen’in Erdoğan’ıymışsınız.’ Gülesim geliyor. Sakın ha! Durup dururken her yerde ‘Erdoğan’ adını ağzınıza alıp kendinize mal etmeyiniz! ‘RTE’, dünyaca ünlü uluslar arası çok özel bir ‘marka’dır. Patentlidir, yani siyasi literatürde tescillidir.
‘Patent’in ne anlam taşıdığını biliyor musunuz? Patent ‘kullanma hakkının bir kimseye ait olduğunu gösteren belgedir.’ Başkalarının markalarını ‘taklit’ etmenin yaptırımları ağırdır. Şimdiden uyarayım; mahkemelerde sürünmeyi göze alıyorsanız, bildiğinizi okumaya devam edin. ‘Korsan Başbakan’ konumuna düşersiniz…
Para, tablo, kitap ve daha birçok ünlü markaların ürünleri taklit edilerek piyasaya sürülüyor. Bu türden teşebbüsler ‘korsanlık veya kalpazanlık’ alanına giriyor. Korsanlık, siyasete bulaşmamalıdır. ‘Yemen’in Erdoğan’ıyım’ diye hava atarsanız, adınız ‘Korsan Başbakan’a çıkar…
Sayın Muhammen Salim, ‘taklit’çiliğe fazla özenmeyin. ‘RTE’ markasına sahip olabilmek kolay ve basit değildir. Siyaset, uzun solukludur, meziyet işidir. ‘Şıp’ diye bir yere varamazsınız. Çıraklık, kalçalık ve ustalık dönemlerini yaşamalısınız ki, tıpkı Anayasamızın ilk üç maddesi gibi, ‘RTE’ markasının üzerinde herhangi bir tahrifat yapılamaz, tümü ya da bir kısmı, hatta tek bir harfi taklit edilemez, değiştirilemez, değiştirilmesi dahi teklif edilemez…
Tayyip beyin, “marka”laşma sürecinde ne badireler atlattığını, ne engelleri aştığını bilmeniz gerekirdi. O, çok yol yürüdü, yağmurda çok ıslandı…
Sayın Muhammed Salim, söyler misiniz Tayyip beyin hangi özelliklerine sahipsiniz? Fiziksel görüntünüz olsun, mizacınız olsun, yeteneğiniz olsun, Sayın Erdoğan’a zerre kadar benzemiyorsunuz! Siz hiç şiir okumaktan dolayı cezaevinin yolunu tuttunuz mu? Somali, Gazze, Mısır ve Libya’ya gidip insanlarla kucaklaştınız mı? “Güven ve İstikrar”ı sağlayarak ülkenizin refah düzeyini yükselttiniz mi?
‘Çılgın’ projeler ürettiniz mi? BM’ye ‘posta’ koydunuz mu? Birilerine ‘Van Minüt’ fırçası attınız mı? ‘Kasımpaşa’lılık ruhu taşıyor musunuz? Bu sorulara yanıt veremiyorsunuz Salim bey… Markalaşmak lafla değil, icraatlarla gerçekleştirilir. Kusura bakmayın ama Tayyip beyin eline su dökemezsiniz… Sarayda bağdaş kurup kestirme yoldan hazıra konmak nerde görülmüş? Başbakanın ‘ithal’ malı dublöre de ihtiyacı yoktur. Siz, siz olun ‘Yemen’in Muhammed Salim’i olarak görevinize devam edin.
kaleminize sağlık :))