Stadyum ve Fanatikler (3)

0
80

Değerli okurlarım, futbol adına getirilen, konulan kurallar, futbolun nasıl oynanacağını öğretmez. Futbol nasıl oynanacağını gösterir. Futbol için geçerli olan kurallar, cezalı cezasız, seyircili ve seyircisiz her zaman ve daima geçerlidir. Kurallarda, bir anda akla gelmeyen maddeler, şıklar bulunmaktadır. Resmi ve önemli müsabakalarda (UEFA tarafından) uyulması şart koşulmuştur.

Böyle bir makalem daha önceleri ayrıntılı biçimde sizlere sunmuş olduğumdan, bu defa fazla derinlemesine inmeyeceğim. O makaleyi yayımladığımda, Hristiyan Âlemi yeni Papa’sını seçmişti. Papa 16. Benedikt’in 28 Şubat’ta istifasının ardından Vatikan’daki Sistine Şapeline kapanan 115 kardinal üçüncü turda yeni Papa’yı seçmişti. Arjantin’in Başkent’i Buenos Aires’in Başpiskoposu Jorge Mario Bergoglio 1 milyar 200 milyon Katolik’in yeni ruhani lideri oldu. 266’ncı Papa olan Bengeglio kendisine Francis adını seçti. 77 yaşındaki Papa Francis kendisi ayrılmazsa ölene kadar bu görevde kalacak. Biz de Papa Francis’i kutluyoruz ve Hristiyan Âlemine hayırlara vesile olmasını diliyoruz.

Tribünlerde çıkan olayla, biraz da kuralların gereği kadar uygulanmamasından kaynaklanıyor. Bir stadyumun kapasitesi ne ise, daha fazla seyirci alınmamalı. Merdiven boşluklarına seyircilerin oturmasına izin verilmemeli. Konumuza burada ara verip, hepimizin tanıdığı, saygı duyduğu maalesef kaybettiğimiz bir isimden söz etmek istiyorum. Metin Serezli! Tiyatro efsanesiydi, örnek sanatçıydı. Örnek insandı, örnek aile reisiydi… Rahmetli bizlerden yaşça büyüktü. Hem güzel ve hem de fanatik Fenerli idi. Güven verici duruşu, uzun boylu ve şık giyimli biriydi. Bir röportajında şunları söylemişti:

“…Sene 1951, şimdiki Cemal Reşit Bey Salonu’nun bulunduğu arsada futbol oynardık. Fenerbahçe’den genç yetenekleri takip eden iki görevli geldi, bana ve iki arkadaşıma ‘Fenerbahçe genç takımında oynamak ister misiniz?’ dediler. Doğuştan fenerliyim ve havalara uçtum. Bir yandan İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne devam ediyorum, bir yandan okulun tiyatro bölümündeyim. Tiyatro Hocamız Avni Dilligit, bana bir oyunda rol verdi. Dünya Üniversitelerarası Tiyatro Festivali’ne katılacağımızı, Almanya’ya gideceğimizi söyledim.

Hemen akabinde bir müjdeli haber daha aldım. Fenerbahçe’nin “A” takımına çağrıldım. Teknik Direktör Szekelly’di. Kapısını çaldım. Festivale gideceğimizi anlattım. İdmanlara başlamadan önce “Bana sadece bir ay izin verir misiniz?” diye sordum. Nedense çok sinirlendi. Kırık dökük Türkçesiyle “Ya tiyatro, ya futbol, gidersen bir daha gelme” dedi. Festivale gittim, döndüğümde genç takıma bile dönemedim. “A” takımda oynama şerefine erişemedim ama genç takımda giydiğim forma hayatımın en büyük onuru oldu…”

Rahmetli hem saygın ve hem de saygılı bir insandı. O nedenle de sporseverlerin saygısızlığından dolayı sitemkardı. En güzel Fenerlilerden birini daha yitirdik. Allah rahmet etsin.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here