Değerli okurlarım, spor insanın ruhunda olursa bunu sonuna kadar özümlemişse o kişiye “Nezih İnsan” denir. Spor hangi dalda olursa olsun saygıya layıktır, hafife alınamaz. Spordaki Gezi’ler de spor olarak kabul edilmelidir. Siyaset yok, kavga gürültü yok, herkesin elinde bir kitap okumasına devam ediyor. Şunu söylemeye çalışıyorum…
Şu Gezi olayları var ya Taksim’deki bir parkta gençlerin gönüllerince eğlenmesi, ama bu eğlenceyi bile onlara çok görenlerin gündem oluşturduğu bir hadisedir. Bazı rezillikleri Gezi olaylarıyla aynı kefeye koymazlar diye düşünüyorum. Onlara kalsa kimsenin gözünün yaşına bakmazlar da, Gezi ile o olaylar uyuşmaz, uyuşturulamaz.
Nedir bunlar? Para sayma makineleri, ayakkabı kutuları, türbanlı bacılarımızın kullandığı son model cipler, montaj-sondaj falan! “Sıfırlandı mı oğlum!” Rüşvet iddiaları, trilyonluk ihaleler, yüzsüzlük, münasebetsizlik, bu milletin şurasını şöyle edeceksin derken, alçaldığını düşünememek! Allah’ı ağızlarından düşürmeden türlü edepsizliği yapabilmek, milleti ikiye ayırmak, ötekiler, berikiler falan!
Geçtiğimiz haftalarda Trabzon’da oynanan derby müsabakasında ilginç gelişmeler var. Bunu böyle olacağı zaten belliydi. Provokasyon! Trabzon’a deplasmana giden kulübün başkanı şunları söylüyor; “Trabzon’daki olayları paralel yapı tezgahladı…” Devam ediyor… “Trabzonlu taraftarlar en günahsız olanlar. Ortamın bu hale gelmesini isteyenler, taraftarları çıldırtmak için ellerinden gelen her şeyi yaptı…”
Yine devam… “Ben federasyon başkanı olsam Trabzon’a bir maç bile ceza vermem. Olayların tek suçlusu 3 Temmuz’u tezgahlayanlardır…” Bitmedi “Statta başka takımın taraftarları olabilir. Bunca yıllık yöneticilik hayatımda bu işlere çok rastladım…”
Bu yazdıklarım deplasman takımı başkanının sözleri. 3 Temmuz’a gönderme yapıyor, amuda kalkmaktan, paralellikten söz ediyor. Kendisi o tarihte içeri girmişti ya, belki de ondandır. Bu beyanatın ciddiyetini, boyutunu, gerçekten samimiyetle bağdaşır mı, bağdaşmaz mı? O konuda bir şey söyleyemem.
Ev sahibi takımın başkanı da aynı paralellikte gidiyor. Yani Hacıosmanoğlu da Provokasyon diyor. Şu ifadelerde bulunuyor, Hacıosmanoğlu: “…Öyle ya da böyle çıkma ihtimalinin yüksek olduğunu biliyorduk ama kale arkasındaki tribünlerden beklemiyorduk. Çünkü o tribünlere her zaman gelen belli taraftarlardı. O kadar yabancı maddenin içeri nasıl girdiğini hala merak ediyorum. Bu bir provokasyon olduğunu gösteriyor, araştırıyoruz…”
Yıllar önce bir şey yazmıştım. Trabzonspor İstanbul takımı olmalı!
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
