Selçuk; “Belediyeye El Koyma Operasyonu Anayasa’ya Mutlak Aykırıdır”

0
75

İnsan Hakları Derneği İskenderun Şube Başkanı Coşkun Selçuk; “Belediyeye El Koyma Operasyonu Anayasa’ya Mutlak Aykırıdır”

İnsan Hakları Derneği İskenderun Şube Başkanı Coşkun Selçuk, önceki gün, sabahın erken saatlerinde İçişleri Bakanlığı kararı ile HDP’li Diyarbakır, Mardin ve Van büyükşehir belediye başkanlarının görevden alınarak, onların yerine aynı illerin valilerinin görevlendirilmesiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

Demokrasinin ilk ve olmazsa olmaz şartının seçmen iradesini tanımak olduğunun altını önemle çizen Selçuk; “31 Mart 2019 tarihinde gerçekleştirilen yerel seçimlerde yüksek oy oranıyla kazanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş-Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı, Mardin Büyükşehir Belediye Eş-Başkanı Ahmet Türk, Van Büyükşehir Belediye Eş-Başkanı Bedia Özgöçke Ertan haklarında devam eden soruşturma ve kovuşturmalar gerekçe gösterilerek görevden alınmışlardır. Dayanak olarak da Anayasa’nın 127. maddesi ile 5393 sayılı Belediyeler Kanunu’nun 674 sayılı OHAL KHK’sı ile değiştirilen 45. maddesi ile 47. maddesi gösterilmiştir.

Anayasa’nın 38. maddesinde masumluk hakkı düzenlenmiş olup kesinleşmiş mahkeme kararı ile hüküm giymedikçe kimsenin suçlanamayacağı kuralı bulunmaktadır. Bugün gerçekleştirilen görevden alma ve belediyeye el koyma operasyonu Anayasa’ya mutlak aykırı olup siyasi iktidarın seçimlerle ele geçiremediği belediyeleri anti-demokratik yasa ve yetkilerle ele geçirme operasyonudur. Bakanlık gerekçesinde ifade edilen görevden alınma prosedürü geçici olup bu durumda belediye meclisinde geçici olarak belediye başkanlığına vekâlet edecek kişinin seçilmesi gerekmektedir. Ancak bunun yapılmayıp doğrudan doğruya valilerin görevlendirilmesi tam anlamıyla bir OHAL işlemidir” şeklinde konuştu.

31 Mart yerel seçimlerinde YSK eli ile çok sayıda anti-demokratik karar alındığını hatırlatan Selçuk; “Bunların en önemlisi aday olmalarına onay verilerek seçime girmeleri sağlanan 5 HDP’li belediye başkanı adayının seçimi kazanmalarına karşın mazbatalarının verilmemesidir. Bu belediyeler Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi, Van’ın Edremit, Tuşba ve Çaldıran ilçeleri ile Erzurum’un Tekman ilçesi belediyeleridir. YSK bununla da yetinmemiş, aday olmalarına onay verdiği ancak belediye meclis ve il genel meclis üyeliklerine seçilen HDP’li kişilerden OHAL KHK’ları ile kamudan ihraç edilenlerin mazbatalarını iptal etmiştir. YSK, yerel seçimlerde HDP’li adaylara tuzak kurmuş ve bu şekilde halk iradesine müdahale ederek seçim sonuçlarını değiştirmiştir. Mazbataları verilmeyen HDP’li başkanlar yerine onlardan sonra en çok oyu alan AKP’li adayları belediye başkanı yapmıştır.

Son 4 yılda halk iradesine yönelik müdahaleler OHAL kalktığı halde yerel seçimlerde de sürdürülmüş ve bugün adeta doruk noktasına ulaşmıştır. Daha önce her fırsatta ısrarla dile getirdiğimiz üzere OHAL Türkiye’de kalıcı hale gelmiştir. OHAL zamanında çıkarılan 32 adet KHK olduğu gibi kanunlaştırılmıştır. Şimdi bu kanun vasfı kazandırılmış KHK’ların pratik uygulamaları ile karşı karşıya bulunmaktayız. Bu KHK’lerde kalıcı olarak düzenlenmeyen hususlar ise 7145 sayılı kanunla düzenlenmiş ve OHAL adeta 3 yıllığına uzatılmıştır. 

Türkiye’nin kronikleşmiş siyasal, sosyal ve ekonomik sorunlarının çözümünün tek yolu amasız ve fakatsız bir şekilde ülkede insan haklarına saygıyı güçlendirmek, barışı ve demokrasiyi tesis etmektir. Bugün halkın/seçmenin iradesine bu kadar fütursuzca müdahale edilmesiyle barış ve demokratikleşme çabalarına çok ağır bir darbe vurulmuştur. Siyasi iktidarı bu müdahaleden vazgeçmeye ve seçilmiş belediye başkanlarını göreve iade etmeye davet ediyoruz: Çünkü halkın/seçmenin iradesine sahip çıkmak, barış ve demokrasiyi korumak, yurttaş olmayı sürdürebilmek için herkesin görevidir” şeklinde değerlendirmelerde bulundu. (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here