Ünsal; “Gün Savaşı Durdurma Barışı İnşa Etme Günüdür”
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İskenderun Şubeler Platformu üyeleri, ülkenin bazı bölgelerinde yaşanan çatışma ve savaş ortamına karşı tepkilerini bir kez daha göstermek adına bir araya geldi. Platform üyeleri; “‘Savaşa Karşı Barış İçin’ DİSK, KESK ve TMMOB olarak üretimden gelen gücümüzü kullanarak hizmet üretmiyoruz!” dedi.
İzinsiz olduğu iddia edilerek geniş güvenlik önlemi alınan, tartışmaların yaşandığı ancak daha sonra sorunsuz gerçekleştirilen yürüyüşün ardından eski bitpazarı önünde toplanan platform üyeleri adına KESK Dönem Sözcüsü ve Eğitim Sen Şube Başkanı Mustafa Ünsal konu ile ilgili bir açıklama yaptı.
Emek ve meslek örgütleri olarak, bir kez daha ülkemizin yüz yüze kaldığı trajediyi dile getirmek adına bir araya geldiklerini kaydeden Ünsal; “Emek ve meslek örgütleri olarak defalarca kez, siyasi iktidarın, savaş politikalarını tırmandırarak ülkemizi sürüklediği “uçuruma” dikkat çektik. Çocukların, kadınların, gençlerin, yoksulların kanının aktığı, anaların gözyaşının kurumadığı, insanlarımızın yıllarca unutamayacakları acılar yaşayacakları ve halkların bir arada yaşama umudunun gittikçe tükendiği bir savaşa ne içeride ne de dışarıda asla razı olmadığımızı her alanda dile getirdik. Endişelerimizi, taleplerimizi ve çözüm önerilerimizi her fırsatta ve her zeminde dile getirdik.

Doğu ve Güneydoğu’da uygulanan sokağa çıkma yasakları sonucunda okullar, hastaneler ve devlet daireleri çalışamaz hale gelmiştir. Çatışmaların bütün bölgeye yayılmasıyla birlikte ilçeler, şehirler abluka altına alınıp boşaltılmakta, yüzlerce insan evlerinden alınarak kapalı spor salonlarında bekletilmekte, çocuk, kadın demeden sokak ortasında kurşunların hedefi olmakta, İnsan cesetleri günlerce sokaklarda bırakılmakta, almaya çalışan yakınlarına ateş açılmaktadır.
Devlet, yaklaşık 3 bin 800 öğretmeni operasyon öncesi hizmet içi eğitim adı altında ilçelerden çıkarırken 40 bin öğrenciyi kaderlerine terk etmekle ve sağlık emekçilerini hastanelere hapsetmekle çok tehlikeli bir mesaj vermiştir. Eğitim ve sağlık başta olmak üzere tüm kamu hizmetleri çatışma düzenine göre yeniden dizayn edilmektedir. Siyasi iktidar, Türkiye’nin saygın emek ve meslek örgütlerinin tüm bu endişelerine, taleplerine ve çözüm önerilerine gözünü kulağını kapatarak tam aksini yapmakta yani savaş ve baskı politikalarını artırmakta, barış yanlılarına operasyonlar düzenlenmektedir. AKP iktidarının içeride ve dışarıda yaptığı tüm bu politikaları sonucunda, dışarıda neredeyse kriz yaşamadığımız komşu kalmadı,içeride ise muhalif görülen her kesim baskı ve operasyonlarla sindirilmeye çalışıldı, düşman ilan edildi.
Artık miting yapmanın, sokağa çıkmanın, hatta pencereden dışarıya bakmanın dahi ölümü göze almakla eşdeğer olduğu bir Türkiye’de yaşamaktayız! Biz emek ve meslek örgütleri olarak, duyduğumuz sorumluluk gereği, gidilen yolun, kan ve gözyaşlarının sel olup akacağı bir yol olduğunu; bu kirli savaşta çocukların, kadınların, yoksulların, işçilerin, emekçi halk kitlelerinin en ağır bedeller ödeyeceğini bir kez daha yineliyoruz. Gün, savaşı durdurma, barışı inşa etme günüdür” diye konuştu.







