Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, taş ocağı ile yaşam alanları toz altında bırakılmak istenen Belen’e bağlı Kıcı Köyü’nde yurttaşlarla bir araya geldi.
Taş ocağının kurulmak istendiği yerde köylülerin geçim kaynakları zeytinlikler, hayvan otlatdıkları meralar ve tarım alanlarının hedef alındığını savunan Kara; “Deprem felaketinin etkileri hâlâ Hatay’ımızın tüm bölgelerinde hissedilirken başka felaketlerin de kapısı aralanıyor. Bugün taş ocağı ile yaşam alanları toz altında bırakılmak istenen Belen ilçemizin Kıcı Köyü’ndeki yurttaşlarımızla bir araya geldik. Depremi yaşamış, bunun tüm maddi ve psikolojik etkisini hissetmiş Kıcılı yurttaşlarımız henüz dengeli bir hayata kavuşamamışken yeni bir felakete maruz kalmak istemiyor” dedi.
Hatay’ın taş ve maden ocaklarıyla kuşatılmasını istemediklerini vurgulayan Kara; “Ne Kıcı Köyü’nün ne de Hatay’daki hiçbir yerin maden ve taş ocaklarıyla kuşatılmasını kabul etmiyoruz. Her türlü afete duyarlı kentlerde yaşamak tüm yurttaşlarımızın hakkıdır. Zeytinlikler kanunla korunan, dokunulmaz olması gereken bize bu tabiatın bir emanetidir. Buradaki yük ve hafriyat kamyonlarının yol açacağı tehlikeler ve kazalar da işin bir başka tarafı.
Taş ocağının yayacağı toz bulutuyla tüm bu güzellikler ve geçim kaynakları günden güne yok olacaktır. Buradaki çevresel etki ve sağlık etki maliyeti o taş ocağının getireceği kârdan çok daha fazladır. Anayasanın 56. Maddesi gereğince: “‘Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.” Bu hakkı Kıcı’da yaşayan hele hele depremzede olan yurttaşlarımızdan almanıza izin vermeyiz. Bu çevre felaketine karşı Kıcı Köyü’ndeki yurttaşlarımızla dayanışmaya devam edeceğiz” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: Helga TERBİYELİ)
