Eğitim-Sen Şube Başkanı Karadaş; “Toplu Sözleşme Görüşmeleri Yine Fiyaskoyla Sonuçlandı”

0
282

Eğitim-Sen İskenderun Şube Başkanı Ali Karadaş; “Toplu Sözleşme Görüşmeleri Yine Fiyaskoyla Sonuçlandı”

Eğitim-Sen İskenderun Şube Başkanı Ali Karadaş ve yönetimi, sendika binasında bir aeraya gelerek bir basın açıklaması gerçekleştirdiler.

Bazı sendika üyelerinin de katılım gösterdiği basın toplantısında açıklamayı üyeler adına Başkan Ali Karadaş yaptı.

Sonuçlanan toplu sözle görüşmeleri hakkında açıklamalarda bulunan Karadaş, 2018-2019 yıllarını kapsayan 4. Dönem “toplu sözleşme” görüşmelerinin yine fiyaskoyla sonuçlandığını savunarak; “Daha önceki üç toplu sözleşmede sahnelenen orta oyununun tekrarından ibaret görüşmelerde AKP ve yandaş konfederasyon yönetimi gece yarısı yeni bir satış sözleşmesine imza atmıştır” dedi.

Sözleşme süreci hakkında bilgiler paylaşan Karadaş; “Bilindiği üzere hükümetin ‘revize ettiğimiz son teklifimiz’ diyerek 2018 yılı için %3,5+% 3,5 2019 yılı için ise  % 4+ %5 maaş artışı teklifinde bulunmuştur.  Maaş artışı teklifini bile iktidardaki partinin 16. kuruluş yıl dönümüne göre %10 + %6 olarak belirleyen yandaşlığı tescilli konfederasyonun genel başkanı, söz konusu teklife karşı önce “milletin adamından cevap bekliyoruz” diyerek topu partili Cumhurbaşkanı’na atmıştır. Maaş artışından medet umdukları ‘milletin adamından’ bekledikleri cevap gelmemiş olacak ki, akşam saatlerinde yapılan açıklamada aynı genel başkan “müzakereye yakın, imzaya uzağız, yeni adımlar bekliyoruz. Bize göre, masaya gelmesi gereken 4-5 puan daha var” demiştir. Ancak yandaş konfederasyon yönetimi yine 3,1 milyon kamu emekçisini, 1,9 milyon kamu emekçisi emeklisini yanıltmamış, daha önceki sözlerini yutarak hükümetin 2018 yılı teklifinde sadece %0,5 puan artış yaptığı sözleşmeye imza atmıştır.

Bu süreç, KESK olarak en başından beri karşı çıktığımız, gerçek evrensel toplu sözleşme sistemi ile uzaktan yakından ilgisi olmayan, tekli sendikal rejim ve siyasal iktidarın son sözü söylemesinin dayatıldığı “Türkiye Tipi Toplu Sözleşme Sisteminin” iflas ettiğini bir kez daha ispatlamıştır.

Ülkenin kamu emekçilerinin ve emeklilerinin grev hakkının yasal güvence altına alındığı, sendikal hak ve özgürlüklerin önünü açan, konfederasyon ve sendikaların demokratik bir şekilde temsiline imkan tanıyan evrensel gerçek toplu sözleşme sistemine olan ihtiyacının yakıcılığını ortaya çıkarmıştır” şeklinde konuştu.

“Görüşmelerin Üzerine OHAL Gölgesi Düştü”

Toplu sözleşme görüşmelerinin üzerine OHAL rejiminin gölgesinin düştüğünü öne süren Karadaş; “Yeni bir satış sözleşmesi ile sonuçlanan bu süreç, demokrasinin, adaletin olmadığı bir yerde emeğin hakkının da olmayacağını ispatlamıştır. OHAL-KHK rejiminin gölgesi toplu sözleşme görüşmelerine düşmüştür. OHAL-KHK rejimine sırtını dayayarak istediği kamu çalışanını sorgusuz sualsiz işinden eden, açığa alan siyasal iktidar, toplu sözleşmede kamu emekçileri ile dalga geçen teklifler sunmuş; yandaş konfederasyon yönetimi ise bunu izlemekle yetinmemiş adeta çanak tutmuştur. Kısacası kamu emekçilerine ölümü gösterip, sıtmaya razı etme politikası sonuna kadar kullanılmıştır.

Son söz olarak;  bu ülkenin kamu emekçileri, emeklileri sadaka değil, emeğinin karşılığı olan onurlu bir ücret ve yaşam talep etmektedir. Ve bunu fazlası ile hak etmektedir. Bu ülkenin fedakar kamu emekçileri, emeklileri insanca bir yaşama yetecek ücret, güvenli çalışma ve güvenceli geleceği fazlası ile hak etmektedir. KESK olarak sendikalı, sendikasız tüm kamu emekçilerini haklarının, özgürlüklerinin ihanet-satış sözleşmeleri ile yok sayılmasına karşı birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.

Gelin, haklarımızı ve özgürlüklerimizi yok sayanlara kapı kulu değil emekçi olduğumuzu birlikte gösterelim. Gelin, insanca bir yaşam için taleplerimize sahip çıkalım ve bu talepler için mücadeleyi birlikte yükseltelim” diyerek sözlerini tamamladı. (Haber: Helga TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here