CHP İskenderun İlçe Başkanı Yusuf Mansuroğlu; “Tarih Bu Zihniyetten Hesap Soracak”
Cumhuriyet Halk Partisi İskenderun İlçe Başkanı Yusuf Mansuroğlu, ilçe binasında partililer ile bir araya gelerek, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Son günlerde ülkede yaşanan olaylarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Mansuroğlu, ilk olarak İdlib’te yaşananlara değinerek; “1 Mart 2003 tarihimizin önemli dönüm noktalarından birisidir. Bugün başta Suriye olmak üzere Güneydoğu sınırımıza yakın ülkelerle içinden çıkılmaz duruma sokulan ve her gün şehit haberleri ile derin acılara itilen ülkemizde beceriksiz, acemi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh cihanda sulh” ilkesini yok sayan siyasetçiler, 1 Mart 2003 ruhunu kavrayabilmiş olsalardı bugünkü açmazlara düşülmez, acılar yaşanmazdı.
1 Mart 2003 günü TBMM’deki direniş, bugün sürdürülen yanlış, muhteris başkanlık sisteminin sıradanlaştırıp önemsizleştirdiği parlamenter rejimin, ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur. Emperyalist güçler ve beceriksiz dış politika sonucunda yanı başımızda Ortadoğu bataklığına hayatını kaybeden Mehmetçiklerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Evlatlarımızı bu bataklığa gönderen zihniyetten tarih muhakkak hesap soracaktır” dedi.
Genel başkanlarına yapılan hakaret ve grup başkan vekillerine yapılan saldırıları da şiddetle kınadıklarını ifade eden Mansuroğlu; “Genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu sadece ve sadece Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ ilkesine dayanarak tüm komşularımızla bölgede ve ülkemizde barış istemesini ve bu yönde beyanat vermesine ağza alınmayacak hakaretler ile karşılık veren ülkenin Cumhurbaşkanı, geceleri de Ak Parti’nin Genel Başkanı Grup başkan vekilimiz Sayın Engin Özkoç tarafından aynı dille karşılığını almıştır.
Bizler örgüt olarak, üyesinden yöneticisine hepimiz Engin Özkoç vekilimize sahip çıkıyoruz ve söylediği her şeyin altına imzamızı atıyoruz. Bunun sonucunda İskenderun Ak Parti İlçe Başkanı haddini aşarak kendi söküğünü dikmeden, bilmeden Sayın Grup başkanvekilimize laf söyleme cüretinde bulunmuştur. Onlara önerim kaldıramayacağınız taşın altına bedeninizi koymayınız. Sizler öncelikle Türkiye’yi ortaçağ karanlığına götürmek isteyen siyasal ve ekonomik anlamda çöküşümüzü hızlandıran sayın liderinizin yamalarını dikmekle meşgul olun” şeklinde konuştu.
Ortadoğu’da bir tarafın Rusya’nın bir tarafın da Amerika’nın maşası haline geldiğini, bedeli ise Mehmetçiğin kanıyla ödediğini öne süren Mansuroğlu; “Ortadoğu’da bir taraf Rusya’nın bir taraf da Amerika’nın maşası haline gelmiştir. Bunun sonucunda sivil halk ve oradan kaçan beyzadeler sahillerimizde nargile içerken, oradaki insanları ve sınırımızı korumak adına vurulan Mehmetçiklerimiz, ana kuzularımız bunların bedelini ödüyor. Biz böyle kirli bir savaş istemiyoruz. Biz ülkemizde hiçbir ocağa ateş düşsün istemiyoruz. Ateş düştüğü yeri yakar.
Bir sözümüzde saraydan geçinen yavru muhalefet liderine, Akli melekesini yitirmiş ne dediğini bilmeyen, savaş çığırtkanlığı yapan sözde devlet adamı öğle namazına Moskova’da kılmaya, akşam namazını da Emevi Camisi’nde kılmaya çok hevesli olan beyefendinin elleri o kadar kirli ki sayın genel başkanımızın o tertemiz elini sıkmaktan utanıyor ve gerçekten ilk defa çok doğru bir iş yapıyor. Biz zaten o kirli elleri hiç sıkmak istemiyoruz. Biz genel başkanımız gibi dürüst, namuslu, ilkeli ve hayatının hiçbir aşamasında haram olmayan bir insanın elini sıkmaktan her zaman onur duyuyoruz, şeref duyuyoruz” dedi.
Ülkemizin zor günlerden geçtiğini, halkın iktidarında yaşananların hesabının tek tek sorulacağını kaydeden Mansuroğlu; “Türkiye çok zor günlerden geçiyor; ekonomik ve sosyal anlamdaki çöküş, hak ihlalleri, düşünce özgürlüğüne vurulan zincirler ve bunun sonucunda kurulan kumpas, Balyoz gibi entrikalar sonucu yargımız, ordumuz, aydın eğitim eğitimcilerimiz teker teker tutuklanıp içeri atıldı. Tek suçları doğru, ilkeli haber yapmak olan dürüst gazeteciler teker teker tutuklandı.
Şu anda bu konuda Dünya birincisiyiz. En son Gezi olaylarından ötürü tutuklu bulunan Osman Kavala’nın sudan bir sebeple tekrar tutuklanması, Oda TV ve Yeniçağ yazarlarının gözaltı alınması bir demokrasi ayıbıdır. Tarih bu ayıbı işleyenlerden mutlaka hesap soracaktır. Gün gelecek halkın iktidarında bunların hesabını tek tek soracağız” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Kent Konseyi Genel Kuruluna katılım sağladıklarını da sözlerine ekleyen Mansuroğlu, kent yararına olacak her türlü proje ve çalışmanın destekçisi olacaklarını, gördükleri her yanlışı da dile getireceklerini vurguladı. (Haber: Helga TERBİYELİ)
