İskenderun’da Altyapı Hala Ciddi Bir Sorun…

0
14

Geçtiğimiz günlerde İskenderun’un cadde ve sokaklarını dolduran yağmur suları, aslında bize yalnızca bir yağışın değil yıllardır biriken bir ihmalin sonucunu gösterdi. Fakat bu tablonun arkasında çok daha derin bir gerçek var.

6 Şubat 2023 depremlerinin şehrin altyapısında açtığı yaralar hâlâ tam anlamıyla sarılamadı.

Depremden sonra herkesin gözü yıkılan binalardaydı, oysa yerin altındaki hasar en az üstteki kadar kritikti. İskenderun’da içme suyu hatları kırıldı, atık su kanalları çöktü, bağlantı noktalarında ciddi deformasyonlar oluştu. Elektrik ve iletişim altyapısı günlerce devre dışı kaldı. Birçok noktada zemin sıvılaşması, boru hatlarını işlevsiz hâle getirdi. Aradan geçen zamana rağmen yapılan onarım çalışmaları çoğu yerde “acil müdahale” düzeyinin ötesine geçemedi. Yani kalıcı yenileme yerine geçici çözümler devreye alındı.

*Kanalizasyon Bazı Noktalarda Tıkalı

Sokaklarda biriken sular aslında bize şunu söylüyor: “Depremin ardından tamamen yenilenmesi gereken altyapı, hâlâ yağmur yükünü bile taşıyamıyor.”

Drenaj hatları kapasitesinin altında, kanalizasyon sistemi pek çok noktada tıkalı, yağmur suyu ve kanalizasyon hatları bazı bölgelerde hâlâ birbirine karışmış durumda.

Deprem sonrası zemin yapısındaki değişim sadece boru hatlarını değil yolların ve kaldırım altyapısının da dayanıklılığını ciddi şekilde azalttı. Bazı bölgelerde zemin oturmaları hâlâ devam ettiği için yer-yer çökmeler yaşanıyor. Bu çökme ve kaymalar, yağmur suyu drenajının planlandığı gibi akmasını engelleyip suyun belli noktalarda göllenmesine yol açıyor. Özellikle Çay Mahallesi, Modern Evler ve İsmet İnönü Mahallesi gibi depremde ağır etki alan bölgelerde yağmur sonrası ortaya çıkan tablo, bu sorunun kronikleştiğini açıkça gösteriyor. Yani sadece boruları değiştirmek değil, zemin güçlendirmesi dâhil çok daha kapsamlı bir mühendislik yaklaşımı gerekiyor.

Ayrıca, depremle birlikte zarar gören altyapı şebekelerinin hâlâ parça-parça onarılması, şehir genelinde “düzensiz bir yük dağılımına” neden oluyor. Bir bölgede yapılan geçici bir tamirat, basıncın diğer hatlara kaymasına ve onların daha kolay tıkanmasına yol açıyor. Bu durum hem kanalizasyon sisteminin kapasitesini düşürüyor hem de yağmur suyunun ilerleyişini engelleyerek taşkın riskini artırıyor. Özetle, altyapı bir bütün olarak ele alınmadığı sürece yapılan her müdahale sadece başka bir noktada yeni bir sorun yaratıyor.

*Ne Yapmak Gerekiyor?

1-Deprem sonrası altyapı envanteri şeffafça açıklanmalı.
2-“Yama” değil, kapsamlı yenileme yapılmalı.
3-Drenaj kapasitesi deprem sonrası zemin gerçekliğine göre artırılmalı.
4-Liman ve sanayi bölgesi için ayrı altyapı planlaması yapılmalı.
5-Uzun vadeli bir “deprem dirençli kent altyapı master planı” hazırlanmalı.

*Yerin Altındaki Yaralar Sarılmadıkça…

İskenderun’da son yağışla ortaya çıkan manzara, aslında depremin görünmez etkilerinin hâlâ sürdüğünün açık bir göstergesi. Şehir yaralarını sarmaya çalışıyor; ama yerin altındaki yaralar sarılmadıkça, üstteki hiçbir düzenleme kalıcı olmayacak.

Artık “geçici” yerine “kalıcı” ve bilimsel altyapı yatırımlarının zamanı geldi de geçiyor.

İskenderun Belediyesi, HBB ve özellikle HATSU ile müşterek çalışmalı ve müzmin altyapı sorunu bertaraf edilmelidir…

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here