2021 Tüm Emekliler Sendikası İskenderun Şube Başkanı Mustafa Çankaya; “Emekliler Olarak Bizler Sosyal Atık Değiliz ve Asla Haklarımızdan Vazgeçmeyeceğiz”
2021 Tüm Emekliler Sendikası İskenderun Şubesi, eski bit pazarında toplanarak basın açıklamasında bulundu. ‘Mutfakta yangın var’, ‘Sermayeye değil emekliye bütçe’, ‘Geçinemiyoruz, isyandayız, mücadele şart’, ‘Krizin bedelini ödemeyeceğiz’, ‘İnsanca yaşamak istiyoruz’, ‘Refahtan pay istiyoruz’, ‘Yaşasın sendikal mücadelemiz’, ‘Emeklilik bedeli ödenmiş bir haktır’ yazılı dövizler taşıyan ve sloganlar atan emekliler adına açıklamayı Sendika Başkanı Mustafa Çankaya yaptı.
Emekli maşlarına yapılan zamlarla ilgili alanlara indiklerini kaydeden Çankaya, bugüne kadar emekliler olarak yalnızca maaş istemekle kalmadıklarını, ülke insanının yaşam haklarını savunduklarını ve savunmaya da devam edeceklerini vurgulayarak; “Emeklilik bir lütuf değil bedeli önceden ödenmiş bir haktır.Kimse emeklilerin aldığı açlık sınırı sınırı altındaki maaşı himmet gibi göstermesin. ENAĞ’a göre %127,21’ler de, İTO’ya göre ‘74.88’ler de olan enflasyonu TÜİK’e %64,77 olarak açıklatıp, altı aylık enflasyon olan %37,57 üzerinden işçi ve BAĞ-KUR emeklilerine, memur emeklilerine de toplu sözleşme farkıyla birlikte %49,25 zam vermek istediler. En düşük emekli maaşı 7.500 TL olarak ödense de milyonlarca emeklinin gerçek maaşı yani kök maaşı 7.500 TL’nin altında olduğundan milyonlarca emekli yapılacak zamdan yararlanamayacaktı. Yükselen tepkileri bastırmak için en düşük emekli maaşını 10.000 TL’ye yükselttiler. Yakın tarihe kadar en düşük emekli aylığı asgari ücretin %50 fazlasıydı. AKP sistem ile oynamasaydı emekli maaşları 30.000 TL civarında olacaktı.
Bu tablodan ürken iktidar bir taraftan günlerce tepki ölçtü, bir taraftan beklenti yarattı. Sonuçta dağ fare doğurdu. Biz bu zulmü hak etmedik. Kimseden sadaka veya lütuf beklemiyoruz. Bedelini peşin olarak ödediğimiz ömrümüzün sonbaharını insan onuruna yaraşır şekilde yaşamak istiyoruz. Bunun içinde en düşük emekli maaşı en düşük memur maaşından düşük olmamalı. Emeklileri geçinemeyecek hale düşürüldüler. Bizzat mimarı oldukları bu tabloya rağmen aklımızla dalga geçerek 2024’ü emekliler yılı ilan ettiler. Evet 2024’e emekliler olarak damga vuracağız. Güçlü ve birleşik olarak bedelini peşin olarak ödediğimiz insanca yaşama hakkımızı söke söke alacağız. Emekliler olarak bizler sosyal atık değiliz ve asla haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
Açıklamasına emekliler olarak taleplerini sıralayarak devam eden Çankaya; “1-En düşük emekli maaşı insanca yaşayacağımız bir seviyede, açlık sınırı üstünde ve en düşük memur maaşı seviyesinde olmalı.
2-Emeklilere Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere yılda dört ikramiye ödensin. İkramiyeler dul ve yetim maaşı alanlara da aldıkları maaş oranı kadar değil, tam ödensin.
3-Temel gıda maddeleri ile elektrik, doğalgaz ve akaryakıt fiyatlarına yapılan yüksek oranlı zamlar nedeniyle düşen satın alma gücümüzde meydana gelen kaybın telafisi için seyyanen zam yapılsın.
4 – Emekli maaşlarının iktidarlar tarafından tek taraflı belirlenmesi yerine anayasa da gerekli düzenlemenin uluslararası tüm metinlerde geçtiği gibi herkes sendika kurabilir şeklinde yapılması ve ardından TBMM de emekli sendikaları statü yasasının çıkarılarak bizlerle toplu sözleşme masasında belirlenmesini istiyoruz. Bunun içinde Anayasanın sendika kurma hakkını tanımlayan 51. Maddesi ile toplu sözleşme hakkını tanımlayan 53. Maddelerine “Emekliler ile dul ve yetim aylığı alanlar” ibaresi eklenerek emeklilerin sendika kurma hakkı anayasal güvence altına alınmalı ve ilgili yasalarda gerekli değişiklikler yapılarak ” Emekli sendikaları statü yasası” çıkarılmalıdır.
5 – Aylık Bağlanma Oranının (ABO) eski sisteme %70’e döndürülmesini istiyoruz.
6 – Gerçek bir intibak Yasası derhal çıkarılarak 2000 öncesi ve 2000 sonrası emekliler arasındaki maaş eşitsizliği giderilsin.
7 – 10 banka, 6 sigorta şirketiyle, TOBB ve ona bağlı odaların çalışanlarının olduğu 17 emekli sandığına bağlı yaklaşık 300.000 emekli de SGK çatısı altına alınarak yaşadıkları kimi mağduriyetler giderilsin.
8 – Emekli maaşlarından yapılan muayene, ilaç vs tüm sağlık kesintilere son verilsin.
9 – Şehir içi ve şehirlerarası tüm toplu taşıma araçlarından emeklilere ve eşlerine ücretsiz ulaşım hakkı sağlansın.
10 – Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğal gaz faturaları üzerinden alınan KDV kaldırılsın.
11 – Hastanelerde Geriatri (yaşlılık)bölümleri açılsın. Var olanlar takviye edilsin. Emekli ve yaşlı yurttaşlar için devlete ait huzurevi sayısı artırılarak, evde bakım hizmetleri yaygınlaştırılsın.
12 – Emekli maaşlarının yatırıldığı kamu veya özel bankalar maaş promosyonlarını günün koşullarına göre değerlendirmeli. Her 6 ayda bir maaş artışına göre promosyonları güncellemeli.
13 – Çalışanlar geçmiş yıllarda olduğu gibi artık emekli olduklarında kıdem tazminatlarıyla bir daire satın alamamakta. Biz emeklilere ucuz konut sağlansın.
14 – Emekli yurttaşlara yaşamlarının sonbaharında hak ettikleri saygı gösterilsin. Yalnız yaşayan, hasta ve bakıma ihtiyacı olan emekli ve yaşlı yurttaşlar için devlete ait huzurevi sayısı artırılarak, bakım hizmetleri yaygınlaştırılsın.
15 – Emeklinin vefatı sonrası bakmakla yükümlü olduğu eşi ve çocuğuna zaten düşük olan emekli maaşı daha düşük oranda ödenerek emeklinin geride kalan eşine ve evlenmemiş çocuğu tam bir sefalete mahkum edilmektedir. Bir sosyal devlette dul ve yetim maaşı en düşük emekli maaşından düşük olamaz.” (Haber: Helga TERBİYELİ)
