Eğitim-Sen Şube Başkanı Ünsal’dan 12. Sınıflarda Beden Eğitimi Dersinin Kaldırılmasına Tepki!
Ünsal; “Bu Karar Öğrencinin Çok Yönlü Gelişimine Vurulan Ciddi Bir Darbedir”
Eğitim-Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal, fen liseleri ve proje okullarında 12. sınıflarda beden eğitimi dersinin kaldırılmasına tepki gösterdi.
Bu uygulamanın eğitimin bütüncüllüğüne ve öğrencinin çok yönlü gelişimine vurulan ciddi bir darbe olduğunu savunan Ünsal; “Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2025 yılı itibariyle fen liseleri ve proje okullarında 12. sınıflarda beden eğitimi dersini programdan çıkarması; Anadolu liselerinde ise bu dersi seçmeli hale getirmesi, eğitimin bütüncüllüğüne ve öğrencinin çok yönlü gelişimine vurulan ciddi bir darbedir. Bu karar yalnızca öğrencilerin fiziksel ve ruhsal sağlığını olumsuz etkilemekle kalmamakta; aynı zamanda binlerce beden eğitimi öğretmeninin mesleki güvencesini de ortadan kaldırma riski taşımaktadır” dedi.
Öğrencilerin bedensel etkinliklerle rahatlaması, zihinsel ve duygusal olarak dengede kalmasının hayati bir gereklilik olduğunu vurgulayan Ünsal; “Beden eğitimi, sadece spor faaliyetleri değil; disiplin, takım ruhu, özgüven, stresle başa çıkma ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarının kazandırıldığı temel bir eğitim alanıdır. Özellikle sınav baskısının en yoğun yaşandığı 12. sınıfta, öğrencilerin bedensel etkinliklerle rahatlaması, zihinsel ve duygusal olarak dengede kalması hayati bir gerekliliktir. Ne var ki, fen liseleri ve proje okulları gibi yoğun akademik programların yürütüldüğü kurumlarda bu dengeyi sağlayacak nadir alanlardan birisi olan beden eğitimi, “faydasız” olarak değerlendirilerek ders çizelgelerinden çıkarılmıştır.
Bu karar pedagojik açıdan olduğu kadar mesleki açıdan da büyük bir sorundur. Yüzlerce beden eğitimi öğretmeni bu düzenlemeyle birlikte ders saatlerini kaybetmiş; norm kadro fazlası durumuna düşmüştür. Öğretmenler ya başka okullara gönderilmekte ya da ders saatlerini tamamlayamadıkları için ek ders gelirlerinden mahrum kalmaktadır. MEB, öğretmenlerin istihdam güvencesini sağlamakla yükümlüyken, adeta öğretmenleri kendi mesleklerinden soğutan bir düzenlemeye imza atmıştır.
Eğitim sadece akademik başarıya indirgenemeyecek kadar geniş ve kapsamlı bir alandır. Çocuğun bedensel, zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimi bir bütündür. Bu bütünlüğü parçalamak, eğitimi sadece sınav odaklı bir yarışa dönüştürmek, uzun vadede sağlıksız bireylerin ve eşitsizliklerin çoğaldığı bir toplumun yaratılması anlamına gelecektir.
Eğitim politikaları, sermaye odaklı değil; çocuk odaklı olmalıdır. Öğretmeni değersizleştiren, öğrenciyi sadece test çözmeye ve sınava girmeye iten, sanatı, sporu, sosyal etkinlikleri dışlayan bir eğitim yaklaşımı ile çağdaş ve özgür düşünen bireylerin yetiştirilmesi mümkün değildir.
Eğitim-Sen olarak çağrımız açıktır: Beden eğitimi dersinin tüm okul türlerinde zorunlu ders olarak yeniden düzenlenmesi, beden eğitimi öğretmenlerinin haklarının korunması ve eğitimde çok yönlü gelişimin esas alınması gerekmektedir” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)