İnsan Hakları Derneği (İHD) İskenderun Şube Eş Başkanı Coşkun Selçuk, İnsan Hakları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada; “İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin Kabul Edilişinin 74. Yılında, tüm insanların sahip oldukları onur ve haklarda eşit olduğu bilinciyle; ekonomik kriz ve yoksulluğa karşı ekonomik ve sosyal haklarımızı, savaşa karşı barış hakkımızı, baskılara karşı insan hakları değerlerini ve demokrasiyi savunuyoruz” dedi.
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin, insanlığın yolunu aydınlatmaya devam ettiğini kaydeden Selçuk, Evrensel Bildirgede yer alan hak ve özgürlüklere dayalı uluslararası bir düzenin hâlâ kurulamadığını söyledi.
Yaşanan tüm olumsuzluklara karşın, dünyanın her yerinde halkların özgürlük, adalet, eşitlik ve insan hakları talepleriyle itirazlarını yükseltmeye devam ettiklerini kaydeden Selçuk; “Devletlerin ve hükümetlerin bu itirazlara yanıtı ise şiddetin her türünü sistematikleştirip yaygınlaştırmak ve hayatın tek gerçeği olarak toplumlara dayatmak şeklinde olmaktadır. Bugün tüm dünyanın içinde olduğu ağır kriz karşısında insan haklarını savunmak ve kurucu rolünü yeniden etkin kılmak en asli görevimizdir. Bu çoklu kriz hali Türkiye’de de tüm yoğunluğu ve ağırlığı ile yaşanmaktadır. Siyasal iktidarın uluslararası sorunların çözümünde çatışma ve savaşı tek yöntem haline getiren politikaları sonucunda 2022 yılında ülkede yüksek sayılarda yaşam hakkı ihlalleri yaşanmıştır.
2022, bir önceki yıl gibi toplantı ve gösteri yapma özgürlüğü açısından kısıtlama ve ihlallerin kural, özgürlüklerin kullanımının ise istisna olduğu bir yıl olmuştur. Yıl içinde her toplumsal kesimden kişi ve grup, toplanma ve gösteri yapma özgürlüklerini mülki amirlerin yasakları veya kolluk güçlerinin fiili müdahaleleri sonucunda kullanamamıştır.
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının kadınlar ve LGBTİ+’lar için ne anlama geldiğini 2022 yılında yüzlerce kadının erkekler tarafından öldürülmesive LGBTİ+lara yönelik nefret yaklaşımıyla anlamış olduk. 2022’de de ırkçı ve nefret içerikli şiddete maruz kalan sığınmacı ve mülteciler yaşamlarını yitirdiler. Türkiye son kırk yılın en ağır ekonomik krizlerinden birini yaşıyor. Yıllardır uygulanan borçlanmaya dayalı neoliberal ekonomi politikalarının, savaş ve çatışma harcamalarının sebep olduğu ekonomik kriz ve derin yoksullaşma, yurttaşların hem biyolojik hem de sosyal yaşamlarını sürdürebilmelerini tümüyle imkansız kılan ağır insan hakları ihlalidir.
Hak ihlallerinin son bulduğu, adalet, barış ve demokrasinin tesis edildiği bir ülke ve dünyaya ulaşmayı amaçlayan bizler, mücadele etmeye ve insan haklarına saygıyı yükseltmeye devam edeceğiz.
İnsan Haklarıyla İnsandır… Görüyoruz, Susmuyoruz, Mücadele Ediyoruz” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)