Futbol Argosunun Lügatı (5)

0
59

Değerli okurlarım, bu makalemde futbolun gerçeklerinden söz etmeye özen gösterdim. Bildiğiniz gibi bu ayak oyununun o kadar gerçekleri var ki aklımızda kalan. Konuya bugün de şöyle girmek istiyorum. İsterseniz yüzlerce önemli statlarda maç izlemiş olun ve ilginç sloganlar işitmiş, kahkahalara boğulmuş olun. Taraftar öylesine argo bir dil kullanıyor ki, etkilenmemek, eğlenmedim diyebilmek mümkün değil. Geniş olan, kitlesel katılım olabildiğine, meslek, yaş, statüko, etnik özellikler, hiçbir şeyin önemi yok. Kitle ruhuyla bir arınma yaşamı var oluyor. İsterseniz Kasımpaşalı olun hiç fark etmez.

Futbolda argonun lügati ve unutamadığınız sloganlara tekrar döneceğim ama aklıma gelmişken önemli bir hususu sunmak istiyorum. Televizyonun muhtelif kanallarında Avrupa’dan futbol ya da yayınlanan ülkelerin naklen maçlarını izliyoruz. Her defasında dikkatimi çekmiştir. Tribünlerdeki tüm sporseverler askeri nizam içinde oturuyorlar sanki. Yakın çekimde sevgilisini öpen, yemek yiyen, çitleme yapanlar da var tabi ama küfür de aşırı taşkınlık da yok. Onlara ait derby maçlarında taraftarların biraz gergin olduklarını hissedebiliyoruz. Bu gerginlik de doğal bir hadise.

Tribünlerden atılan sloganlar genel olarak şiddet içermiyor. Derbylerden söz ettim ya. Öyle derbyler var ki, döner bıçaklı, baltalı, tabancalı, yani hem canlı ve hem de heyecanlı. Dünyada bu türden 10 derby olduğunu biliyoruz. Fakat üç tanesi çok ünlü! En önde geleni, Arjantin Liginden Boca Juniors ile River Plate. Temelinde baktığımızda her iki kulüp de Buenos Aires’deki aynı bölgeden LaBoca’dan köken alıyorlar. Geçmişteki sınıf farklılıkları içeriyor. Bu iki kulübün River Plate zenginlerinin takımı olarak bilinirken, Boca Juniors halk takımı olarak öne çıkmış ve geçmişte taraftar sayısının fazla olduğu söyleniyor.

İkinci sırada, İskoç Liginden Rangers ile Celtic var. Her iki takımda Glasgow kökenli, geçmişte Rangers Protestanları, Celtic ise Katolikler ve İrlandalı Cumhuriyetçileri temsil ediyor görünmüş. Her iki derbyinde tarihi olaylar ve şiddetle dolu. Bu örnekler, derbylerdeki çekişmenin olaylı hale gelmesinin altında; sportif çekişmenin dışında başka motifler bulunabileceğini düşündürüyor. Bu iki derbynin her anı kanlı bıçaklı diyebiliriz.

İnsanoğlu doğası gereği kendini güvende hissetmek ister. Bunu garanti altına almanın en kolay yolu, bir guruba ait olmaktır. Yaşadığımız keyifleri beraber paylaşabilmek, karşılaştığımız zorluklarda sosyal destek alabileceğimiz eziklikleri, zaafları ferdi alanlardaki kaybetme korkularımızı, ait olduğumuz grubun zaferleriyle yerine koymaya çalışabiliriz ve bunun farkında bile olmayız. Kişisel olarak en fazla zorlandığımız zamanlar, en çok grubumuzun kazanmasına ihtiyaç duyduğumuz anlardır. Bir gençlik akımı, bir siyasi görüş ve bir futbol takımı da olabilir.

Derbylerin temelinde bu saydığım faktörler konunun özünü oluşturmaktadır. Yine derbylerin kanlı ve tehlikeli müsabakalar olarak lanse etmek de hiçbir yarar yoktur. Aklı başındaki insanlara faydası da olamaz. Futbol çok güzel bir temaşadır, bu da böyle biline!

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here