Kütüphane

0
4

Eski doğumevi binasının yerine yapılan yeni Kütüphane Binası, resmi açılışı yeni yapılmış olmasa da, 15 Aralık 2025 tarihinden itibaren okuyucularına hizmet vermeye başladı. Kütüphane Müdürü Nebil Özdemir’in yaptığı açıklamalara göre, çok donanımlı olarak kullanıcılarının beklentilerine cevap verecek olan yeni kütüphane hafta içi sabah 08.00 akşam 21.00, hafta sonu Cumartesi ve Pazar günleri ise 09.00-19.00 saatleri arasında açık olacak.

Kütüphanede; 03-06 yaş grubu için iki adet bebek ve çocuk kütüphanesi, 7/24 hizmet verecek okuma salonu (özellikle akşam saatlerinde açık olacak), görme engelliler için özel bölüm, kafeterya, cep sineması, galeri alanı, (alt katta) konferans salonu bulunuyor. Üst katta ise 1300 metre kare büyüklüğünde ana okuma salonu, atölye alanı, bilgisayar ve internet erişim salonu, grup çalışma odası var. Müdür Özdemir, Kütüphanede tüm alanların kullanıcılarının hizmetine açık olduğunu da ifade etti.

Daha önce Çay Mahallesi Mete Aslan Bulvarı üzerinde dar binada hizmet veren kütüphanenin şimdi bulunduğu yerde muhteşem ve çok amaçlı bir binaya kavuşması İskenderun halkı için büyük bir kazanımdır.

İslam’ın ilk emri “oku”dur. “Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?” diyen çok güzel atasözlerimiz var. Okumak eğitimdir, öğrenmektir. Yukarıdaki atasözünde olduğu gibi bilmektir.

Bugün dünyaya hükmeden süper devlet sayılan ABD, yine büyük devletlerden Rusya, Almanya, İngiltere, Fransa, Japonya, Çin v.s. teknolojiyi ilim sayesinde kazanmışlardır. İlim okumakla olur.

1930’lu yıllarda uçak fabrikamız vardı. Avrupalı bazı ülkelere uçak ihraç ediyorduk. Şeker fabrikalarımız, kumaş fabrikalarımız vardı. Bu fabrikaları yeni kurulan Cumhuriyet Türkiye’sinin asırlar ötesini görebilen savaş, bilim ve politika dehası Gazi Mustafa Kemal sayesinde kazandık. Ancak günümüz Türkiye’sinde bu kazanımlarımız birtakım politik nedenlerle elimizden çıkarıldı. O yıllarda yapılan uçak fabrikamız devam etmiş olsa bugün belki de dünyanın en büyük devletleri arasında yer almış olacaktık.

Uçak fabrikamız Demokrat Parti ve Menderes zamanında kapatıldı. 2002 yılında iktidara gelen AKP, özelleştirme adı altında tüm fabrikalarımızı sattı. Enflasyon zirve yaptı. Pahalılık milletimizin belini büktü. Bilinçsiz ve yeteneksiz bakanların göreve gelmesiyle siyaset, adalet ve ekonomi dibe vurdu.

Türk milleti olarak bizi düzlüğe çıkaracak olan yine de eğitimdir. Artık ülkemizin her ilinde üniversite var. Var da bu üniversitelerde kaliteli eğitim verilebiliyor mu? Bu sorunun cevabı elbette “hayır”dır. Mesele çok sayıda üniversite açmak değil, o üniversitelere yetenekli öğretim üyeleri ve donanım temin etmektir. “Cahilin oyu benim için okumuşun oyundan kıymetlidir” diyebilen profesör öğrencilerine ne kadar faydalı olabilir? Kendi çocuğu özel okulda okurken milli eğitimin başına getirilen profesörlük unvanı şaibeli olan bir bakan, eğitim camiasına ne verebilir?

Bu siyasi zihniyeti aşmak ta ancak iyi yetişmiş elemanlarla mümkündür. Çünkü okumak ilimdir, eğitimdir, bilimdir, teknolojidir.

Söz kütüphaneden açıldı ama kanayan yaramız siyasete, adalete ve ekonomiye dayandı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten önce görev yapan kaşını gözünü oynatan Nurettin Nebati’nin şirketlerinin iflas ettiği açıklandı. Kendi işyerlerini koruyamayan bir adamı maliyenin başına getirirseniz ülkeyi batırır. Nitekim de öyle oldu. Şu anda bakan bulunan Mehmet Şimşek maaşların 22 yıl öncesine göre 5 kat, 10 kat arttığını söylüyor. Bu adam mı bizi düzlüğe çıkaracak?

Siyaseten, ekonomik olarak ve teknolojik olarak düzlüğe çıkmak, tarımsal alanda yine dünyanın kendine yeten 7 ülkesinden biri olmak için iyi yetişmiş insanlara ihtiyacımız var. Bunun tek yolu da yine okumaktır.

İskenderun’umuza bu güzel ve donanımlı kütüphaneyi kazandıran, vesile olan, emek verenlerin tümüne sonsuz teşekkürler…

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here