Çelik-İş Sendikası İskenderun Şubesi, Payas Miba Hotel’de önceki gün bir bilgilendirme toplantısı daha yaptı. Düzenlenen bilgilendirme toplantısına Çelik-İş Sendikası Mali Sekreteri Bayram Altun, Çelik-İş Sendikası Genel Eğitim Sekreteri Recep Akyel, Çelik-İş Sendikası İskenderun Şube Başkanı Mehmet Demir, Şube Sekreteri Mehmet Güngör, Şube Teşkilatlandırma Sekreteri Ender Keser, Şube Eğitim Sekteri Rifat Alpboğan ve çok sayıda sendika üyesi işçi katıldı.
Sendika üst düzey yöneticileriyle, şube yönetimi salona girdiğinde işçiler coşkulu bir şekilde uzun-uzun yönetimi alkışladı ve destek sloganları attı. Kısa bir açılış konuşması yapan Şube Sekreteri Mehmet Güngör daha sonra ise sözü Çelik-İş Sendikası Mali Sekreteri Bayram Altun’a bıraktı.
Mali Sekreter Altun konuşmasının başında bugünün tarihi bir gün olduğunu belirterek; “Bir yılı aşan sürede her türlü kirli oyun, tezgah ve senaryolara karşı verilen bir mücadele sonunda bugün, 3 Eylül 2014 tarihinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çalışma Genel Müdürlüğü’ne, 28782 sayılı başvuru ile Çelik-İş Sendikası, İsdemir için ‘Yetki’ başvurusunda bulunmuştur. Bu ‘yetki’ başvurusunun çalışanlarımız ve sendikamız adına hayırlı ve uğurlu olmasını Cenabı Allah’tan diliyorum” dedi.
Türk Metal, Yetki Değil Muvazaa Müracaatı Yaptı
Altun konuşmasının devamında Türk Metal’in muvazaa başvurusu yaptığına işaret ederek; “Türk Metal Sendikası ilgili bakanlığa müracaat etmiştir. Ancak anılan sendika İsdemir’de çoğunluk yetkisine sahip olduğu gerekçesiyle ya da yetki tespiti için başvurmamıştır. Malum sendika, İsdemir’in Erdemir’e bağlı bir işletme olduğu gerekçesiyle, Erdemir’de çalışan işçilerin de İsdemir’deki işçi sayısına dahil edilmesi gerektiğini ve ortada bir muvazaa olduğunu öne sürmüş dolayısıyla sadece muvazaa başvurusu yapmıştır. Türk Metal Sendikası ortada gün gibi duran başvurusuyla da İsdemir’de yetkisiz olduğunu adeta itiraf etmiştir. Anılan sendika tüm umudunu Erdemir’deki işçi sayısının İsdemir işçi sayısına dahil edilme ihtimali gibi geçersiz ve mantığa aykırı bir umuda bağlayarak, son bir çırpınış içine girmiştir” şeklinde konuştu.
Mali Sekreter Altun, sık-sık alkış ve destek sloganlarıyla kesilen konuşmasının diğer bölümlerinde de şu ifadeleri kullandı;
“Yapılan ‘Yetki’ müracaatı neticesinde, Çalışma Bakanlığı üye sayılarını, çoğunluk yetkisine sahip olmadığını inceledikten sonra bir, iki hafta içinde verdiği kararı ilgili sendikaya iletir. Sonuç itibarıyla Çelik-İş Sendikası’nın ve Çelik işçilerinin hakkı olan İsdemir yetkisi gerçek sahiplerine teslim edilmiş olur. Yetki sürecinde önümüze konulan ve konulabilecek her türlü oyunu ve engeli hukuki zeminde sizlerle beraber aşacağımıza inancımız tamdır. Çelik-İş Sendikası her zaman ve her zeminde sizlerle var oldu ve sizin desteğinizle var olmaya devam edecektir. Çelik-İş Sendikası İsdemir’de her siyasi düşünceden, her ırktan, her mezhepten ve her bölgeden çalışanların temsil edildiği sarsılmaz bir örnek yapıyı oluşturmuştur. Bu yapıyı bozmak isteyenlere asla fırsat vermeyeceğiz. Hiç kimsenin bu yapıdan nemalanmasına izin vermeyeceğiz.
Bu Olumsuz Süreci Hiç Hak Etmedik…
Sevgili çelik işçileri, Alternatif Özelleştirme Projesi ile İsdemir’i kapatılmaktan kurtaran kim? Özelleştirme sürecinde mevcut çalışanların istihdam güvencelerini sağlayan kim? Taşeron işçiliğine son verip, çalışanları İsdemir kadrosuna alan kim? Taşeronda çalışıp, İsdemir kadrosuna alınan çalışanların Kıdem Tazminatlarını güvence altına alan kim?
İsdemir’in % 11’lik hissesini çalışanlara bedelsiz alan kim? 2009 Dünya Krizinde 2000 kişinin iş akdinin fesh edilmesini engelleyen kim? Bu talepleri altı yıllık bir yatırım sürecinin ve iki yıl dünya krizinin altında olduğu bir İsdemir’de gerçekleştiren Çelik-İş Sendikası olmuştur ve Çelik-İş Sendikası İsdemir’de tarih yazmıştır. Bugün yaşadığımız bu olumsuz süreci hiçbir zaman hak etmedik.”
Sarı Sendika, İsdemir’de Sendikasız İşyeri Yaratmak İstiyor
Altun, ayrıca malum sendikanın sarı sendika olduğunu da ifade ederek; “Asıl niyetini gizleyerek oyun ve tezgah içinde olan malum sarı sendikanın hedefi İsdemir’de çalışanları kaos ortamına sürükleyerek ‘Yetkisizlik’ tuzağına düşürüp, sendikasız bir işyeri yaratmak olmadı mı? Yetkisizlik demek, sendikasızlık demektir, uygulamadaki Toplu-İş sözleşmesinin rafa kaldırılması, kazanılmış hakların geriye götürülmesi, bütün yetki ve inisiyatifin işvereni eline geçmesi demektir.
İsdemir’de oynanan bu oyunlara ve senaryolara son vererek, bütün kardeşlerimizi ‘Yetki’ için yeterli çoğunluğa sahip olan yetkili olan Hak-İş ve Çelik-İş Sendikası çatısı altında birleşmeye ve bütünleşmeye davet ediyorum. Hak-İş ve Çelik-İş Sendikası İsdemir’de yaşadığı tüm zorlukları aşacaktır. İsdemir’de ‘yetki’ dünde, bugünde ve yarında Hak-İş ve Çelik-İş Sendikası’dır. Yaşasın işçilerin birliği ve kardeşliği, Yaşasın Hak-İş, Yaşasın Çelik-İş” diye konuştu.
