CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu İskenderun’da Partililerle Buluştu;
Alevi Kültür Derneği’nin dayanışma yemeğine katılmak üzere İskenderun’a gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, ilçe örgütünde parti yöneticileri ve üyelerle bir araya geldi. CHP Hatay Milletvekili Mevlüd Dudu, Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, CHP İskenderun İlçe Başkanı Jorj Basus, gençlik ve kadın kolları üyeleri, milletvekilli aday adayları ve partililerin katıldığı ziyarette Tanrıkulu, gelişmeleri değerlendirdi, genel seçimlere yönelik hassasiyetleri paylaştı.
Baltalarımızı Gömeceğiz…
Partililere ‘birbirinizi kamuoyu önünde eleştirmeyin, birbirinizle yarışmayın’ uyarısında da bulunan Tanrıkulu, CHP seçim bildirgesinin 20 Şubat’a kadar açıklanacağını bildirdi. Genel seçim süreciyle ilgili “Yaklaşım farklılıklarımızı, görüş ayrılıklarımızı bir tarafa bırakacağız” diyen Tanrıkulu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu saatten itibaren kendimizle yarışmaktan, didişmekten vazgeçmeliyiz. Bir araya geldiğimizde kendimizi eleştirmekten vazgeçmeliyiz. Eleştiri yapmayalım demiyorum. Yapalım, yapıcı bir şekilde yapalım: nasıl iktidar olacağız, Hatay’da büyükşehir belediyesinde olduğu gibi 1. parti olacağız, 4 milletvekilliğini 6-7’ye çıkartacağız. Bunun hesapları içerisinde eleştiri yapalım. Yoksa yıkıcı eleştiriyi bu partinin çatısı altında yapmayalım; çünkü karşımızda daha büyük eleştiri yapacağımız, mücadele edeceğimiz bir güç var. Devletin bütün kurumlarını yok etmiş, hukuk devletinin bütün kurumlarını yok etmiş, kendi uydusu haline getirmiş bir siyasi iktidar var. Ona karşı mücadele etmek durumundayız. O nedenle varsa baltalarımızı gömeceğiz, yüreğimizle, aklımızla, dayanışma ile yola çıkacağız. Ve beraber yürüyeceğiz. Başka bir şansımız yok.”
Genel seçime yönelik çalışmalarla ilgili de konuşan Sezgin Tanrıkulu, Şubat ayının 20’sine kadar hükümet programı gibi, Türkiye’nin bütün sorunlarına hitap edecek bir seçim bildirgesinin hazır olacağını kaydetti. Her sorunla ilgili görüşlerini ortaya koyacak, bütün topluma hitap edecek 3 veya 5 tane projeleri olacağını belirten Tanrıkulu; “Herkese günlük hayatta değen, onların günlük hayatına değecek ve değiştirecek projelerimiz olacak. Bunları genel başkanımız açıklayacak. Yaklaşım farklılıklarımızı, görüş ayrılıklarımızı bir tarafa bırakacağız; Ortak dil ve üslupla herkese anlatacağız” dedi.
“Onların Etik Dışı Davranışları Varsa Bizim de İnancımız Var”
Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AKP’nin grup yönetim kuruluyla, parti yönetiminden ayrı toplantı düzenlemesini eleştiren Tanrıkulu, 90 yıllık cumhuriyet tarihinde hiçbir cumhurbaşkanının kendi partisinin grup yönetim kurulunu parti yönetiminden ayrı olarak kendi bulunduğu sarayda ağırlamadığını vurguladı. Tanrıkulu, Erdoğan’ın şeffaflık değeri üzerinden bir atılıma karşı çıktığı iddiasına şu yorumu getirdi: “Eğer siz il ve ilçe başkanlarından mal beyanı isterseniz ilçe başkanı yapacak adam bulamazsınız demiş. Demek ki kendi örgütünü tanıyor, neye eğilimli olduklarını biliyor. Böyle bir güçle mücadele etmek durumundayız. Bu seçimde de siyasi ahlaka, etiğe aykırı bir biçimde kamunun bütün kaynaklarını, elde ettikleri bütün rantla, büyük bir maddi güçle ortaya çıkacaklar, herkese de parayı dağıtacaklar. Onların bu etik dışı davranışları varsa bizim de inancımız, cesaretimiz, umudumuz var. Umudumuzu yitirmeden, dayanışmayla sokakta olacağız, bunları iktidardan indireceğiz.”
Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin ülke ve kent yaşamına etkilerini de değerlendiren Tannrıkulu, cihatçıların sınır kentlerini lojistik üs haline getirdiklerini belirtti. Türkiye’yi berbat hale getirdiklerini öne süren Tanrıkulu; “Bütün kaynaklarımızı aktardık, ortak sınırımız olan 911 km.yi Işid ve El Nusra’nın kullanımına açtık. Hatay’ı, Kilis’i, Gaziantep’i, Şanlıurfa’yı, Mardin’i onlara lojistik üs haline getirdik. Dünyanın 70 ülkesinden cihatçılar, küresel teröristler Hatay’ı, Gaziantep’i üs haline getirdiler. En güvenli yol Türkiye oldu. Türkiye’yi kendileri bakımında güvenli, dokunulmaz görüyorlar. Biz hep söyledi; bu iktidarla Işid- El Nursa zihniyet akrabasıdır” şeklinde konutu.
Sınır güvenliğine ilişkin endişelerini de paylaşan Tanrıkulu; “Davutoğlu ‘bütün komşularla sıfır sorun’ diyordu. Davutoğlu’nun bu politikası yürürlüğe girdi. Sınır komşumuz IŞİD. Onlarla sıfır sorun var. 911 km.nin 300 km.si IŞİD’in kontrolü altında. Türkiye onlarla hiçbir sorun yaşamıyor. Sınır, ticaret, insan geçişine açık, her taraf gümrüksüz geçiş. Serbest bölge olmuş” dedi.
