Seçimler biteli yaklaşık bir ay oldu. Benim dikkatimi seçim öncesi adayın yanında mücadele edenler çekiyor. Özellikle, milletvekilliği seçimlerinde MHP’den birinci sıra adayı olan Lütfi Kaşıkçı, kazandığı milletvekilliğini bir türlü içine sindirememişti. Neden derseniz sıralamada ikinci isim olan İbrahim Gül kazandığı MHP Hatay Milletvekilliğini gece yarından sonra kaybederek, Hatay ilinde hayal kırıklığı yaratmıştı. İbrahim Gül’ün parlamentoya girmesi için o günler gecesini gündüzüne katarak olağan üstü mücadele etmişti.
O günleri kesinlikle unutmuyorum. Ankara’da yapılan itirazlarda bizzat ülküdaşlarını oraya çekip haksızlığa karşı çıkıyordu. Türkiye genelinde, Milletvekilliği seçimlerinden sonra mahalli idareler yani belediye başkanlığı seçimleri gündeme geldi. Seçim takvimi çok hızlı şekilde gelişmeye başladı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin hükümet geneline ‘cumhur ittifakı’ teklifiyle gitti ve bu teklif Ak Parti tarafından memnuniyetle karşılandı. Çünkü Ak Parti Türkiye Cumhuriyetini çoğunlukla temsil eden bir partiydi ama Ak Partiyi kötüleyerek, onun kan kaybına sebebiyet veren karşı durumlar görevlerinin başındaydı.
Yurdumuzun güneyi ateş çemberinde! Doğu ve Güney Anadolu’da kurulmak istenen Kürdistan vardı. Ege ateşten barut gibi patladı-patlayacak haldeydi. Yunanistan her daim çok değişik demeçlerle vatanımızı rahatsız ediyordu. Fransa, Belçika, Amerika, İngiltere devamlı iç işlerimizle oynuyor ve vatan bekamız halen ve gittikçe tehlike çemberinde sallandıkça sallanırken, birleşim kararı alındı ve bu birleşimden doğan güç ile yeniden Türkiye’nin sağlam yapısı ortaya çıktı.
MHP kurulduğundan bu yana devletimizin her tehlikeli durumlarında mevcut hükümetleri desteklemiş. Desteklemeleri kendi partisi adına olmazsa dahi kitleleri hangi ad altında olursa olsun sessiz ve derinden desteklemiş. Vatanımızı asla hükümetsiz ve yalnız bırakmamıştır. Siyasi atraksiyonlar birleşim öncesi gayet normal. Her parti demokrasi gereği görevini yapacak. Muhalefet muhalefetliğini iktidarda iktidarlığını yapacak.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin şu sözleri sanırım her şeyi anlatmaya her şeyi yazmaya yetiyor. ‘…Biz gelecek seçimleri değil gelecek nesilleri düşünüyoruz. Aklımızda sadece Türkiye var diyoruz…’
Hatay Milletvekilleri Lütfü Kaşıkçı ve Abdulkadir Özel bu cumhur ittifakını bölgemizde en iyi şekilde uygulayanlar olarak, toplumumuzdan en olumlu sevgi ve saygıyı kazandılar. Bu ikili Hatay ilini karış-karış gezerek her bölgenin cumhur ittifakı adaylarına kayıtsız ve şartsız destek verdiler. Ama Lütfü Kaşıkçı’nın İbrahim Gül birlikteliği destan yazılacak cinsten… Lütfü Kaşıkçı’yı şu makaleme asla sığdıramam. Yazdıkça yazasım gelir. Görevini dört dörtlük şekilde yaptı ve İbrahim Gül’ün Belen Belediye Başkanlığında verdiği mücadelede ipi göğüslerken görmesi sonucunda rahat bir nefes aldı ve o şimdi gerçek bir Hatay Milletvekili!
Abdulkadir Özel memleketimin çocuğu olmadığı halde bir vatan evladı ciddiyeti içerisinde bölgeme çok kısa sürede adapte oldu. Hatay milletvekilliğinin hakkını tam manasıyla yerine getirdi. Onu her seçim organizasyonlarında elinde mikrofonla sağduyu içerisinde elinden geldiğinden de ötesinde, adaylarına candan ve ruhen destek verirken gördük. İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı’nın kazanmasında emekleri alın teri anlatılamayacak kadar çok. Gençliğinin verdiği dinçlik kültürüyle saygı ve sevgiyi birleştiren Özel beklenenin üstünde sempati kazandı.
Şunu şuradan çok samimiyetimle söylüyorum. Artık Antakya lobisi diye bir şey kalmadı. Hatay ilinin her karışı yapılacak olan olumlu görevlerden nasibini alacak. Sen ben diye bir şey asla ve asla olmayacak. Hatay Valimiz Rahmi Doğan’ın bölgemiz adına neler yaptığını sosyal medyada ve yazılı basında görüyor, okuyoruz ve bölgemiz adına oluşan kuşkularımız sevince dönüşüyor. Toplumumuzun yaşadığı her noktada daha sık şekilde valimizi görüyor ve seviniyoruz. Önümüzdeki yıllarda çok değişik bir Hatay ilinde yaşamanın kıvancını hep beraber yaşayacağız. Siyasi bir ayrışım etnik bir ayrışım gözetmeden bizlerde bu güzel ilimize sahip çıkmanın özünde olacağız. Seçilen adaylarımız hırs sevgi ve ihtirasla seçildikleri bölgelere hizmet etme sevdasına büründüler. Yaptıkları hizmetler gelip geçici olmaktan ziyade kalıcı hizmetlerle bizlere rahat nefes aldırmalılar.
İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı’nın her camimize taziye evleri yapma düşüncesi çok mantıklı ve yerinde bir karar. Şu an sokak ve caddelere kurulan taziye çadırları azgınlaşan trafiğimizi daha azgın hale getiriyor. Seçimler bitti şimdi tam manasıyla görev zamanı…
