İsdemir Genel Müdürü Özhan, Fabrikada Yaşanan Gelişmeleri Değerlendirdi;
İsdemir Genel Müdürü Recep Özhan, fabrikada son dönemlerde yaşanan değişimleri değerlendirdi. Sendikal mücadele, sendikal mücadelede işçi çıkarılması ve Ocak ayındaki toplu sözleşmede sendikasız işçilerin akıbetini değerlendiren Özhan, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İnsan haklarına ve kanunlara saygılı olduklarının altını çizen Özhan; “Ben demokrat bir insanım bu fabrika da düşüneceğimiz en son şey sendikasızlıktır. Bu sadece benim fikrim değil, yönetime, anayasa ya, aykırı bir durumdur. Fabrikada her bireyin anayasal haklarını kullanabilmesi ve koruyabilmesi adına grev gününden itibaren tarafsızlığımızı koruduk korumaya devam edeceğiz. İşçi kimi isterse bu nokta da saygımızı koruyarak örgütlenmelerini bekliyoruz. Dünya devi bir işletmenin sendikasız kalması mümkün değildir” dedi.
İsdemir’de işçi çıkartmadıklarını, sistemin sadece emeklilik süresi gelmiş, ya da ömrünü çalışamaz raporlarıyla geçiren kişileri emekli ettiğini kaydeden Özhan; “6 maaş ikramiye 2 maaş kıdem tazminatı artı emekli maaşı ve emeklilik hak edişi ile birlikte işçilerimizin iş akdi gerçekleştiriliyor. Bu çalışmanın bir haksızlık içerdiğini düşünmüyorum. İsdemir dünyanın son kurulan tekniklere sahip şirketlerinden bir tanesidir. Ancak var olan kadroların tümü ile başarılı üretim gerçekleşmiyordu. Bu nedenle Teknik üniversite mezunları, teknik öğretmenleri,4 yıllık üniversite mezunları ile bu şirketi dünya şirketi yapacak bir kadro haline getiriyorum. Olaya buradan bakacak olursanız yeni jenerasyon üniversite mezunu gençler sokaklarda geziyor. İsdemir kaliteyi yükseltirken aynı zamanda bunlara iş imkânı sunmuş oluyor” dedi.
İşten çıkarmalara açıklık getiren Özhan; “İşten atmak sözü çok acımasızca geliyor bana kimseyi işten atmıyorum diyorum ki ‘ey millet ey çalışanlar ey kardeşler kanun diyor ki 1 yıllık maaşından daha yüksek eğer icra borcun varsa işveren in iş feshi hakkı vardır’ Bunu şahsım değil kanunlar söylüyor. Burası ağır sanayi bölgesi borcu olanın çok sağlıklı olması imkânsızdır kazaya sebebiyet verebilir yanındaki çalışanların hayatını tehlikeye atabilir. Bu üretim için önemli bir risktir ve bizim için insan hayatı değer taşımaktadır. Bu şekilde iş fes edilişi her yaş için geçerli olmaktadır.
İsdemir bir ağır sanayidir göreve ilk geldiğim günden itibaren yaptığım incelemelerde her ünitede yaklaşık 400 ya da 450 çalışan görünmektedir. Ancak bunların içinde her ünitede 50 civarında ağır işlerde çalışamaz raporlu insanlar var olduğunu tespit ettim. Raporlu olanlar doğru düzgün hiçbir işte çalışmıyorlar. Hem üretime zarar veriyor, hem de diğer çalışanlara fazladan iş yükü yükleniyor. Yani iki kişinin yapacağı işi, bir kişi üstleniyor. Ciddi bir adaletsizlik söz konusuydu. Çalışamayan arkadaşlarda sadece maaş alıyorlar. Çalışan işçiler bu konuda şikâyet etmekte haklılar sonucu çıkıyor.
Ağır Sanayide olup ta raporlu arkadaşların işine son veriliyorsa bu gerçek çalışanlara adaletli davranmak içindir. Burası bakım evi değil ancak raporlu arkadaşlarımızın her türlü imkânı sağlandıktan sonra işten ayrılışları gerçekleştiriliyor.
Yılardır sağlık raporu ile çalışmadan maaş alanların birçoğu bu uygulamanın ardından raporlarını iptal edebilme gayreti içine girdiler. Yıllarca asalak gibi diğer işçinin hakkını yiyenler birden bire sağlıklıyım çalışabilirim derse siz olsaydınız güvenir miydiniz? Tekrar ediyorum burası haramzadelerin değil evine helal lokma götürenlerin yeridir” dedi.
Bugüne kadar kimsenin hakkını yemediğinin altını çizen Özhan; “Haksız kazanç sağlayarak buradan yıllarca nemalanan insanlara yinede ödemeleri yapılarak çıkışları veriliyor. Ancak ben hiç birini kişisel olarak tanımam irdelediğim tek faktör çalışıp çalışmadığıdır. Kimsenin hakkını yemedim. Emeğin ne olduğunu bilerek yetiştirildim bu noktaya dişimle tırnağımla, alnımın teri ile geldim. Gücüm ve desteğim evine helal lokma götürene daima olacaktır.
İşten çıkarılma daima olmuştur olacaktır. Hiç bir şekilde suçluluk duymuyorum ben sadece görevimi yapıyorum. Kanunlar ne diyorsa benim için gerçek odur. Çıkarılacakların belirli bir rakamı yok ancak verimli üretimde payı olmayanların çıkışları bir süre daha devam edecektir. Geçici ama anayasaya uygun bir süreç yaşıyoruz. Sendikaların durumu belirsiz. Eğer Ocak ayına bu belirsizlikle girersek emekçim asla endişe duymasın. Bu konuda gereken yapılacaktır. Hakkıyla çalışan hiçbir işçim mağdur bırakılmayacaktır” şeklinde konuştu.
