Yılmaz; “Önemli Olan Arkamızdan ‘Bu İnsanlar Doğru İşler Yaptı’ Denmesi”
İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası, meclis toplantısını önceki gün gerçekleştirdi. İTSO Meclisi, açığa alınan ve yargıya şikayet edilen odanın genel sekreteri H.İ.K.’ye ilişkin iddiaları araştırmak üzere talep edilen Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın görevlendirdiği müfettiş raporunun hazırladığı rapor doğrultusunda, H.İ.K.’nün yaptığı akaryakıt alımı ve kullanımına ilişkin, o dönemde akaryakıt bedelinin belirlenmesi ve faiziyle H.İ.K.’den tahsili ile odaya ait olup, kaybolan dizüstü bilgisayarın bedelinin N.S.’den tahsil edilmesine yönelik görev yapacak üç kişilik komisyonu belirleyemedi.
Servet Uğutmen başkanlığında toplanan İTSO Meclisinde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığından gelen Teftiş raporuna istinaden akaryakıt harcamaları ve kayıp dizüstü bilgisayar ile ilgili komisyonun belirlenmesinde hiçbir üye görev istemedi. Önerilen üyeler ise görevi kabul etmedi. Sadece Erol Aygen, görevden kaçmadığı için önerilmesi üzerine görevi kabul ettiğini belirtti, ancak iki üyelik için talipli çıkmadı. Bunun üzerine meclis Başkanı Uğutmen, Aygen başkanlığındaki komisyonun akaryakıt meslek komitesinden belirlenmesini önerdi ve bu öneri kabul edildi. Komite iki ismi belirleyip, üyelik için önerecek.
İTSO Meclisi dünkü toplantısında, oda yönetiminin önerisi üzerine odanın genel sekreteri H.İ.K.’nün görevden uzaklaştırılma halinin devamının görüşülmesi önerisini görüştü. 58 üyeden toplantıya katılan 42 üyenin 27’si öneriye ‘evet’ derken, 15 üye de ‘hayır’ oyu kullandı. Gizli yapılan oylama ile öneri oy çokluğuyla kabul edildi.
Meclis, H.İ.K.’nün harcama yetkisinin daha önce oda yönetimi tarafından kısıtlanan harcama yetkisini de müfettiş raporu doğrultusunda meclis kararıyla da kısıtlamayı kararlaştırdı.
Oylama öncesi konuşan üye Ahmet Erdoğan, TOBB Yasası ve yönetmeliği üzerinden (110. ve 49. madde) değerlendirme ve uygulama yapılması gerekirken, Devlet Memurları Kanununa göre işlem yapıldığını ifade edip, konunun mecliste karara bağlanmasının yasalara aykırı olduğunu savundu ve en kısa yolun mahkemeye başvurmak olduğunu söyledi.
Üye Muzaffer Seküçoğlu da 20 aya yakın süredir aynı noktada olunduğunu ve bunun ne zaman biteceğinin de bilinmediğini söyledi. Seküçoğlu; “Ekonomi gitmiş, dolar yükseldi, kepenkler kapanıyor, biz hala ‘İbrahim kalsın mı, gitsin mi’ diyoruz. Oda olarak, Türkiye’ye rezil olduk. Artık bu işi bitirelim ve işimize bakalım. Bizden hizmet bekleniyor. Yapacak çok işimiz var” diye konuştu.
Konuyu hukukçulara danıştıklarını ve onların önerisiyle her iki ayda bir meclise getirdiklerini ifade eden İTSO Başkanı Levent Yılmaz ise; “Genel sekretere ilişkin suçlama ‘zimmet’tir. Zimmetle suçlanan kişiyle aynı ortamda çalışmamızı da doğru bulmuyoruz. Mahkemeye başvurmak doğru bir yolsa, davayı açarız. Ama bu yolu bize odamızın hukukçuları önerdi. Pazartesi günü YK’ya hukukçuları çağırıp, yeniden görüşürüz ve olması gereken neyse yaparız. İki ayda sonuçlanırsa, mahkeme yoluna başvururuz. Ama bu sorun yeni değil, yılların sorunu olarak yansımasıdır.
Müfettiş raporu, olayın basit olmadığını gösteriyor. Bu konu İTSO’nun en önemli konularından birisidir. Olayı ortaya çıkaran biziz. Ve yaşananlara ilişkin bu ayıbın içerisinde hepimiz varız. O nedenle odanın en önemli sorunlarından birisi budur. Bir bedel ödenecekse, hepimiz ödeyelim” diye konuştu.
İskenderun bölgesinin ekonomik açıdan hassas bir bölge olduğuna da değinen Yılmaz, delillere rağmen davada haklı çıkamazlarsa ellerinden gelecek bir şeyin olmadığını belirterek şunları söyledi;“İskenderun bölgesi ekonomi açısından hassas bir bölge ve biz çoğu maddeyi kestirip atamıyoruz. Bu yüzden de bu konu hallolana kadar mecliste gündeme gelecek. Eğer İbrahim Bey bizim bütün delillerimize rağmen haklı çıkarsa o zaman ben kendimde dahil olmak üzere hepinize ‘Arkadaşlar biz bu işi yapamıyormuşuz’ derim. Çünkü hepimiz bu işe çok inandık. O zaman yapacak bir şey olmaz. Önemli olan halkın arkamızdan ‘bu insanlar doğru işler yaptı’ demesidir. Bu süreç zor bir süreç.”
