Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad için söylenmişti. Çok doğru bir söz, “Kimsenin ah’ı kimsede kalmaz. Alma mazlumun ah’ını çıkar aheste-aheste…” İki yılı aşkın bir zamandır, devlet güçleri ile muhalefet güçleri vuruşmakta, ölenlerin tamamı Müslüman! Yabancı yok, çok yönlü Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) acımasızca icraatını devam ettirmektedir. Evangalistler ve işbirlikçilerinin, büyük oyununu görmeyenler, çok acı bir şekilde karşılığını görecektir.
Türkiye’ye bu coğrafyayı çok görenler, cihan savaşından beri hazmedemediklerini, zaman-zaman yaptıkları ve yaptırdıkları ile kinlerini kusmaktadırlar. 1960 ve 1980 ihtilalı, 1971 muhtırası, 28 Şubat ve birçok aydınlanamayan faili meçhul cinayetler hep aynı elin gücü.
Askeri tesiste İsrail’in şifrelerini çözen üç bilgisayar mühendisinin öldürülmesi, Bitlis Paşanın uçağının düşürülmesi, Muhsin beyin canlı olduğu söylenirken yerinin tespit edilememesi, komuta kademesindeki askerlerin ve PKK ile savaşmış komutanların tamamının tutuklanması. Buna neden Ergenekon davasının, yıllarca basında yazar olarak bilinen bir kişinin, çuvallarla hazırlanmış belgeleri savcılığa vermesi ile başlaması. Bu kişinin mavi pasaportla ABD’ye gidişi, hemen oradan Kanada’ya gitmesi ve bir Sinagog’da haham olarak göreve başlaması! Her şeyi açıkça ortaya koymasına rağmen gören gözlerin görememesi…
Hedef belli, tüm İslam ülkelerinde düşünülenin Türkiye için de yavaş-yavaş uygulamaya konulmasıdır. Ülkeyi huzursuz ederek, bölmeye, parçalamaya ve kargaşa kaos ortamı yaratma çalışmalarıdır. Bunu geçmişte bilerek ve bilmeyerek göremeyenler, bugün de aynı hataya düşerek göremezlerse, insanlar ‘artık bu iş onsuz olmuyor’ fikrine saplanır. Bir asırdan beri devam eden ABD’nin ‘Sevr Sevdasının’ esiri olunur.
Sözün özü, kimse kimseyi suçlamasın, eden bulur, kişi kendini hesaba çekmeli ve kontrol etmelidir. Dün Baykal ve MHP yöneticilerine yapılan çirkin kaset ve oyunlar bugün iktidarı tehdit etmekte, dün ortaya çıkan dijital disk ve sahte belgelerle görülen Balyoz, Fuhuş, Casusluk, Ergenekon ve Rüşvet davaları bugün hükümetin can alıcı noktası bakanlıkları ve çocuklarını sallamaktadır.
Olacak gibi değil! Emniyet, İçişleri Bakanının oğluna operasyon yapıyor, bakanın haberi yok. Diğer bakan çocuklarının yaptıklarından babaların haberi yok. Her şeyden haberi olan Sn. Başbakanımızın haberi olmuyor. Çok acı, demek güç aynı güç ve aynı oyun, artık göz görmelidir. Eğer haberleri varsa, bu daha acı, eden bulur demek lazım, Mevla’m yardımcımız olsun diyerek, hoşça kalın Allah (cc)’a emanet olun ve ay-yıldızlı bayrak asın.
e-mail: nurettincan1453@hotmail.com
